Eskişehir Güzel Sanatlar Lisesi’nde yetişmiş, Aydın’da öğretmen sanatçı olarak yaşayan ve son yıllarda eserlerinde bisiklet temasını işleyen Burak Erim aradı; “Eskişehir’de düzenlenen Bisiklet Şenliğinde Bisikletli eserlerimden sergi açıyorum. Ne var ki gelemeyeceğim. Sergimin açılışını sizin yapmanızı istiyorum” dedi. Sergi Odunpazarı’nda, şirin küçük bir Odunpazarı evininden sanat galerisine dönüşmüş Oda Sanat Galerisi’nde idi. Burak Erim’in bana verdiği bu onurlu görevi yerine getirmek üzere gittim. Bisiklet Şenliği; Eskişehir’de bisikletin yaygın kullanımını özendirmek, bir sosyal çevre yaratmak amacıyla bir araya gelinmiş Velesbid Derneği gerçekleştiriyordu. Velesbid Derneği üyeleri bisikletleriyle şehir turu yaptıktan sonra Oda Sanat Galerisine geldiler. O daracık Odunpazarı sokağı birden bire bisikletlilerle doldu. Bisikletlilerin büyük çoğunluğu bayandı ve hepsi siyahlar giyinmişler yüzleri, gözleri cadı makyajlı, başlarında cadı şapkaları sokağı doldurdular. İnanılmaz güzel bir şenliğin içersinde buldum kendimi. Ben sergi açılışı konuşması yapacağım onlara. Oda Sanat’ın sahibi Özlem Kanat Örneksoy  beni çağırdığında,kendi kendime  eyvah!. dedim. Hiç bisiklete binmemiş biri olarak ne diyeceğim derken neden hiç bisiklete binemediğimi anlatayım demek geldi içimden…

bisiklet

Ben hayatımda hiç bisiklete binemedim, diyerek konuşmaya başladım herkes şaşkın ve merakla bana pür dikkat oldular. 5 erkek çocuğu olan ailemin tam ortasındaki çocuktum. Sokağımızda da erkek çocuk sayısı oldukça çoktu. Babam bize bisiklet almıştı. Ne yazık ki  herkesten bana sıra gelmiyordu.  Çocuklar arasında da kavga konusu oluyordu. Babam bisikleti götürdü. Öğrenemedim. Birkaç yıl sonra ağabeim TCDD Çırak okuluna girdi ve ilk maaşlarında ona bisiklet alındı. Bu sefer de o bisikletine elimi bile sürdürmüyordu. Demek ki küsmüşüm, bir daha  bisiklete hiç özenmedim, binmedim. Sadece bir kez yaşım 50 olunca, rüyamda kırların arasında bindim doya doya…

Burak Erim, bisikleti çok sevmiş, doya doya binmiş. Şimdi  birkaç yıldır hep bisiklet resimleri yapıyor, ulusal, uluslararası sergilerde onlarla yer alıyor. Bisikletlerin ressamı oldu. Böyleşi bir Bisiklet Şenliğinde ona yer verilmiş bu da çok güzel…

Burak Erim,1987, Eskişehir'de doğumlu, 2006 yılında Eskişehir Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Resim Bölümünü bitirdi. O yıl Polonya’da yapılan Uluslararası Genç Ressamlar Yarışmasında  ödül aldı. O eseri bugün Büyükşehir Belediye Başkanımız Prof.Dr. Yılmaz Büyükerşen’in koleksiyonunda. Yine o yıl Kütahya’da Dumlupınar Üniversitesi’nin düzenlediği Ahmet Yakupoğlu Resim Yarışmasında ülkemizin tüm ünlü ressamların arasında sergileme almıştı. Aydın’a gitti ve  2010 yılında Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Resim İş Eğitimi Bölümünden mezun oldu. 2017 yılında İzmir Yaşar  Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Grafik Tasarım yüksek lisans programını tamamladı. 18 Kişisel Sergi açtı, 27 Ödül aldı. Ulusal ve Uluslararası çok sayıda sanatsal etkinliğe katıldı. Yurtiçi ve yurtdışındaki koleksiyonlarda eserleri bulunuyor. Aydın'da yaşıyor, atölyesi var. Aynı zamanda Aydın İncirliova Bahçeşehir Koleji Anadolu Lisesinde görsel sanatlar öğretmeni olarak görev yapıyor.

Oda Sanat Galerisindeki bu Burak Erim’in bu sergisi görülecek sergilerden biri…

Sevelim dedi Yunus

Yunus Emre’nin bir iki dizesini okuyan, onun etkisinde kalıyor sonra da tanımak istiyor. İşte o tanımak isteyen sanatçılar onu içselleştiriyorlar. Onun için eserlerinde tanıtıyor. Oyunlar yazıyorlar, filmler çekiyorlar, heykellerini yapıyorlar, şiirler yazıyorlar. Bilhassa şairler. Bütün dünyada kendisini etkilemiş şairler için şairler şiirler yazmışlardır. Bizim şairlerimizde en ünlüsünden en yeni şairimize kadar Yunus Emre için şiirler yazmışlardır. Bugün elimizde Yunus Emre’nin çağdaşlarından, Osmanlı  dönemi şairlerinden günümüze kadar şairlerin Yunus Emre için yazdıkları şiirler var ve bunlardan seçmeler yapılarak yayınlanmış, üçü Kültür Bakanlığı’nın, biri Eskişehir Yunus Emre Kültür-Sanat Vakfı’nın yayını olmak üzere dört tane Yunus Emre için yazılmış şiirler antolojisi var. Bir de onüç yıldır Eskişehir Sanat Derneği’nin ulusal düzeyde her yıl düzenlediği, kitaplaşmamış Yunus Emre için yazılmış şiirleri var.

yunus

Yunus Emre için yazılmış şiirlere baktığımızda bazı şairlerin  birden  çok Yunus Emre için şiirler yazdığını görüyoruz. Bu kendisini Yunus Emre’ye adamışlıktan ve devamlı onu  keşfetme, anlamaya çalışmasından olduğu gibi bir de “Daha onu anlatamadım” demesinden kaynaklanmaktadır.

Rabia Barış Yunus Emre’yi içselleştirmiş, Yunus Emre’ye hayran, onun için şiirler yazan şairimizin başında geliyor. Hatta en çok Yunus Emre için şiir yazmış şairimiz. “Rabia Barış’ın Dilinden Yunus Emre’ye Şiirler”, “Aşkın Adı Yunus Emre”, “Sevelim Dedi Yunus” adlı, yaklaşın ikiyüzelliye yakın şiiri kapsayan yayınlanmış üç şiir kitabı var. Rabia Barış bu çalışmalarıyla 2018 yılında Eskişehir Sanat Derneği’nin “Yunus Emre Şiir Ödülü”nü almıştı.

Rabia Barış, bir çok şairin çıktığı Emirdağ doğumlu şairlerimizden biridir. Onu 1997 yılında “Çile Çiçeği” şiir kitabı ile tanıdık Sonra “Gurbet Akşamları” gibi kitapları oldu. Yayınlanmış yedi şiir kitabı ve  ödülleri var.