İshak Gündoğan ne yapıyor?
Maalesef son dönemde hizmet üretmeyi değil de algıyı yönetmeyi önceler olduk. Bu özellikle siyasi partiler ve siyasi isimlerde arşı alaya ulaştı. En son örneği Mahmudiye’de gördük. Mahmudiye Belediye Başkanı CHP’li İshak Gündoğan, ilçedeki enerji hatlarının yer altına alınması çalışmalarını sahiplendi ve belediye hizmetiymiş gibi kamuoyuna duyurdu. Bu durum İshak Gündoğan’ın ilk yaptığı algı çalışması değildi. Gündoğan, ilçeye doğalgaz geldiğinde de sanki belediye getirmiş gibi bir algı çalışmasına imza attı. Ancak her iki hizmet de belediyenin hizmeti değil. Gündoğan’ın, vatandaşı yanıltma girişimleri son derece yanlış. Gündoğan’ın belediye başkalığı boyunca müjde olarak duyurduğu sadece iki hizmet var, o da kendisine ait olmayan enerji hatlarının yer altına alınması ve ilçeye doğalgazın gelmesi. Kendisi hizmet üretemiyor ki bu tür sevimsiz algı çalışmalarına imza atıyor. Gündoğan, maalesef hizmetleriyle değil, ‘enteresan’ işlerle anılıyor. İleri de ‘enteresan’ işleri de kaleme alırız…
Kesikbaş’ın itirazı
Konutlara ve tarım yapanlara yüzde 20, ticarethanelere yüzde 30, sanayide kullanılan elektriğe ise yüzde 50 zam yapıldı. Bitmedi! Konutlara yüzde 20.4, ticarethanelere yüzde 47.6, sanayide kullanılan doğalgaza yüzde 50.8, elektrik üretimi için kullanılan doğal gaza ise yüzde 49.5 zam geldi. Biz de ‘ohhh’ dedik. Ohhh, diyenlerden bir tanesi de Eskişehir Sanayi Odası Başkanı (ESO) Celalettin Kesikbaş. Net konuştu ve dedi ki: “Sanayici bu yükü taşıyamaz hale geldi. Girdi maliyetlerindeki artışları satış fiyatlarına yansıtamıyoruz. Kar marjları çok düşük seviyelere geriledi. Piyasa koşulları sürdürülebilir değil, iç piyasada daralma yaşanıyor, dış piyasalarda rekabetçiliğimiz azalıyor,bu nedenle gerekli önlemlerin alınmasını beklemekteyiz.” Kesikbaş hem ticaret yapıyor hem ESO’da başkan. ‘Susmanın’ prim yaptığı bir ortamda itiraz etmesi oldukça değerli. Umarım dikkate alınır…
Günay müjdeyle gidiyor
Dış ilçelerden sorumlu milletvekili olduğu için midir bilmem ama AK Parti Eskişehir Milletvekili Emine Nur Günay, net olarak ifade edebilirim ki kırsalda en çok bulunan isim. Sadece AK Parti milletvekilleri için söylemiyorum bunu. Eskişehir’deki tüm milletvekilleri arasında kırsalla en çok ilgilenen isim Emine Nur Günay. Eminim buna diğer milletvekilleri dahi itiraz edemiz. Tabii Günay, gittiği yerlere sürekli bir müjde götürüyor. En son Dereyalak, Erenköy, Kümbet, Akpınar ve Esnemez köylerine gitti. Köy Yaşam Merkezleri projesi kapsamında Dereyalak’a köy okulu yapılacağını ve ihalesinin tamamlandığı müjdesini verdi. Kümbet ve Akpınar köylerine de müjde veren Günay, toplam 8 milyon bütçeli birer sosyal tesis kazandırılacağını ifade etti. Özellikle köylere yapılan bu yatırımlar önemli. Köyler, tekrar eski kalabalık ve üretken yapısını kazanmalı. Sanırım devlet bunu yapmak için uğraşıyor.
