Bazı şehirler vardır; sadece taşı toprağıyla değil, aklıyla, emeğiyle, vizyonuyla tarih yazar. Eskişehir işte o şehirlerden biridir. Son yıllarda teknolojide, sanayide, eğitimde ve kültürde attığı adımlarla adeta Anadolu'nun yıldızı haline gelen şehrimiz, şimdi de raylara bir gurur daha kazıdı: E5000.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'nun açıklamasına göre, TÜRASAŞ tarafından yerli ve millî imkânlarla üretilen E5000 serisinin üçüncü lokomotifi E5003, Eskişehir Hasanbey-Sazılar arasında ilk ticari seferini başarıyla gerçekleştirdi. 26 vagon, 617 ton yük, 125 kilometrelik mesafe... Ama işin aslı, bu lokomotif yalnızca yük taşımadı; bir milletin özgüvenini, mühendisliğini, azmini ve geleceğe olan inancını da taşıdı.
E5000 yalnızca bir taşıma aracı değil. Her vidasında, her kablosunda, her tuğlasında bu toprakların aklı ve alın teri var. Lokomotif raylara indiğinde sadece bir makine yürümeye başlamadı, Eskişehir'in yıllardır adım adım inşa ettiği mühendislik vizyonu da harekete geçti. Bu başarı; hayal kuran, çalışan, inanan binlerce insanın ortak emeğinin ürünüdür.
AK Parti Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Ayşen Gürcan’ın da altını çizdiği gibi, E5000 serisi bir teknolojik atılım olmanın çok ötesinde, Eskişehir’in demiryolu sanayisindeki katkısının somut bir göstergesi. Hasanbey Lojistik Merkezi, bu başarıyla birlikte sadece bir lojistik üs değil; aynı zamanda Türkiye’nin teknoloji rotasında bir dönüm noktası haline geldi. Şehrimizin bu stratejik konumu, artık demiryolu taşımacılığında da adından söz ettiriyor.
AK Parti MKYK Üyesi ve Milletvekili Nebi Hatipoğlu da çok net ifade etti: "Demiryollarında yerli ve millî gururumuz Eskişehir’den yükseliyor." Gerçekten de öyle. Bu lokomotif sadece demir raylarda ilerlemiyor; şehrimizin teknolojik kabiliyetinin, mühendislik zekâsının, üretim gücünün üzerinde yükseliyor.
Şimdi buradan özellikle gençlere seslenmek istiyorum. Eskişehirli genç kardeşim; bu başarı senin hayalini kurduğun gelecekten bir parça taşıyor. Geleceğin mühendisi, tasarımcısı, bilim insanı sensin. Bugün E5003'ü alkışlayan ellerin, yarın E6000’i, E7000’i tasarlayan akla dönüşecek. Bu topraklardan çıkan gücün sınırı yok. Yeter ki inanalım, çalışalım ve üretelim.
Bir şehir düşünün; bir yandan üniversiteleriyle bilim üretirken, diğer yandan fabrikalarıyla teknoloji inşa etsin. Sanatla, sporla, eğitimle anılsın ama bir yandan da ağır sanayiye yön versin. Eskişehir, işte o dengeyi kurabilen nadir şehirlerden biri. Ve E5000 serisiyle bu dengeyi bir kez daha dünyanın gözü önünde ispatladı.
Bugün Eskişehir'in adını sadece kültürle, öğrenci nüfusuyla ya da tarihiyle değil; aynı zamanda yüksek teknolojiyle, yerli ve millî üretimle, mühendislikle de anıyoruz. E5003 raylara indiğinde aslında Eskişehir’in vizyonu raylara indi. Ve bu vizyon, sadece bir lokomotifin değil, bir şehrin kendine olan inancının da başarıya dönüştüğünü gösterdi.
Emeği geçen herkese teşekkür ederim. Eskişehir'e de bir kez daha gurur duymayı yaşattığınız için...
