Hal Camii tartışmasına bir de başka taraftan bakalım

Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen Bulvarı üzerindeki Hal Camii eksenin tartışması başladı. Önceki planlarda yol ve konut alanında bulunan cami, yeni revizyon planlarında yol, ticaret ve turizm alanına isabet ediyor. Ayrıca söz konusu caminin tapusu da yok. HalCamii yeni planlarda yol, ticaret ve turizm alanına isabet edince, AK Partililer ‘cami yıkılacak’ diyerek ses yükseltmeye başladılar. Ancak hem Tepebaşı Belediyesi’nin hem Yılmaz Büyükerşen’in açıklamalarından anlıyoruz ki, böyle bir durum söz konusu değil. Bir kere fabrikalar bölgesine mutlaka yeni bir camii yapılacak, ancak Hal Camii’nin yıkılıp yıkılmayacağı belli değil. Ben bu konuya farklı bir pencereden bakmak istiyorum. Bu revizyon imar planları hazırlanırken ve meclise sunulurken, her şeyi bilen AK Parti’li meclis üyeleri Hal Camii’nin o planların içerisinde yer aldığını, yol, konut ve ticari alana isabet ettiğini bilmiyorlar mıydı? Bilmemeleri mümkün değil. Eğer bilmiyorlarsa da, o meclis üyeliği koltuklarını niçin işgal ediyorlar, orada ne iş yapıyorlar? Ben bildiklerini düşünerek soruyorum: O halde, niçin revizyon imar planı görüşmelerinde bu konuyu gündeme getirip Hal Camii için özel bir şerh konulmasını istemediler de planlar onaylandıktan sonra camiyi yıkamazsınız diye ortalığı velveleye veriyorlar? Sizce de burada bir bit yeniği yok mu? Burada bir siyaset yok mu? Dahası, politikacılar samimiyet testinden çoğu zaman geçemezler. Eskişehir’de de, Türkiye’de de zorunluysa camiler yıkılır, ancak yıkılan caminin yarattığı ihtiyaç başka bir cami yapılarak giderilir. Bu noktada su zammını protesto etmek için Büyükşehir Belediyesi önünde kim varsa, Hal Camii ile ilgili protesto gösterisinde de aynı isimler vardı. Haydi, diğerlerine bir şey söylemeyeceğim ama AK Parti’nin il ve ilçe başkanlarını hiç olmadıkları kadar hızlı bir biçimde soluğu Hal Camii’nin önündeki eylemde aldılar. Bu noktada bir sorum daha var: Aynı başkanlar, AK Parti’li bir belediye veyahut diyanet, gerekli olduğu için bir cami yıktığı zaman neredeydiler? Ya da soruyu bir de şöyle sorayım: Aynı işlem bir AK Parti’li belediye ya da diyanet tarafından yapılmak istenseydi bu isimler aynı şekilde tepki gösterecekler miydi? Elbette hayır! Çünkü hedef üzüm yemek değil ki bağcıyı dövmek! Bir soru daha: Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Asri Mezarlık’ta muazzam bir mimari ile cami inşa ediyor, ha bitti ha bitecek. Bahse konu AK Partili yöneticiler, o cami için Yılmaz Büyükerşen’e ya da belediye yönetimine teşekkür ettiler mi? Ben duymadım, ya siz? Niye bir teşekkürü çok görüyorlar? Çünkü o cami CHP’nin camisi! Böyle bir anlayış doğru mu? Kişilerin, partilerin ya da cemaatlerin camisi olur mu? Camiler halkındır! Dolayısıyla AK Parti’nin Eskişehir’deki yöneticileri her zaman yaptıkları hataya düştüler.Küçük bir kitlenin sempatisini kazanmayı amaçladılar ancak yüzbinlerce Eskişehirlinin gözünde ‘klasik popülist siyasetçi’ olarak yer aldılar.