Yılmaz Hoca’nın balları
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, kırsal kalkınma hamlesi kapsamında Han ilçesinde ‘Lavanta Balı Üretim Projesi’neimza atmıştı. Ve o proje meyvelerini vermeye başladı, ilk sağım gerçekleşti. Lavanta balı hem sağlıklı hem de ekonomik. Bu noktada belediyenin üretici marketlerinde vatandaşlara satılacak. Peki, projede yer alan Hanlı kadınlar ne diyor? Onlara kulak verelim ve bu bölümü kapatmış olalım: “16 kadın olarak başvurduk. Aldığımız destekle 4 aydır arılara bakıyoruz.Emeğini çektik ve artık sağım yapıyoruz. Arıcılık yapmasını ve para kazanmasını öğrendik. Gelecek yıllarda da başka arkadaşlarla bu işi büyütüp ilçemizi ekonomik olarak kalkındırmak istiyoruz. Ballarımızın satışı Üretici Marketlerde yapılacak. Ayrıca ilçemize gelen turistlere de sunmak istiyoruz. Bize inanan, güvenen ve bize destek veren Yılmaz Büyükerşen hocamıza çok teşekkür ederiz.”
Abart egzoz
Geçtiğimiz yıllarda Eskişehir’deki ‘Abart Egzozlar’ bir hayli artmıştı. Hatta Eskişehir Emniyet Müdürlüğü, Polis Evi’nde düzenlediği bir basın toplantısında abart egzoz konusuna vurgu yapmış, konu üzerinde ciddi inceleme yapacaklarını aktarmıştı. Söz konusu basın toplantısından sonra uzun süre şehirde abart egzoz sorunu cılızlaştı, neredeyse bitme noktasına geldi. Ancak sorun, son dönemde yine arttı. Şehir genelinde ‘enteresan tipler’ hangi kafayı yaşıyorlarsa araçlarına abart egzoz taktırarak bağırtıyorlar. İnsanlar ciddi şekilde rahatsız oluyor, adeta cinleri tepesine çıkıyor. Eskişehir Elektrikçiler Odası Başkanı Ahmet Namık Akdoğan konuyu sosyal medya hesabında gündeme getirerek, “Eskişehir Cadde ve sokaklarında otomobil ve motorlara acil egzoz kontrolu yapılmalı. Gürültü kirliliği hiç yakışmıyor şehrimize” dedi. Buradan, başarılı işlere imza atan emniyetimize çağrıda bulunalım, sanırım abart egzoz konusuna yeniden ağırlık vermeleri gerekiyor.
Ahmet Ataç’tan can suyu
Tepebaşı Belediyesi ile Belediye İş Sendikası Eskişehir Şube Başkanlığı arasında ek protokol imzalandı. Bununla beraber işçilere yüzde 50 oranında zam yapıldı. Son dönemde eriyen maaşlara bakıldığında, söz konusu zam işçiler için can suyu olacak diyebiliriz. Bu noktada Belediye İş Şube Başkanı Kemal Azak Başkan Ahmet Ataç’a teşekkür etmiş ve “Toplu sözleşme ek protokolümüz ile Ahmet Başkanımız elinden gelenin en iyisini yaptı ama 2 ay sonra ne olacağı belli değil. Nasıl ki pınarın başından bulanık su akıyorsa, biz altından ne kadar temizlersek temizleyelim o suyu, yukardan yine bulanık su akacaktır. Daha refah seviyesi içinde yaşamımızı sürdürmeyi dilerken, Başkanımız Ahmet Ataç’a ve emeği geçenlere teşekkür ediyorum” demiş.Gerçek enflasyon bir kenara, resmi enflasyonun bile yüzde 80’e dayandığı şu ortamda işçilerin koşullarının iyileştirilmesi oldukça önemli ve değerli.
Öğretmenler hakkını istiyor!
