Eskişehir’den doğan proje Avrupa’da anlatılacak!
Eksi 25 Derneği, TANAP Projesiyle birlikte hayata geçirilen etkili bir sosyal sorumluluk projesine imza atıyor. Eskişehir’de başlayan bir proje. Karacaşehir’de yaşayan yoksul ailelerin çocuklarının sosyal etkileşimlerini ve karşılaştıkları sorunlarla baş edebilme becerilerini güçlendirmeleri için yaşam alanı oluşturan bir proje. Sportif, kültürel ve sanatsal pek çok atölye yapılıyor bu projeyle. Bir yıllığına yapılması planlanan bu proje, başarılı olması nedeniyle devam ettirilmiş ve şu anda beşinci yılında! Peki, neden eksi 25? Beyin gelişimi 25 yaşına kadar devam ediyormuş, bu nedenle dezavantajlı bireylerin gelişimine katkı sunulmak istenmiş. İyi de edilmiş. Bu noktada AK Parti Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Emine Nur Günay söz konusu projenin uygulandığı yere gitmiş, yetkililerle görüşmüş, incelemelerde bulunmuş ve yapılan çalışmaya hayran kalmış. İnceleme sonrasında açıklama yapan Günay, “Türkiye için bir başarı örneği olan derneğin çalışmalarını Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Çocuk Hakları Alt Komisyonunda muhakkak gündeme getireceğim. TBMM’de ilgili komisyonlarda çalışmalarını sunacaklar inşallah. Çocuk Komitesi’nin çocuk hakları konusunda elde ettikleri başarı örneklerini dinleyince inanamadım. Hepsi ayrı ayrı bir başarı örneği ve vaka çalışması olabilir” demiş.
Bu güzel bir gelişme. Türkiye’de bozkırın ortasında yer alan bir şehrin kırsal bölgesinde yapılan bir projenin Avrupa’da gündeme getirilerek örnek teşkil edeceği, TBMM’de üzerine çalışma yapılacağı insanı heyecanlandırıyor. Nice beş yıllar diliyor, güçlü kurumların benzer projeleri yurt geneline yaymasını umut ediyorum.
Beylikova Belediyesi örnek olsun!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ‘gıda krizi’ iyiden iyiye hissedilmeye başlandığı günlerde şöyle bir ifade kullanmıştı: “Ekilmeyen bir karış toprak bile bırakılmasın!” O günden bugüne yurt genelinde gözle görülür tarım faaliyeti gerçekleştirilemedi. Bunun pek çok sebebi olabilir, o nedenleri daha geniş bir yazıda ele alırız. Ancak bir belediye var ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu hedefini gerçekleştirmek için canhıraş çalışıyor. Beylikova Belediyesi’nden bahsediyorum. Belediye, Başkan Özkan Alp’in çalışmalarıyla DSİ’nin depolama tesislerinin işletmesini devraldı. 13 bin dönümlük tarım arazisini suluyor. Bu anlamda hedef 23 bin dönümlük arazi sulanması. Yine DSİ’ye ait olan 4 bin dönümlük atıl tarım arazisinin ekimini yaptı. Ayrıca bu yıl içerisinde 2 bin dönümlük tarım arazisinin sulu tarıma açılması amaçlanıyor. Beylikova Belediyesi en son, Beylikova Su Depolama Alanındaki DSİ'ye ait 4 Milyon metrekare âtıl tarım arazisini, ekime hazır hale getirdi. Bu devasa alana Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından hibe edilen sertifikalı Reis Buğday tohumunu ekildi.
Bu anlattıklarım, ‘tarım alanında kalkınma hamlesi böyle yapılır’ dedirtiyor. Bunu yapabilmek için irade lazım, devlet bürokrasisiyle ilişkilerin kuvvetli olması lazım. Başkan Özkan Alp bunu başarmış. Tebrik ediyor, devamını diliyor ve örnek olsun diyorum!
