Yaz mevsimi, kültür ve sanatın şehirle buluştuğu en özel zaman dilimlerinden biridir. Özellikle açık hava sinemaları ve tiyatro gösterileri, yalnızca birer eğlence biçimi olmanın ötesinde, toplumun kültürel belleğini canlı tutan ve sosyal bağları güçlendiren önemli birer kamusal deneyimdir.
Kentin meydanında, parkında ya da tarihi bir mekânında kurulan bu etkinlik alanları; akademik anlamda “ortak kültürel hafıza üretimi”nin en somut örneklerinden birini oluşturur.
Sanatı Çerçevenin Dışına Taşımak
Kültür sosyolojisi literatüründe açık hava etkinlikleri, bireylerin hem sanatla hem de birbirleriyle doğrudan temas kurduğu “kamusal alan pratikleri” olarak tanımlanır. Richard Sennett’in belirttiği üzere, sanatın kamusal alanda icra edilmesi, izleyici ile sanatçı arasındaki mesafeyi azaltır; sanatı elitist bir çerçeveden çıkararak halkın gündelik yaşamına taşır. Açık hava sinemaları, nostaljik film kareleriyle geçmişle bugünü bağlarken; tiyatro gösterileri, sözlü kültürün ve sahne performanslarının sürekliliğini sağlar. Bu tür etkinlikler, katılımcılar için “ortak bir zaman-mekân deneyimi” yaratır; bu da kolektif hafızayı pekiştirir.
Eşitlikçi Bir Deneyim
Sosyolojik açıdan, bir kentin halkının aynı mekânda, aynı sanat eserine tanıklık etmesi, “ortak duygulanım” yaratır. Bu, Durkheim’ın “kolektif bilinç” kavramıyla açıklanabilir. Açık hava sinemaları ve tiyatroları, farklı sosyo-ekonomik, kültürel ve yaş gruplarından bireyleri aynı atmosferde buluşturarak eşitlikçi bir deneyim sunar. Üstelik bu buluşmalar, sadece sanatsal bir etkinlik değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmanın da görünür hale geldiği sosyal ritüellerdir. Komşuluk bağlarının güçlenmesinden gönüllü iş birliklerine kadar pek çok olumlu sosyal etki, bu etkinliklerde kendiliğinden ortaya çıkar.
Eskişehir’de Yaz Akşamları Aydınlandı
Bu yaz Eskişehir, sanatın gökyüzüyle buluştuğu unutulmaz etkinliklere ev sahipliği yaptı. Kentin parkları, meydanları ve tarihi mekânları, sinema perdesinin ve sahne ışıklarının etrafında toplanan yüzlerce sanatseverle doldu.
Açık Hava Film Günleri, mahalle kültürünü yaşatmayı, komşuluk ilişkilerini pekiştirmeyi ve Eskişehirlilere keyifli sosyal alanlar sunmayı hedefledi. Bu girişim sayesinde, sinemaseverler yaz boyunca açık havada nostaljik bir sinema keyfi yaşamaya devam etti. Hem kültürel hem de sosyal anlamda kente değer katan bu etkinlikler, Eskişehirli komşuları aynı duygularda buluşturmayı hedefledi.
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolarının düzenlediği festival çok sevildi. Açık hava sahnelerine de yer veren festival; farklı ülkelerden toplulukların sahnelediği oyunlar ve atölyeler ile halktan büyük bir ilgi görürken çocuklara da çok özel bir deneyim yaşattı.
Dünya sinemasının heyecan verici örnekleri de bu yaz Eskişehir'deydi… Bir Film iş birliğiyle OMM'da gerçekleştirilen film gösterimleri, her çarşamba ve cumartesi OMM terasında seyirciyle buluşmaya devam ediyor.
Anadolu Üniversitesi 22. Eskişehir Film Festivali kapsamında da "Derman” filmi gösterimi ve söyleşisi açık havada gerçekleştirilirken festivalseverlerin yoğun ilgisi ile karşılanmıştı.
Odunpazarı Belediyesi de yaz akşamlarını sanatla renklendirmeye devam ediyor. Bu yıl “Sinemaya Dönüş” temasıyla başlayan Açık Hava Film Günleri, Eskişehir Sinema Derneği iş birliğiyle ücretsiz olarak düzenleniyor. Mahalle mahalle gezen etkinlikte, Türk sinemasının sevilen yapımları Eskişehirlilerle buluşuyor.
Milli maç günlerinde de halkın birlik ve beraberliğinin güçlenmesi, ortak coşkularda buluşmak adına açık havada gösterimler düzenlendi. Tepebaşı Belediyesi tarafından düzenli olarak kurulan dev ekranlar ile Eskişehirliler milli maç gecelerinde bir araya geldi.
Yıldızların altında izlenen bir film ya da sahnelenen bir oyun, yalnızca bir sanat deneyimi değil; aynı zamanda bir şehirdeki insanların birbirine daha çok bağlanmasının, ortak bir kültürel kimlik üretmesinin de aracı oluyor. Eskişehir, bu yaz bir kez daha gösterdi ki, sanatın mekânı gökyüzü olduğunda, şehir hem kültürel hem de sosyal anlamda biraz daha aydınlanıyor.
