Gıda güvenliği, sağlıklı yaşamın temel taşlarından biri. Ancak son yıllarda artan denetimsiz üretim, sahte ürünler ve bilinçsiz tüketim alışkanlıkları, halk sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2025 yılı ilk çeyreğinde açıkladığı verilere göre, denetlenen ürünlerin %14’ünde mevzuata aykırı içerik tespit edildi.

Gıda Mühendisi Dr. Ayşegül Karaca, özellikle süt ürünleri, et ve unlu mamuller gibi çabuk bozulan gıdaların büyük risk taşıdığını belirtiyor:

“Ambalajsız, etiketsiz ürünlerden uzak durulmalı. Etiketlerde içerik, üretim tarihi ve onay numarası kontrol edilmeli. Ayrıca dondurulmuş ürünlerin zincir bozulmadan satılıp satılmadığına dikkat edilmeli.”

Son dönemde özellikle şu riskler dikkat çekiyor:

Tarihi geçmiş ürünlerin etiketinin değiştirilmesi

Katkı maddesi sınırlarının aşılması

Pestisit kalıntılı meyve-sebzelerin pazarlarda satılması

Taklit bal, zeytinyağı, sucuk gibi ürünlerin çoğalması

Tüketicilerin gıda güvenliği konusunda daha bilinçli olması gerektiğini vurgulayan uzmanlar, alışveriş yaparken şu noktalara dikkat edilmesini öneriyor:
✅ Market yerine açık pazarlarda alışveriş yapılıyorsa, satıcı bilgisi sorgulanmalı.
✅ Et ve süt ürünleri güvenilir ve soğuk zinciri olan yerlerden alınmalı.
✅ Ev yapımı adı altında satılan ürünlerin üretim yeri ve koşulları sorgulanmalı.

Sonuç: Gıdanın ucuzu değil, sağlıklısı aranmalı. Sağlıklı bir toplum için hem üreticinin hem tüketicinin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerekiyor.