4 Ekim’de üniversiteler açılacak, yüz yüze eğitim başlayacak. Birçok öğrenci şehrimize ilk kez gelecek. Şu anda üniversite okuyacak gençlerin işi gerçekten çok zor. Hayat çok pahalandı. İlk üniversiteye geldiğim dönemle şu anki dönemi karşılaştırıyorum da, bu gençler nasıl okuyacak, nasıl geçinecek diye düşünmeden edemiyorum. 2009’da üniversiteye başladığımda öğrenim kredisi 200 TL idi. Şimdi ise 650 TL olmuş. Gel gelelim biz tavuk tantuni ve ayranı 1 lira 25 kuruşa yiyorduk. Yine aynı dönem lokantaların kampanyaları olurdu. 3 çeşit ya da 4 çeşit yemeği 5 liradan verirlerdi. Geçtiğimiz gün Twitter’da da olay oldu. Yarım ekmek tavuk tantuni 14 lira olmuş. Varın gerisini siz hesaplayın. Kiralar desen fırlamış. 3+1 evde 400 liraya kalırdık, şimdi 1+1 evler bin 200 lira, bin 500 lira gibi fiyatlardan kiralanıyor. Elektrik, doğalgaz, internet gibi faturaları hiç hesaba katmıyorum bile. Hayatlarının belki de en deli dolu çağlarında gençler, geçinemeyecek. Ucu ucuna ay sonunu getirebilirlerse getirecek. Bu gençlerin sosyal hayatları ne olacak. Arkadaşlarıyla oturup şöyle güzel bir yemek yemek, kahve içmek isteyecek, dışarı çıkmak için 10 kere düşünecek. Gençlere geçim derdi olmayan bir gelecek sağlanmadığı için çok üzgünüm. Gençlerin gayeleri, sosyalleşmek, kitap okumak, üniversitede derslerine çalışmak, kendini geliştirmek olmalı, geçim derdi değil!
GEREKLİ ADIMLAR ATILSIN
Eğitimle başladık yazıya öyle devam edelim. Yüz yüze eğitim başlayalı neredeyse 1 ay oldu. Başladı başlamasına da süreç ne kadar sağlıklı işliyor, o kısım tartışılır. Eskişehir’de 120 civarı fazla okulda pozitif vakalar görüldü. Bazı okulların neredeyse yarısı sınıf bazlı karantinaya alındı. Eğitimcilerin bu sorunların çözümü için istekleri ise hala göz ardı ediliyor. Eğitimcilerin ders sürelerinin 30 dakikaya indirilmeli ve ders sayılarının azaltılması, havalandırma sorununun çözülmesi, servislerin denetlenmesi gibi talepleri bulunuyor. Bunların yanı sıra eğitimciler okulların ödeneklerinin ve yardımcı personel sayılarının arttırılmasını, yeni öğretmen atamaları yapılarak ikili eğitime geçilmesi gerektiğini vurguluyor. Milli Eğitim Bakanlığı kanadında yüz yüze eğitimin sürdürülmesi konusunda kararlılık söylemleri olsa da, uygulama noktasında Bakanlık zayıf kalıyor. Bir an önce gereken adımların atılması şart. Eğitim sistemi bir kez daha online olarak uygulanmaya başlarsa korkarım ki bunu kaldıramayacak!
SERVİS SIKINTISI VAR
Öte yandan özel bireylere eğitim veren okullarda servis sıkıntısı yaşandığını duydum. Özellikle Tepebaşı bölgesinde eğitim veren okullarda, öğrenciler için servis bulmakta zorlanıyorlarmış. Eğitim almak herkesin en temel hakkıdır. Bu çocuklarımızın servis sorunları da bir an önce çözülmeli, hak ettikleri eğitime kavuşturulmaları elzemdir.
REKTÖR MEZUN OLDU
Eğitimde güzel görüntüler de yaşanmıyor değil. Geçtiğimiz gün Anadolu Üniversitesi’nin mezuniyet töreni vardı. Pırıl pırıl gençler hayata atıldı. Pırıl pırıl gençlerin yanında Açıköğretim Fakültesi’nden sürpriz isimler yer aldı. Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Yıldız ve Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan da AÖF’te okudukları bölümlerden mezun oldu. 73 yaşındaki İsmail Yörükoğlu da Açıköğretim Fakültesi Adalet Programı’ndan mezun olarak ikinci kez mezuniyet sevinci yaşadı. Bu durum bize eğitim almanın ne yaşı ne de statüsü olmadığını gösterdi.