Hakan Çizmelioğlu ‘istiyorum’ dedi

AK Parti’de milletvekili adayı olmak isteyen isimler çalışmalarını yoğunlaştırdı. Bu isimlerden bir tanesi de AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Hakan Çizmelioğlu. Milletvekili Aday Adayı olmak için Genel Merkezden işaret bekliyor.

Hakan Çizmelioğlu bugüne kadar aday adayı olmak istediğini net bir biçimde deklare etmemişti ancak kamuoyunda böyle bir isteği olduğu dillendiriliyordu. İlk kez Sağlı Sollu Haber’i ziyaret ettiği sırada milletvekili adayı olmak istediğini net bir biçimde ifade etti. Çizmelioğlu, görüşmemiz sırasında tam olarak şunları söyledi: “AK Parti’nin kurucu gençlik kolları yöneticisi olarak çıktık dava yolumuza. Gençlik kollarından ana kademeye kadar partimizin her aşamasında bulundum. Bütün seçim çalışmalarında yer aldım. 20 yılda bütün bakanlarımızla, milletvekillerimizle, belediye başkanlarımızla, il ve ilçe başkanlarımızla çalıştım. Her anlamda tecrübemiz var. Hizmet ettiğimiz 20 yıl boyunca Eskişehir’imize ve partimize katkı sunmayı amaçladık. Eskişehir’e ve partimize daha fazla katkı vermek istiyorum. Bunun yolu da TBMM’den geçiyor. Sorunları çözülmüş daha önde bir Eskişehir için mecliste daha fazla katkı sunacağımı düşünüyorum. Genel Merkezimiz uygun görürse milletvekilliği adaylığı düşüncem var.”

Başkan Çizmelioğlu’nun açıklaması bu yönde. Genel Merkez önünü açarsa net olarak aday olmak istediğini beyan ediyor. Bu isteğini aktarırken de20 yıldır partiye ve Eskişehir’e hizmet ettiğini, partinin her kademesinde görev aldığını söylüyor. Genç isimlerin politikada yükselmesine ihtiyacımız var. Çizmelioğlu da genç bir isim. Yolu açık olsun…



Emine Edizgil ve Arslan Kabukcuoğlu kara kara düşünüyor

İYİ Parti Eskişehir teşkilatında kongre süreci devam ediyor. Dış ilçe kongreleri bitti. Artık merkez ilçe kongreleri başladı. İlk olarak Odunpazarı İlçe Kongresi gerçekleştirildi. Mevcut Başkanı Zafer Tuna bir kere daha seçilerek güven tazeledi. Söz konusu kongrede dikkat çeken önemli bir unsur var. Zafer Tuna, Emine Edizgil ve Arslan Kabukcuoğlu’nun önerdiği il yönetim kurulu üyelerini il delegesi olarak yazmadı! Ancak kongreler başlamadan önce, Zafer Tuna’nın Genel Merkez’e davet edilip Emine Edizgil’e destek vermesi yönünde telkinde bulunulduğu söylenmişti. Fakat gelin görün ki, Tuna, Edizgil ve Kabukcuoğlu’nun önerdiği isimlere delege listesinde yer vermedi. Bu da şunu gösteriyor. Zafer Tuna, Edizgil ve Kabukcuoğlu’na teslim olmamış! Hatta, öyle bir hamle yapmış ki, Edizgil ile Kabukcuoğlu’nu kendisine muhtaç hale getirmiş. Şimdi gözler Tepebaşı İlçe Kongresi’ne çevrildi. Eğer o kongredeEdizgil ve Kabukcuoğlu’nun çıkaracağı aday kaybederse, işler iyice karışacak. Öyle ki, Edizgil il başkan adayı olmaktan bile vazgeçebilir. Burada hesabı iyi yapmak lazım. Zafer Tuna, Edizgil ve Kabukcuoğlu ile nasıl bir pazarlık yapar? Ya da Edizgil ve Kabukcuoğlu’nun adayı Tepebaşı İlçe Kongresini kaybederse Zafer Tuna il başkan adayı olmak ister mi? Merakla bekliyoruz.



