Eskişehir'de sıcaklıklar kritik eşiğe ulaşıyor: Valiliğin uyarısına göre hava sıcaklığı bu gün 38 °C olacak ve bu mevsim normallerinin oldukça üzerinde. Bu, orman ve arazi yangını riskini büyük ölçüde artırıyor.

Ülkemizde 1937–2021 arası 117.734 yangında toplam 1.851.476 ha orman kaybedildi. Ortalama olarak her yangın 15,7 ha’lık alanı tahrip etti.

Son 20 yılda ise yangın sayısı artsa da yanan orman alanı miktarında daha da dramatik bir artış yaşandı: 2020–2021 yıllarında yangın sayısı %37 artarken, yanan alan yaklaşık 10 katına çıktı.

Eskişehir’de son çıkan büyük yangında yaklaşık 60 hektarlık ormanlık alan zarar gördü. Söndürme çalışmalarına 458 görevli katıldı; 84 arazöz, 72 iş makinesi, 9 helikopter ve 1 yangın söndürme uçağı görev aldı. Ancak 5’i orman işçisi, 5’i AKUT gönüllüsü olmak üzere 10 kişi hayatını kaybetti.

Sıcak havalarda lütfen ormanlık alanlardan uzak durun. Valiliğin uyarısı bu yıl daha da hayati: “Ormanlık alanlara giriş yasağına uyalım… bir kıvılcım binlerce hektarı yok edebilir.”

Anız yakmaktan kaçınalım. Küçük bir kıvılcım bile geri dönülmez bir felakete dönüşebilir.

Olası bir yangında, yangını en kısa sürede ihbar edin: 112, 110 ya da ilgili yerel numaralar… Erken

Asla Yapılmaması Gerekenler

Yangın alanına yaklaşmak veya sivil olarak müdahale etmek: Tehlikeli ve kaotik olabilir. İtfaiye ve yetkili ekiplerin işini zorlaştırır.

Sivil müdahaleyi abartmak ya da bilinçsizce risk almak: Eskişehir yangınında bazı ekipler bilgi kaybı ve iletişim sorunları yaşadı. Bu tür müdahale “komuta kargaşasına” yol açabilir.

Söndürme sırasında frene basmamak: Müdahale sürecinin organize, ekipmanlı, eğitimli ve yerel iş birliğiyle yürütülmesi gerek. Eksiklikler telafisi zor sonuçlara yol açabilir.

Sıcak günlerde bir izmarit, bir pet cam şişe, kontrolsüz bir anız… Bunlar; kıvılcımla başlayan, yangınla büyüyen, 60 hektarlık ormanı içinden çıkarak cana ve toprağa hükmeden felaketlere dönüşebilir. Eskişehir'deki yangında bunu acı bir şekilde gördük.

Unutmayın; Yerel sorumluluk bilinciyle hareket etmek; bir tabiat parçasını değil ekosistemi ve insan yaşamını korumaktır.