Bıktık bu tiplerden!
‘Şehir magandası’ deyiminin ne anlama geldiğini iyiden iyiye öğrendik. Kendini bilmez, insanlıktan nasibini almamış tipler, halkın kullanımında olan kent mobilyalarına zarar veriyorlar. Parklara, oyun alanlarına, kamelyalara, banklara, heykellere, vesaire… Yakıyorlar, kırıyorlar, boyuyorlar, çalıyorlar… Bunun en son örneğini Batıkent Mahallesi Adayolu Sokak’ta yer alan ve Tepebaşı Belediyesi’ne ait olan bir parkta yaşadık. Şehir magandaları, söz konusu parkın içerisinde yer alan ve geleceğimiz olan çocukların kullanımına sunulan oyun grubunu cayır cayır yaktı! Ayıp değil mi? Yazık değil mi? Günah değil mi? Hangi kafayla bu kendini bilmezlik yapılıyor? Bu zarar makineleri hangi psikolojide? İnsanlıktan nasibini almamış bu kişiler, toplum arasında bu kadar rahat nasıl dolaşabiliyorlar? Devletin bir ıslah mekanizması yok mu? Elbette herkesin topluma karışma hakkı var. Ancak psikolojik sorunları olan insanların ıslah edilmeleri şart! Emniyet güçleri bu tipleri yakalayacaklardır, buna eminim. Ancak verdikleri zararın gözle görülür bir yaptırımı olacak mı, bu konuda şüphem var. Bu noktada en güzel yaptırım, bu zararlı insanları ıslah etmektir, psikolojilerini olabildiğince düzeltmeye çalışmaktır, topluma yararlı bireyler haline getirilemiyorlarsa da en azından zararsız hale getirilmelilerdir.
Büyükşehir Belediyesi’nden önemli uyarı!
Suç kafasında olanlar bir hayli arttı. Özellikle de dolandırıcılar… Akla gelmeyecek yöntemlerine her gün bir yenisini ekliyorlar. En son ne duyduk? Dolandırıcılar, kendilerini Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin (EBB) üst düzey bürokratları olarak tanıtarak insanlardan para istiyorlarmış. Bu noktada EBB tarafından yapılan bir açıklama var. Diyor ki EBB: “Belediyemizin üst düzey bürokratlarının isimlerini kullanarak, maddi yardım talebinde bulunan, sponsorluk veya çeşitli kampanyalara vatandaşları üye yapacaklarını söyleyen dolandırıcılara karşı değerli halkımızı uyarmak istiyoruz. Söz konusu kimliği belirsiz kişi veya kişilerin, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin üst düzey bürokratlarının adını kullanarak çeşitli para talebinde bulundukları yönünde bilgiler gelmektedir. Telefonla bu tür isteklerde bulunanların Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ile kesinlikle ilgileri yoktur. Belediyemizdeki hiçbir bürokrat ya da çalışanın telefon ya da başka kanallarla yardım isteğinde bulunmaları kesinlikle mümkün değildir. Bu konuda Büyükşehir Belediyesi ya da bürokratlar adına sosyal yardım, sponsorluk ya da başka türlü destek ve isteklerde bulunanlar kesinlikle dikkate alınmamalı, böyle durumlarda 112 acil çağrı merkezinden durum polise bildirilmeli, gerekirse Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulmalıdır.”
Evet, belediyenin uyarısı bu şekilde… Aman dikkat, dolandırıcıların zokasını yutmayın…
Haydi Yazılıkaya’ya!
