Emekli ve memurlara yılda iki kez zam yapılıyor.

Güya aylık enflasyon oranlarına göre belirleniyor bu zamlar ama vatandaşın enflasyonuyla TÜİK’in hesapladığı enflasyon hiçbir zaman birbirini tutmuyor, hatta arasında büyük farklar oluyor.

Özellikle pandemi süreci sonrasında ülkenin içinde bulunduğu normalleşme döneminde fiyatlar neredeyse ikiye katlandı.

Çarşı-pazardan hiç söz etmeye gerek yok.

Televizyonlarda muhabirler pazarlardaki insanlara mikrofon tutuyorlar, bir dert dinliyorlar.

 

***

Temmuz ayı zam ayı.

Memurun üst düzeyi var, çok üst düzeyi var bir de alt düzeyi var.

İşte bu ay verilen zam o alt düzey için.

Memurla emekliye yüzde 5.75 yapıldı.

Bu para kimine göre bir kilo peynir, kimine göre bir kilo kıyma parası.

Emeklinin durumu ise zaten berbat.

Eğer bir de emekli olduktan sonra bir iş bulup çalışmıyorsanız hepten berbat.

 

***

Ülkemizde öyle dengesizlikler var ki.

Emekliler arasında bile bu açıkça görülüyor.

Pandeminin başladığı ilk günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan, en düşük emekli aylığının 1500 liraya çıkarıldığı ilan etmişti.

Bu temmuz maaşından bu 1500 liralıklar yararlanamıyor.

6-7 bin lira emekli maaşı alanlar var, onlar yüzde 5.75’ten yararlanıyor.

Aslında az alana çok, çok alana az zam gerekmiyor mu?

Ama öyle olmuyor, az alana hiç yok, çok olana yine çok var.

 

***

Bir de üç-dört maaş alanlar var.

Medyaya yansıyor, 100 binden başlıyor, 250 bin liralara kadar toplam maaş alanlar var.

Böyle bir adaletsizlik olabilir mi?

Ama bütün bunlar neden oluyor?

Örgütsüzlükten ya da örgütlerin bölünmüşlüğünden.

Sadece emekliler bu ülkede 13-14 milyon kişi.

Örgütlü olmadıkları için de sesleri çıkmıyor, çıksa da duyulmuyor.

Oysa iktidarları belirleyecek güce sahipler.

 

 

***

Her sektörde olduğu gibi onların da örgütleri bölünmüş durumda.

Siyasal görüşe göre sendikalar, odalar var.

Oysa sendika konusunda siyasi görüş mü olur.

Sendika bir hak arama örgütüdür ve hak aramanın da siyasallaşması işte böyle sonuçları doğurur.

TÜİK yani Türkiye İstatistik Kurumu, bugün güvenilirliğini yitirmiş bir kurumdur.

Hemen hiç kimse açıkladığı rakamlara inanmamaktadır.

Çarşı-Pazar ile bu kurumun hesapladığı enflasyon arasındaki fark da bu yüzdendir.