Türkiye’de siyasetçiler arasındaki tartışma geleneği ne zamandır unutulmuş durumda.
Tartışma geleneği derken eski siyasetçilerin tartışmalarından söz ediyorum.
Geçmişte siyasi parti liderleri ya ikili, ya da daha çok katılımla televizyonlara çıkar, bir moderatör öncülüğünde projelerini, vaatlerini açıklardı.
Halk da onları dinleyip eğer kararını vermemişse verir oyunu kullanırdı.
Yakın zamanda bunu geçtiğimiz yerel seçimler öncesinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayları Ekrem İmamoğlu ile Binali Yıldırım arasında görüştük.
İki farklı siyasi partinin adaylarının seçim öncesi tartışmaları ne kadar da sükse yapmış, heyecanla izlenmişti.
***
Geçtiğimiz günlerde AK Parti Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nebi Hatipoğlu, yaygın medyada katıldığı bir televizyon programında gazetecilerin sorularını yanıtladıktan sonra böyle bir çağrıda bulundu.
Eskişehir’de CHP’nin adayı kim olacaksa, televizyon programında karşılıklı konuşmak projelerini anlatmak, şehrin sorunlarını tartışmak istediğini söyledi.
Böyle bir geleneği tekrar hayata geçirebilmek demokrasi kültürü açısından da önem taşıyor.
İki aday arasında böyle bir tartışmanın Eskişehir televizyonlarında da olabileceğini hatırlatmak isterim.
CHP’nin adayı Yılmaz Büyükerşen olacaksa, o veya kim aday gösterilecekse Hatipoğlu ile televizyonda bir tartışma programına çıkmaları Eskişehir açısından da yararlı olur.
Hatta diğer büyükşehir adayları veya merkezdeki belediyelerin başkan adaylarıyla da bu tür programlar yapılabilir.
ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ
Dün Çalışan Gazeteciler Gününü kutladık.
10 Ocak 1961 yılında basın mesleğinde çalışanlar ile çalıştıranlar arasındaki mevzuatı düzenleyen yasanın Resmi Gazetede yayınlanıp yürürlüğü girdiği günün yıldönümüydü.
Ülkemizde Çalışan Gazeteciler Günü olarak kutlanan bu günde elbette basın mensuplarının sorunları gündeme getirildi.
O zamanki adıyla 212 sayısı yasanın yürürlüğe girmesinden bu yana geçen süreçte yasadaki hakların bir çoğu yok edildi.
Şimdi en büyük temenni bu hakların geri gelmesi ve gazetecilerin daha rahat ortamlarda özgürce görevlerini yapmasıdır.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen yine de Gazeteciler Günümüzü kutlayan tüm kurum ve kuruluşların başkan ve yöneticilerine çiçek gönderen, çeşitli iletişim araçlarıyla günümüzü kutlayan herkese teşekkür ediyoruz.