Belediye Üniversite iş birliği böyle yapılır

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Uçak Mühendisliği Bölümü, dönemin rektörü ve şimdilerde YÖK üyesi olan Prof. Dr. Kemal Şenocak’ın önemli gayretleri sonunda kurulmuştu. Bölüm Başkanı Prof. Dr. Melih Cemal Kuşhan’ın da katkıları olduğunu ifade etmek istiyorum. TEI gibi, TUŞAŞ gibi, Hava İkmal gibi önemli kurumlarla iş birliği yapan, umut vaat ettiği için ciddi bağışlar alan ve uluslararası çapta hocaların tercih ettiği Uçak Mühendisliği Bölümü, bir iş birliği anlaşması daha yaptı. Bölüm öğrencileri artık, Tepebaşı Belediyesi’ne ait olan Vecihi Hürkuş Havacılık ve Teknoloji Parkı’nda ders işleyecek! Prof. Dr. Kuşhan, yurt genelindeki uçak mühendisliği bölümleri için bunun bir ilk olduğuna vurgu yapıyor. Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ise “Eskişehir’in kent kimliklerinden bir tanesi de kuşkusuz havacılıktır” diyerek havacılığın gelişimi için belediye olarak ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini kaydediyor. Söz konusu iş birliği aynı zamanda üniversitenin belediye eliyle şehirle kaynaşması anlamına da geliyor. Her iki kurumu da tebrik ediyor, benzer çalışmaların artarak devam etmesini diliyorum.



DÜNYA İNSANLARI

dünya insanları-1

1989 yılında zorunlu göçe tabi tutulan Bulgaristan Türk’lerinin trenden iniş anı…



AFİŞ
Çöküş

afiş-7

2005 yılı Alman yapımı dram türünde olan film, Adolf Hitler'in son günlerini anlatıyor. Dünyanın gördüğü, gelmiş geçmiş en acımasız, en zalim, en tuhaf ve en deli diktatörü Hitler'in artık son demleridir. 2. Dünya Savaşında, dünyanın başına bela olmuş bu çatlak adamı tepelemek için iki kutuplu dünya birleşir. Savaşta son günler yaşanmaktadır ve Berlin artık işgal altındadır. Ama Hitler, şehri terketmeyi kabul etmemektedir. Filmde, Hitler’in son günleri, özel sekreteri Traudl Junge’nin gözünden anlatılır. Yenilgiyi kabul edemeyen ve düşmana teslim olmak istemeyen Führer, intihar etmeden önce Eva Brown ile evlenir ve onunla birlikte intihar eder. Führer’in peşinden yıllarca gitmiş bir çok insanın durumu da farklı değildir. Faşist Goebels de, deli liderine sadakatini göstermek için önce çocuklarını, sonra da kendisini öldürecektir…



KARİKATÜR

karikatür-8

Abou Hamdan Hekmeh / Suriye



FOTOĞRAFIN DİLİ OLSA


dili olsa-3

CHP PM Üyesi Umut Akdoğan: Hocam Recep Abiyi nasıl bilirsiniz?
EBB Başkanı Yılmaz Büyükerşen: Taş gibi başkan!
CHP İl Başkanı Recep Taşel: Sağ olun Hocam.
CHP İl Yöneticisi Erdal Çakıcıer: Beni nasıl bilirsiniz Hocam?
EBB Başkanı Yılmaz Büyükerşen: Tövbe estağfurullah…



BİR TWEET

twit-3

Burhan Sakallı
Kamudaki neredeyse yarım milyon kişi isteğe bağlı olarak kadroya geçebilecek.Daha önce kadro düzenlemesinin dışında tutulan 227 bin kişi kadroya geçecek. Şimdi sırada geçici işçiler ve EYT’liler var. Hepsi olacak.