“Eskişehirimizi Şiirleştireceğiz” Eskişehir Sanat Derneği’nin geçen yıl Hamamyolu’ndaki Sabahattin Günday Parkında gerçekleştirdiği 21 Mart Dünya Şiir Gününü kutlama şiir etkinliğinde, derneğin uyguladığı “Eskişehir’de Şiir Projesi”nin sloganıydı.
Eskişehir’in şiirleştirilmesine gereksinimi mi var?
Evet, Çünkü; Eskişehir Türk şiirinin büyük şairi Yunus Emre’nin yaşadığı, şiirlerini yazdığı ve mezarının bulunduğu, her yıl Mayıs ayının ilk haftasında etkinliklerle anıldığı yerdir. Onun için ülkemizin çok önemli şiir kültürüne sahip şiir etkinliklerinin en yoğun yaşandığı yer olması gerekiyor. Ne yazık ki Eskişehir ülkemizin şiirde zayıf, şairi az şehirlerimizden biridir.
Eskişehir’in sivil sanat kurumu Eskişehir Sanat Derneği kurulduğu 2002 yılından beri Eskişehir’de şiirin sorunları üzerinde durmakta, etkinliklerini hep Eskişehir’de şiirin yaygınlaşmasına ve gelişmesine yönelik olarak gerçekleştirmektedir. Bunun için, ülkemizdeki şiiri Eskişehir’e taşımak, Eskişehir’deki şairlerimizin gelişmesini gerçekleştirirken ülke şairleri ve şiirleriyle tanıştırmak, kaynaştırmak için 2004 yılında başlattığı, dünyanın Yunus Emre gibi büyük şairlerine düzenledikleri şiir etkinliklerinden biri olmasına çalıştıkları “Yunus Emre Şiir Buluşması”nı, ülkemizde alanında bir ilk tema etkinliği olarak, aşk şiirleri ile tanınmış Yücel Saraçoğlu adına “Aşk Şiirleri Buluşması” ve dünyada yaygın olarak yapılan şehrin tarihine dikkati çekmek ve antik şehirlerini tanıtmak amacıyla etkinlikler yapıldığı gibi “Dorlion Şiir Buluşması” etkinlikleri düzenleniyor. Tabi bu etkinlikler çerçevesinde birer de ulusal şiir yarışmaları düzenleniyor. Böylelikle Eskişehir, Eskişehir Sanat Derneği’nin şiir etkinlikleriyle ülkemizde düzenlenen şiir yarışmaları arasında üç yarışması ile ülkemizin şiirde merkez olma hedefinde iken Eskişehir’deki şiirseverleri ülkemizin şairleriyle ve de iyi, doğru şiir ile tanıştırıp, buluşturmaktadır.
Eskişehir Sanat Derneği bu etkinliklerinin yanında Eskişehir’de öğrenciler, öğretmenler arasında da şiir yarışmaları düzenliyor. Şiiri sokaklarda, parklarda “Şiir Şenlikleri” düzenleyerek daha geniş kesimlerde buluşturuyor. “Şiir Okuma” etkinlikleriyle Türk şiirini yaratan ustalarıyla, şiirleriyle tanışmayı gerçekleştiriyor. Gelişmiş ülkelerde yapılan artık bizde unutulan “Şiir Sergileri”, “Şairlerle Söylesileri” düzenliyor. Bütün bunlar her hafta bir etkinlik takvimi ile yapılıyor. Hedef: Eskişehirimiz Şiirleştirmek ve Eskişehir’i, Türk şiirinin büyük şairi Yunus Emre’nin şehirine yakışır, şiir kültürüne sahip ülkemizin önemli şiir merkezlerinden biri yapmak.
“Mışık” Seramik Sergisi
Gelişmiş ülkeler sanata ve sanatçılarına önem veren ülkelerdir. Çünkü sanat her şeyden önce yaratıcılıktır ve beğeni düzeyini geliştirmektir. Bunun için sanata büyük yatırımların yapılmasının nedeni de budur. Ayrıca ülkeler bilimle, sanatla,sporla yarışırlar. Picasso benim ülkemde doğdu, büyüdü. Müzemizde Picasso’nun eseri var. Mozart bütün insanlığın bestecisi, bütün dünyanın orkestraları onun eserlerini çalıyor gibi ülkeler sanatçı evlatlarıyla övünürler ve tanınırlar. Ama o ülkeler o evlatlarına her türlü ortamı yarattıkları kadar da tanıtımları için çalışırlar.
Picasso’nun yaşam öyküsüne bakarsanız 4.5 yaşında resim yapmaya başladığını görürüz. Mozart’ında 4.5 yaşında ilk konserini vermek için kalabalık, salonu dolduran dinleyici karşısında piyanonun başına geçtiğini görürüz. Bütün dünyada resimden, karikatüre, heykelden tiyatroya kadar tüm sanatlarda dünyanın önde gelen sanatçıları çocuk yaşta sanatla tanışmış ve adım adım yetişerek büyümüş insanlığının sanatını, yaratıcılığını ve beğenisini geliştiren sanatçılar olmuştur.
Üniversitelerinde seramik sanatı eğitimi yapılan Eskişehir’de, Odunpazarı Belediyesi’nin 2015 yılında başlattığı “Seramik Pişirim Teknikleri Çalıştayı” sonrasında sanatçıların bağışlarıyla bir koleksiyon oluştu ve bunu 2022 yılında Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Seramik Sanatçısı Prof.Dr. Ayşegül Türedi Özen’in danışmanlığında Odunpazarı’nın tarihi evlerinden birini restore ederek “Odunpazarı Şehrin Ateşi Seramik Galerisi” adıyla bir yerde sergilemeye başladı. Esasında burası Eskişehir’de bir müze denilmese de gerçekte bir Seramik Müzesi oldu. Üç katlı yapının içersinde bir bölüm sergilerin açılabileceği sergi alanı ve açıldığından beri gerek Eskişehir’de yaşayan seramik sanatçılarının gerekse başka şehirlerden seramik sanatçılarının sergilerini açtığı yer oldu.
19 Ocak günü, Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümünden emekli öğretim üyesi Sadettin Aygün, torunları Duru Üstünbaş(13), Gülce Üstünbaş (10) , Alkım Bozan (9) ile atölyesinde yaptıkları seramik çalışmaları sırasında atölyeye gelip giden bir kediden esinlenerek kedi konulu yaptıkları seramiklerini “Mışık” adıyla sergisini açtılar.
Sergiyi gezerken gördüğümüz; önce küçük yaşta çocukların seramik sanatıyla tanışmaları ve ortaya seramik eserler koymasıdır. Bu geleceğin seramik sanatçılarının ilk adımları ve çok önemli yanı da çocuk duyarlığı ile çocukların çok yakından tanıdığı kedi konusunda eserler vermeleri. Güzel bir proje örneği…
