Geçtiğimiz günlerde CHP Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ayşe Ünlüce Tv100 ekranlarında Gürkan Hacır’ın programına katıldı. Burada kendisine AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nebi Hatipoğlu’nun CHP adayını canlı yayına davet ettiği hatırlatıldı. Ünlüce de kendisinin o dönem adaylığının açıklanmadığını belirtti ve teklif hala geçerliyse kabul ettiğini söyledi. Hatipoğlu da teklifin hala geçerli olduğunu belirtti. Buraya kadar bir sıkıntı yok. Uzun yıllardır adayların bir arada canlı yayına katıldığı bir program olmamıştı. Biz de heyecanlandık tabii. 2 aday medeni bir şekilde tartışacak, projelerini anlatacak, sorunları konuşacak diye. Gel gelelim bu iş olmayacak gibi duruyor. Hoş olsaydı da istediğimiz gibi olmayacaktı anlaşılan. Bunun sebebi ne diye sorarsanız ülkede siyasi nezaket kalmamış, bitmiş gitmiş. Adaylar projelerden çok kişisel sataşmalarla gündeme gelmiyor. Hatırlarsınız Hatipoğlu İYİ Parti’den AK Parti’ye ilk geçtiğinde teşvik aldığı, fabrikasında işçiyi dövüp sonra da kovduğu gibi iddialar ortaya atılmıştı. Bunların hepsinin iftira olduğunu belirten Hatipoğlu, geçtiğimiz günlerde Ayşe Ünlüce’nin rahmetli eşi Aydın Ünlüce sayesinde belediyeye girdiğini iddia etti. ‘Eşi genel sekretermiş öyle girmiş’ dedi. Oysa rahmetli Aydın Ünlüce, hiç genel sekreterlik görevinde bulunmadı. Ciddi ciddi soruyorum ‘Ben çok iyiyim diğer aday çok kötü’ olaylarına girmeye gerek var mı? Siyasi nezaket bu işin neresinde? Her aday çıksın projelerini anlatsın, vatandaşlar da hangi adayın projesi iyiyse, hangi adaya güveniyorsa oyunu versin. Bir de projeler demişken bir not düşmek istiyorum. İYİ Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Melih Aydın’ın dışında diğer adayların projelerini duyurduğu bir internet sitesi bulunmuyor. Vatandaşların adayların projelerine ulaşması için internet sitelerinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Merak edilen konulardaki projelere siteden ulaşılıp bilgi edinilebilir. Malum söz uçar yazı kalır.
Ünlüce’nin adaylığı ilk açıklandığı dönem 2 aday bir etkinlikte karşılaşmış, birbirlerini güler yüzle selamlayıp başarılar dilemişlerdi. Seçime 1 buçuk ay kala o hava ortadan kayboldu gitti.
TEHLİKE ŞİMDİ DAHA İYİ ANLAŞILMIŞTIR
Geçtiğimiz günlerde hepimiz Erzican’ın İliç ilçesinde yaşanan maden faciası ile sarsıldık. 9 madencinin arama çalışmaları hala devam ediyor. Bir an önce bulunmalarını temenni ediyorum. Bunun yanı sıra da topraklardan örnek alınıp incelemeler yapılıyor. Siyanür sızıntısı olup olmadığı araştırılıyor. Yakın zamanda Eskişehir’de de siyanürlü altın madeni yapımı için bir şirketin çalışması olacaktı. ÇED raporu almak için başvuru yapıldı, sonrasında ise çalışmalar iptal edildi. Altın madeninin seçim nedeniyle rafa kaldırıldığı da iddialar arasında. Yine de Eskişehir böyle konularda çok çabuk reaksiyon gösteren bir şehir. Hemen altın madenine karşı harekete geçildi, olası riskler anlatıldı. Herhalde şu son yaşanan olaydan sonra bu işin ne kadar tehlikeli olduğu daha iyi anlaşılmıştır. Madenler tabii ki ülkemizin zenginlikleri ancak bunları doğaya zarar vermeyecek yöntemlerle çıkarmak gerekiyor. Öyle bir yöntem yoksa da bırakın yerin dibinde kalsın!
