Cumhuriyet Halk Partisi tüm ilçelerdeki kongrelerini tamamladı. 24 Eylül’de ise İl kongresini gerçekleştirecek. Şu an yazımı yazarken kongreye 9 gün kaldı. Siz bunları okurken ise 8 gün kalmış olacak. Hala birisi de çıkıp adaylığını açıklamadı. Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ın bir araya geldiği ve ortak bir isim için çalışma yaptığı söyleniyor. Ancak bu çalışmadan sonuç çıkmamış olacak ki, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un destekleyeceği adayın Büyükşehir ve Odunpazarı Belediye Meclis üyesi Figen Kahya olduğu söyleniyor. Kahya, geçmişte başarılı bir İl Kadın Kolları Başkanlığı dönemi geçirmişti. O dönem yine parti içinde ayrılıklar vardı, bunları aşmaya başarabilmişti. Adaylığı hayırlı olsun diyelim. Henüz adaylığını açıklayan yok ama adaylık için ismi geçen birçok isim var. Şimdi bu isimleri tek tek yazmayacağım ama inanın hiç yeni bir isim yok. Hep tanıdığımız, yıllardır siyasetin içinde olan eskimiş yüzler. Yahu, koskoca CHP’nin içinde hiç mi tabandan bir isim yetişmedi? Her dönem aynı 3-5 isim konuşulmak zorunda mı? Bu partinin başka alternatifleri yok mu? Demek ki yok. Bu aynı şeye benziyor. 3 büyük takımın teknik direktörlük koltuğu boşaldığında dönüp dolaşıp 3-5 isim ortaya atılır ve o isimler hep aynıdır ya. CHP İl Başkanlığı pozisyonu da aynı öyle. 3-5 isim etrafta dolaşıp duruyor, sonunda da onlardan biri aday oluyor. Tabanın destekleyeceği, önceki yönetimlerin içinden yetişmiş bir genç ne hikmetse hiç çıkmıyor!

SON HAFTA OLACAK İŞ Mİ?

Okulların açılmasına bir hafta kala 6 okul, depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle boşaltıldı. Sevindirici bir gelişme tabii ki ancak bunun planlaması neden bu şekilde yapıldı. Velilerin zamanlamaya tepkisi oldu. Özellikle Eskişehir Anadolu Lisesi velileri, çocuklarının yerleştirildiği okulun çok uzak olduğu gerekçesiyle tepki gösterdi. Yani haklılar da işin açıkçası. Özellikle 11’inci ve 12’nci sınıf öğrencileri için zaman çok önemli. Sınava hazırlanıyorlar. Etütleri var, test çözüyorlar. Haliyle aileler de çocuklarının servislerde zaman kaybetmesini istemiyor. Hoş o da ayrı bir mesele, yıllardır çözemedik. Çocuklara resmen yarış atı muamelesi yapılıyor da neyse o da başka bir günün konusu olsun. Sonuç olarak şu an sistem bu şekilde ve aileler de haklı. O nedenle bu soruna acilen bir çözüm bulunmalı. Çocuklar eski okullarına yakın bir yere ya da şehir merkezinde bir yere yerleştirilmeli.

ÇOCUKLAR AÇ KALMAMALI!

Yine eğitimden devam edersek geçtiğimiz gün İYİ Parti’nin eğitimdeki sorunlarla alakalı bir açıklaması olmuştu. İYİ Parti İl Başkanı Emine Edizgil, ‘‘Türkiye’de İlkokul 4. sınıfların yüzde 40’ı ve 8. sınıfların yüzde 46’sı okula aç gidiyor ve tam 1 milyon 358 bin çocuk açlık sınırında bulunuyor’’ dedi. Sayılara bakar mısınız? Gerçekten korkunç. Yaşanan enflasyon nedeniyle, çocuklu ailelerin üzerine büyük bir yük biniyor. Geçen yıl da bu tartışılmıştı. Öğrencilere 1 öğün ücretsiz yemek verilmesi istenmiş, hatta Meclis’te bununla ilgili bir önerge verilmiş ancak reddedilmişti. Daha sonra anaokulu düzeyinde bu uygulama başlatılmıştı. Ondan sonra ise herhangi bir ilerleme kaydedilmedi. Devlet tarafından acilen tüm çocuklara 1 öğün ücretsiz yemek uygulaması başlatılmalı, çocuklar aç kalmamalı!