Türkiye’de son bir yıl içerisinde yaşanan ekonomik gelişmeler, ortalığı altüst etti. Döviz patladı, enflasyon rekorları kırıldı, alım gücü iyiden iyiye düştü. Sanayici de dertli, esnaf da dertli, memur da dertli, emekçi de dertli. Bu noktada eğitimciler bir süredir ayakta. Ekonomik buhrandan önce yapılan banka promosyon anlaşmasıyla verilen paralar pul oldu. Öğretmenler mağdur. Eğitim sendikaları da talepte bulunuyorlar: Promosyon ihalesi iptal edilsin, günün koşullarına göre yeniden yapılsın ve mağduriyet giderilsin. Bu anlamda Eğitim Sen'den Faik Alkan, Türk Eğitim Sen'den Kamuran Arıkan, Eğitim İş'ten Hüseyin Yurtman ve TEÇ SEN'den İsmail Sakarya, Odunpazarı ve Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine giderek promosyonların iptal edilmesi için dilekçe verdiler. Bu grubun içerisinde Eğitim Bir Sen’in de olmasını isterdim, zira dert aynı ve Eğitim Bir Sen de promosyon ihalesinin iptalini istiyor. Her neyse… Sözün özü: Öğretmenler hakkını istiyor! Umarım sesleri duyulur.
Kıssadan hisse…
Ukrayna - Rusya savaşıyla beraber Avrupa’da ciddi bir enerji krizi yaşanıyor. Bununlar beraber özellikle Almanya, kapattığı kömür madeni ocaklarını tekrar faaliyete geçiriyor. Ve yine, öngörülemeyen gidişat nedeniyle pek çok gelişmiş devlet kömür kaynaklarına dönüşü planlıyor. Bu noktada Türkiye’deki kömür oranına ve kömürün kullanım alanına göz atalım. Türkiye'nin toplam kömür rezervi yaklaşık 20,84 milyar ton seviyesinde. Söz konusu kömür kaynağının 19,32 milyar tonunu linyit ve asfaltit, 1,52 milyar tonunu ise taş kömürü oluşturuyor. Kömür, dünya birincil enerji tüketiminde yüzde 27,2 payla petrolden sonra ikinci sırada yer alıyor. Dünya elektrik üretiminde ise kömür yüzde 35,1 payla ilk sırada geliyor. Ve Eskişehir… Alpu ilçesi 1,45 milyar tonluk kömür rezervi ile Türkiye’de 4. sırada yer alıyor. Kıssadan hisse: Kaynaklarımızın kıymetini bilelim.
DÜNYA İNSANLARI
Fotoğrafta, İrlanda'da bomba imha etmeye giden bir asker var ve akıbeti önceden kendisine bildiriliyor gibi…
Tabeladaki yazıya dikkat: “Tanrı'yla karşılaşmaya hazır ol.”
AFİŞ
12 Öfkeli Adam
Reginald Rose'un aynı adlı oyunundan uyarlanan 1957 yapımı film, neredeyse sadece bir set kullanılarak çekilmiş. Filmin ilk ve son sahnesi dışında tamamı bir odada geçiyor. 12 Öfkeli Adam ayrıca yönetmen Sidney Lumet'in yönettiği ilk film olma özelliği taşıyor. Film, duruşmada bir jüri üyesinin diğer on bir jüri üyesini şüphelinin suçsuz olduğu konusunda, makul şüphe temelinde ikna etme çabalarını anlatıyor.
KARİKATÜR
FOTOĞRAFIN DİLİ OLSA
ABD Başkanı Joe Biden: Sayın Büyükelçim memleketine gitmişsin, görüştüğün isimler dikkat çekmiş, milletvekili olmak istiyormuşsun, ama burada iyiydik gitme bir yere.
Washington Büyükelçisi Murat Mercan: Ağzımı arıyor aklı sıra, Tohan’a da sormuş, ben en iyisi ‘yorum yok’ diyeyim…
BİR TWEET
Metin Güler
Sanayide kullanılan doğalgaza, elektriğe ve ticarethanelerde kullanılan elektriğe gelen fahiş zamlar sebebiyle işletmelerin ayakta kalması zorlaşıyor. Zamlar sebebiyle üretim maliyetleri yükseltiyor ve bununla beraber işletme giderleri de artıyor.
