VAZİYET

AK Parti ile MHP grubunun popülizm kokan muhalefeti

Eskişehir Su ve Kanalizasyon İdaresi (ESKİ) Genel Kurulu ‘şebeke suyuna zam’ gündemiyle toplandı ve bununla beraber suya zam yapıldı. Elbette zammı savunmak pek mümkün değil. Zam yapanlar da bunu isteyerek yapmıyorlar. Akaryakıt, elektrik ve kimyasal maliyetleri arşı alaya ulaştığı için söz konusu zammın uygulandığını ifade etmek gerekiyor. Bu noktada şuna değinmek istiyorum. Zamma muhalefet eden AK Parti ile MHP grubu samimi gelmiyor. Neden? Özellikle son bir yıldır iğneden ipliğe yapılan fahiş zamlar karşısında susanlar, “suya nasıl zam yaparsınız” diyerek ses yükseltiyorlar. Şu olsaydı, eğer AK Parti ile MHP temsilcileri ‘gereksiz zamlara’ bugüne kadar tepki gösterselerdi inanın alkışlardık. Ancak hükümet zamlarına sağır ve dilsiz kalıp da sırf siyasi rant kapısı görerek suya zamma itiraz etmek popülizmden başka bir şey değil.



Ahmet Ataç’tan eğitim almalılar!

Türkiye gibi ekonomik anlamda dezavantajlı grupların yoğun olduğu ülkelerde sosyal devlet anlayışı bir hayli önemli. Gıda, eğitim, sağlık gibi temel ihtiyaçlara ulaşmakta güçlük çeken gruplar, kamunun yardımıyla sosyal devlet anlayışı sayesinde ihtiyaçlarına ulaşabiliyorlar. Bu noktada Tepebaşı Belediyesi’nin projeleri dikkat çekiyor. Özellikle ‘Şirintepe Çocuk Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği’ oldukça değerli. Geleceğimiz olan çocukların ağız ve diş sağlığı eğitimi ve tedavisi konusunda Türkiye’ye örnek bir poliklinik. Hiçbir ücret talep edilmeyenmerkezde, 2013 yılından bu yana kadar 69 bin 329 çocuk taramadan geçti. 33 bin 894 çocuğun tedavi edildiği merkezde 15 bin 835 çocuğa da flor uygulaması yapıldı. 25 bin 282 çocuğa ise ağız ve diş sağlığı eğitimi verilen poliklinikte 2 bin 236 çocuğa ise 4 bin 770 defa psikolojik destek de sağladı. Gördüğünüz gibi muazzam sayıda çocuğa ulaşılmış. İşte, sosyal bir devlette sosyal belediyecilik anlayışı da böyle olmalı. Tepebaşı’nda bunu sağlayan kişi Başkan Ahmet Ataç. Sosyal belediyecilik yaptığını iddia edip de aslında kumda oynayanlar Ataç’ı örnek almalılar ve dahi, Ataç’tan eğitim almalılar!



Büyükerşen’in kırsal kalkınma hamlesi

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in kırsal kalkınma hamlesi her geçen gün büyüyor. Büyükerşen boş tarım arazilerini üretime kazandırıyor, yerli tohum üretiyor, hayvancılığı destekliyor, ipek böcekçiliğini tekrar canlandırmaya çalışıyor, fide desteğinde bulunuyor, arıcılığın geliştirilmesi için proje üretiyor, üretici marketler açıyor, halk süt ve halk yumurta projeleriyle fark yaratıyor, vesaire… Büyükerşen’in kırsal kalkınma hamlesi, Eskişehir sınırlarının dışına taşıyor. Yakın geçmişte Türkiye’nin pek çok iline fide ve tohum desteğinde bulunan Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, bu sefer rotasını Ankara’ya çevirdi. Belediye, 50 çeşit yerel tohumu, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin kurulum aşamasındaki merkezine destek olarak verdi.Ankara’daki merkez, Eskişehir’den giden tohumların çoğaltılması ve yaygınlaştırılması için çalışacak. Bu iş zincirleme büyür. Büyükerşen bu zinciri oluşturmaya çalışıyor. Umuyorum yerel tohum zinciri dalga dalga yurt geneline yayılır ve Türkiye’nin özellikle ‘sağlıklı gıda’ konusunda büyük bir açığını kapatır. Elbette bu işler, merkezi hükümetin projeleri arasına girmezse istenen sonuca ulaşamaz. O nedenle hükümet de samimiyetle gerekeni yapmalıdır.



ESO AKADEMİ projesi finalde!

Eskişehir Sanayi Odası’nın (ESO) projeleri hem ulusal hem uluslararası alanda dikkat çekerken, projelerin başarısı katıldığı yarışmalarda aldığı derecelerle tescilleniyor. Biliyorsunuz, ESO, ‘ShareBox’ projesiyle, Dünya Odalar Yarışması ‘En İyi İklim Aksiyonu’ kategorisinde finale kalmaya hak kazanan dört oda içerisine girmişti. Bu anlamda Türkiye’yi temsil etmişti. Ancak araya güçlü lobilerin girmesiyle birinciliği kaçırmıştı. ESO bu sefer de, ESO AKADEMİ projesi ile Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) tarafından gerçekleştirilen Ortak Yarınlar Ödül Programı'nda 180 aday içerisinden finale kaldı. ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş bu projeyi özetle şöyle anlatıyor: “Genç işsizlik ve mesleksizlik sorunlarının çözümüne katkı sunabilmek için Mesleki Eğitim Merkezi projesini hayata geçirdik. Mesleki eğitim merkezimizi gerçek bir fabrika ortamı yaratarak tasarladık. Gençlerimize, endüstri 4.0, mekatronik, robotik kodlama gibi alanlarda her türlü altyapıya sahip, modern bir mesleki eğitim merkezi kazandırdık.” İşte, ESO, bu faydalı projesiyle finalde ve halk oylaması da birinci seçilmesi için etkili olacak. Bu noktada internet üzerinden oylamaya katılmak isteyenler şu linkten faydalanabilirler: https://oylama.vidobu.com/tisk/ortak-yarinlar-birlikte-mumkun-2022/genclerin-yolunu-acanlar-2022/eskisehir-sanayi-odasi-mesleki-egitim-merkezi-projesi-2022



