AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nebi Hatipoğlu’nun katıldığı bir televizyon programında su ile ilgili yaptığı açıklamalar gündem oldu. Hatipoğlu, Eskişehir’de suyun pahalı olduğunu ve yüzde 40 oranında su fiyatının azaltılabileceğini söyledi. ESKİ’nin 80 milyon TL belediyeye kar aktardığından da bahsetti. Hatipoğlu’nun bence hatası Eskişehir’in su fiyatını Afyonkarahisar ile karşılaştırmak. Afyonkarahisar büyükşehir değil. Büyükşehirler ile karşılaştırma yapsa da Eskişehir’de su diğer Büyükşehirlere göre zaten pahalı. Büyükşehirler arasında en pahalı su kullanan 8’inci şehir Eskişehir. İşin ilginç yanı ise gündem olan şey su fiyatları olmadı. Hatipoğlu, kart ile su yükleme sistemine yönelik eleştiriler yaptı. Gündem olan da bu oldu. Hatipoğlu’nun eleştirdiği konu doğru ancak eleştirirken verdiği bazı bilgiler hatalı. ‘Saat 05.00’te su kesilebilir, banyoda kalabilirsiniz köpüklü köpüklü’ dedi. Mesai saatleri dışında ve hafta sonu su kesilmiyor. Burada hatalı bir bilgi verildi. Bunun dışında bence eleştirilerinde haklı. Daha önce de köşemde dile getirmiştim. 2024 yılına geldik, su yüklemek için hala sumatike gitmek bence de çağdışı kalmış bir uygulama. Kartlı sistem kullanılabilir ancak en azından karta suyu internet üzerinden otomatik olarak yükleyebilmemiz gerekiyor artık. Sumatik olayı müthiş bir zaman kaybı yaratıyor. Evden çıkıyorsun, en yakın sumatike gidiyorsun, suyu yükleyip geri gelip kartı takıyorsun. İnternet üzerinden 1 dakikalık bir işlem ile halledilebilecek bir olay için en az 20 dakika zaman harcıyorsun. E haliyle izahı olmayan şeyin de mizahı yapılıyor. Bornoz ile su yüklerken video çekip sosyal medyaya yükleyen gencin videosu da bu son olaylardan sonra tekrar internette dönmeye başladı. Seçimin galibi kim olursa olsun, ESKİ şu işi artık çözmeli!

ADAYLARIN VAATLERİ EKONOMİ ODAKLI

Şimdi yukarıda su pahalı dedim, diyeceksiniz ki su pahalı da diğer şeyler ucuz mu? Çok da haklısınız. Diğer şeyler de çok pahalı. Malum Türk İş’in Ocak ayı araştırmasında açlık sınırı 15 bin 48 TL’ye yükselmişti. 1 hafta sonra da Şubat ayı için olan veriler açıklanır. Açlık sınırı daha da artmış olarak karşımıza çıkacak elbette. Geçtiğimiz gün ‘Et yiyebilmek lüks hale geldi’ başlığıyla bir haberimizi manşete taşıdık. 1 kilogram dana kıyma 450 TL olmuş. Benzine zam, meyveye sebzeye zam, tüm temel gıda ürünlerine zam. Zam da zam, zam da zam. Vatandaş bin TL’ye pazar arabasını dolduramıyorum diyor. Ayda 4 kez pazara çıksa 4 bin TL yapar dolduramadığı pazar arabası. Emeklinin maaşı 10 bin TL. Kira mı ödesin, fatura mı ödesin, karnını mı doyursun. Vallahi artık bunları yazmaya gerek bile duymuyorum çünkü zaten vatandaş yaşıyor. Su eleştirisi yaptım, eksik kalmasın diye yazdım. Eh hadi yazmışken CHP Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ayşe Ünlüce’nin de konuyla ilgili bir vaadini yazalım ayrı gayrı olmasın. Hayat pahalılığına karşı Ünlüce’nin projesi de Halk Et ve Halk Bakliyat. Proje kapsamında hem üreticilere alım garantisi verilerek üreticiler desteklenecek, hem de Halk Ekmek’te olduğu gibi uygun fiyatlandırma ile vatandaşlara ürünler sunulacak. Sonuç olarak tüm adayların gündeminde ekonomi var ve olmalı da. Hangisinin vaatleri vatandaşı daha çok çekerse, seçimin sonunda ipi göğüsleyen isim de o olacak.