Geçtiğimiz gün Yunus Emre Devlet Hastanesi’nde verilen hiberbarik oksijen tedavisi ile ilgili bir haber yayımlandı. Bu klinikte, son 1,5 yılda tam 1266 hasta sağlığına kavuştu. Bu rakam sadece bir istatistik değil; her biri umutla nefes alan, hayatına yeniden tutunan yüzlerce insan demek.

Hiperbarik oksijen tedavisi, kulağa bilim kurgu gibi gelen ama gerçekte Eskişehir’de başarıyla uygulanan bir tedavi yöntemi. Yüksek basınçlı bir odada, hastalara saf oksijen verilerek gerçekleştirilen bu tedavi, diyabet yaralarından işitme kaybına, kemik enfeksiyonlarından zehirlenmelere kadar geniş bir yelpazede hayat kurtarıcı bir rol üstleniyor.

Sadece Eskişehir’e hizmet etmiyor bu merkez. Kütahya, Afyonkarahisar, Bilecik, Uşak... Çevre illerden gelen hastalar da burada şifa buluyor. Bu da gösteriyor ki, Eskişehir sağlık alanında sadece kendi şehrine değil, bölgeye de nefes oluyor.

İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici’nin de altını çizdiği gibi, kliniğe gelen hastaların üçte biri çevre illerden. Yani bu başarı sadece bir hastanenin değil, bir bölgenin başarısı aslında. Bu, Eskişehir’in sağlık altyapısına yapılan yatırımların ne kadar yerinde ve etkili olduğunu da gözler önüne seriyor.

Tedavi gören hastalardan gelen geri bildirimler ise her şeyin ötesinde. Afyonkarahisar’dan gelen Ayşe Arsoy’un işitme kaybındaki gelişme ya da Uşaklı Sinan Çelik’in neredeyse tamamen düzelmiş olması, tıbbın imkanları kadar, bu imkanlara erişimin önemini de hatırlatıyor bizlere.

Elbette burada görev yapan doktorların, sağlık personelinin emeğini de unutmamak gerek. 3 hekim ve 10 yardımcı sağlık personeliyle yürütülen bu hizmet, özveriyle çalışan bir ekibin omuzlarında yükseliyor.

Tabii sağlık hizmetleri sadece bununla sınırlı kalmıyor. Yunus Emre Devlet Hastanesi’nin yanı sıra, Eskişehir Şehir Hastanesi ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi de hem Eskişehirlilere hem de çevre illerden gelen birçok hastaya hizmet veriyor.

Tüm bu tabloya bakınca, Eskişehir’in sadece bir üniversite kenti değil, aynı zamanda bölgesel bir sağlık üssü olduğunu da rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu yatırımların artarak devam etmesi, hem Eskişehirlilerin hem de çevre illerde yaşayan on binlerce insanın sağlığı için hayati önemde.

Unutmayalım; bir şehir, sadece binalarıyla değil, içinde yaşayanlara sunduğu yaşam kalitesiyle büyür. Ve sağlık, bu kalitenin en temel taşıdır.