Geçtiğimiz günlerde uzun süredir karşılaşmadığımız bir manzara ile karşılaştık. AK Parti Milletvekili Emine Nur Günay ile CHP Milletvekili Jale Nur Süllü birlikte DSİ 3. Bölge Müdürü Kağan Şan’ı ziyaret etti ve Eskişehir’deki yatırımlar hakkında bilgi aldı. İkili açıklamalarında, ‘‘Şehrimizi ilgilendiren önemli konularda birlikte hareket etmeyi hemşerilerimize karşı bir sorumluluk olarak görüyoruz’’ dedi. En son şehrin milletvekilleri birlikte bir şey yaptığında Eskişehir’in hala 6 milletvekili vardı. Nabi Avcı Milli Eğitim Bakanı idi. Avcı, dönemin Eskişehir milletvekillerine yemek daveti vermişti. AK Parti Milletvekilleri Harun Karacan ve Emine Nur Günay ile CHP Milletvekilleri Gaye Usluer, Utku Çakırözer ve Cemal Okan Yüksel katılmıştı. Sonrasında bu olay devam edecek dendiyse de bir daha hiç yaşanmadı. Şu an bir partide aynı partinin vekilleri bile yan yana gelmek istemezken böyle bir olayın tekrar yaşanması zor. Tarım ve su gibi şehri ilgilendiren önemli bir konuda vekillerin birlikte hareket etmesi ise gerçekten güzel. Kadın vekillerin bu dayanışmasının yayılması ve şehir için el ele verilmesi Eskişehir’e çok fayda getirir. Umarım önceki gibi bu örnek bir kereye mahsus bir birliktelik olmaz.

YETİŞMİYORSA BAŞLANMASIN

Tepebaşı Belediyesi hummalı bir şekilde sıcak havalar sona ermeden yol ve kaldırım çalışmalarını sürdürüyor. Eskibağlar Mahallesi’ndeki kaldırım ve yolların tamamlanmasının ardından Yenibağlar Mahallesi’nde de çalışmalara başlandı. Eskibağlar Mahallesi’ndeki çalışma çok güzel oldu. Tamamlanana kadar bölge esnafı biraz sıkıntılar yaşamıştı ancak şimdi herkes memnun gibi duruyor. Yenibağlar’da da çalışmalar bittiğinde aynı şekilde olacağından şüphem yok. Ancak bir konuya dikkat edilmesi gerekiyor. Kazılan yol ve kaldırımdaki taşlar, saat 18.00’den itibaren yol ortasında öylece bırakıldı. Ertesi gün sabah saatlerinde ise temizlenmeye başladı. Bu taşların yol ortasında öylece bırakılması acil bir durumda sıkıntılara sebep olabilir. Ambulans ya da itfaiye sokağa girmek isterse oldukça zorlanabilir. O yüzden taşların temizlenmesi yetişmeyecekse belki de sokağı o gün kazmamak en iyisi. Bu konuya dikkat etmek lazım.

300 DAKİKALIK DERS Mİ OLUR?

Bu ara gündeme getirilen sorunlardan en çok duyduğum okul öncesi öğretmenlerinin ders süresi. Pandemi süreci boyunca okul öncesi öğretmenlerine ciddi ciddi çocuk bakıcısı muamelesi yapıldı. Tüm öğretmenler evden çalışırken, kapanmalar varken onlar çalışmaya devam etti. Ders süreleri ise 50 dakika. Ancak teneffüs hakları yok. Yani 50 dakikadan 6 dersi blok olarak işliyorlar. Bu da 300 dakika aralıksız ders demek. Diğer branşlarda pandemi dolayısıyla 40 dakikalık ders sürelerinin bile azaltılması talep edilirken, okul öncesi öğretmenlerinin 50 dakika ders yapması hangi akla mantığa sığmaktadır? Okul öncesi öğretmenlerinin ders süresi kısaltılmalı ve teneffüs hakları düzenlenmelidir. MEB artık okul öncesi öğretmenlerini çocuk bakıcısı olarak görmekten vazgeçmelidir.