Üç etaptan oluşan ve Frig Vadisine konforlu ulaşımı sağlayacak olan Seyitgazi-Han ilçeleri arasında kalan yolun yapımı, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi (EBB) tarafından 2019’da başlamıştı. Sonunda o yolun yapımı tamamlandı. Önemli bir turizm yolu olduğunu söyleyebilirim. Bu noktada EBB’den bir sevindirici haber daha geldi! Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Frig Vadisi’nin kalbi Yazılıkaya’ya otobüs seferleri başlattı. Turistik bölgeye yakışır şekilde giydirilen otobüsün üzerinde bölgenin tarihi zenginliğini yansıtan fotoğraflar yer alırken, “Eskişehir’den Yazılıkaya’ya, Yazılıkaya’dan Eskişehir’e” yazısı ile de bölgeyi merak edenlere açık davette bulunuluyor. Otobüsle ziyarette bulunmak isteyenler için, işte sefer günleri ve saatleri: Siyah 104 numaralı otobüs, her hafta Cumartesi ve Pazar günleri Odunpazarı’ndan saat 10.00’da hareket ediyor. Dönüş için ise aynı gün Yazılıkaya’dan Eskişehir’e 15.00’te otobüs hareket ediyor.Frig Vadisi ve Yazılıkaya Midas Anıtı başta olmak üzere bölgenin tarihi alanlarını ziyaret etmek isteyenler 2 binişlik bilet tarifesi ile seyahat edebilecekler. Odunpazarı’ndan hareket edecek otobüs Sarısungur ve Sarayören mahallelerinden Seyitgazi'ye ulaşarak buradan Yazılıkaya mahallesine geçecek. Dönüş yolunda ise Yazılıkaya’dan hareket edecek otobüs Çukurca, Şükranlı, Sarıcailyas ve Örencik mahallelerinden geçerek Seyitgazi ilçesine, buradan da Eskişehir’e ulaşacak.
DÜNYA İNSANLARI
Fotoğraf: Jean-MarchBouju/2003
Iraklı adam, savaş esirlerinin tutulduğu bölgede oğlunu rahatlatmaya çalışıyor…
AFİŞ
Ölüm Korkusu
Film, 1958 ABD yapımı bir gerilim. Özgün adı Vertigo olan film, 2 Ocak 1961'de Türkiye'de sinemalarda gösterime girmiş. Fransız yazarlar Pierre Boileau ve Thomas Narcejac'ın 1954'te birlikte yazdıkları D'entre LesMorts adlı romandan uyarlanan filmi Alfred Hitchcock yönetmiş. Başrollerini ise James Stewart, Kim Novak ve Barbara Bel Geddes paylaşmışlar. Vertigo’nun, 1989 yılında Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi tarafından "kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli" filmler arasına seçilerek ABD Ulusal Film Arşivi'nde muhafaza edilmesine karar verilmiş. Filmde, San Francisco polislerinden Dedektif Scottie Ferguson’un bir olayı araştırması sırasında yaşadığı enteresan gelişmeler ve bu gelişmelerle beraber akıl sağlığının bozulması anlatılıyor.
KARİKATÜR
Karikatür: Emrah ARIKAN
FOTOĞRAFIN DİLİ OLSA
Gürhan Albayrak: Şimdi buraya geldik baya hava attık değil mi Ömer Abi? Tayyip Bey beni görmüş müdür Ömer Abi? Görmediyse geldiğimi kime söyletiriz Ömer Abi? Bizim iş olur mu Ömer Abi? Çok heyecanlıyım Ömer Abi…Rifat Bey de tokalaşırken bana gülümsedi öyle değil mi Ömer Abi? Yoksa gülümsemedi mi Ömer Abi? 10 tane Togg sipariş etsem koparır mıyım Ömer Abi?
Ömer Zeydan: Bu işlerin bu kadar kolay olduğunu zannediyor… Olmaz desem kırarım, olur desem bu sefer sağda solda konuşur bana gülerler, en iyisi nasip bu işler diyeyim de idare edeyim…
BİR TWEET
Celalettin Kesikbaş
Cumhuriyetimizin 99. yılını birlikte kutlamanın gururunu yaşıyoruz. Bu topraklarda kader birliği yapmış milyonların en güzel ortaklığı olan Cumhuriyetimiz bizler için en kıymetli emanettir.