Serkan Can Zengin’in örnek tavrı

Biliyorsunuz, Konya Büyükşehir Belediyesi’nin barınağında, akıllara durgunluk veren bir olay gerçekleşti. Kendini bilmez kişi ya da kişiler, hayvanları vicdansızca telef etti. Olay kamuoyuna yansıyınca toplum üzerinde deyim yerindeyse infial yarattı. Bu noktada Eskişehir’den en net tepki ve olayın aydınlatılması için en belirgin girişim, Eğitimci Serkan Can Zengin’den geldi. Türkiye Genç İş İnsanları Derneği (TÜGİAD) Eskişehir Şube Başkanı da olan Zengin, olaya ilişkin hızlı refleks göstererek suç duyurusunda bulundu. Zengin, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Konya’da yaşanan vahşetle ilgili emri veren, uygulayan tüm yetkililer ve kurumlar hakkında suç duyurusunda bulunduk. Kabul edilemez bu olayı yaptıran ve yapan herkesin kanun önünde hesabını vermesi için takipçisi olacağız.” Görüldüğü üzere Zengin’in tepkisi, söylemde kalmamış ve eyleme de dökülmüş. Bu tavrın, ‘özellikle sosyal medyada ah vah ederek bağırıp çağırıp boş atanlara’ ciddi bir örnek olduğunu düşünüyorum. Söylem ve eylem birlikteliği olsun ki, gösterilen tepki bir işe yarasın öyle değil mi?



Eskişehir E-Ticaret Merkezi

Özellikle pandemiyle beraber dijitalleşme süreci bir hayli hızlandı, dünya genelinde ciddi bir değişim ve dönüşüm söz konusu. Doğal olarak bu değişim ve dönüşüme kişiler ve kurumlar da adapte olmaya çalışıyorlar. Bu noktada Eskişehir Ticaret Odası (ETO), Eskişehir E-Ticaret Merkezi projesini devreye soktu. Bu anlamda Eskişehir E-Ticaret Merkezi’nin çevrimiçi tanıtım toplantısında konuşan ETO Başkanı Metin Güler, üyeler için çok önemli hale gelen e-ticaret konusunda faydalı bir adım attıklarını belirterek, Eskişehir E-Ticaret Merkezi’ni üyelerin hizmetine sunmanın mutluluğunu yaşadıklarını kaydetti. Pandemi döneminde dünyada ticaretin durma noktasına geldiğinde e-ticaretin öneminin çok daha iyi anlaşıldığını belirten Güler, Eskişehir E-Ticaret Merkezi’nin,BEBKA’nın desteğiyle,üyelere, e-ticaret yapabilmeleri için her türlü teknik destek ve danışmanlık hizmetini sağladığını söyledi. Evet, bu girişim Eskişehir’in önemli bir ihtiyacını karşılayacak ve ticarete ciddi katkı sağlayacak. İlgilenenler ETO’dan her türlü desteği alabilirler. Sadece başvuru yapmaları yeterli.



DÜNYA İNSANLARI



1994 yılında çekilen fotoğraf, Ruandalı isyancılarla devlet güçleri arasındaki çatışma sonucu açlık ve hastalıkla mücadele eden halkın dramını ortaya koyuyor…Fotoğraf:  Jean MarcBouju



AFİŞ
Mukaddes Vazife



Dram türünde olan Alman filmi,Truva filmiyle de bir hayli ses getiren yönetmen Wolfgang Petersen’in 1981 yapımı epik savaş filmi. Film, İkinci Dünya Savaşı’nın en çetin dönemlerinden birinde yaşanan savaş dramını konu alıyor. Özel bir operasyon dahilinde İngiliz savunmasını yok etmeye giden bir Alman denizaltısı, hedefine yaklaştığı sırada beklenmedik bir İngiliz atağıyla kapana kısılır. Bir yandan bu zor durumdan kurtulmaya çalışan mürettebat kendilerini savaş ve insan kavramını sıkça sorguladıkları bir can pazarı içerisinde bulurlar.  Savaş halindeki askerlerin psikolojilerine yoğunlaşıldığı film, bu insani yönüyle diğer savaş temalı filmlerden ayrılmıştır.



KARİKATÜR



Jose Antonio Garci Nieto



FOTOĞRAFIN DİLİ OLSA



Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Sayın Hocam, Eskişehir’deki son su zammı biraz yüksek olmamış mı?
EBB Başkanı Yılmaz Büyükerşen: Güldürmeyin beni Sayın Cumhurbaşkanım, sizin yaptıklarınız yanında bizimkisi sinek vızıltısı…



BİR TWEET



Nuray Akçasoy
Fincandaki kahve gibidir hayat. Bazen tatlı, bazen acılarla dolu… Önemli olan kahvenin tadı değildir zaten, onu kiminle içtiğinizdir. -Bob Dylan-