15 Mayıs 1919’da İzmir Yunanlılar tarafından işgal edildiğinde vatansever gazeteci Hasan Tahsin ya da gerçek adıyla Osman Nevres, ilk kurşunu sıkmış ve o anda da şehit edilmişti.

Ulusal Kurtuluş savaşı bir anlamda o sıkılan ilk kurşunla başlamış, geçen süreçte büyük savaşlar verilerek 9 Eylül 1922’de yine İzmir’de sona ermişti.

Yani İzmir’de başlayan direniş 30 Ağustos Zaferi’nden sonra 9 Eylül tarihinde yine İzmir’de sonlandı.

İşte bu nedenle İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. Yılına ayrı bir önem verildi.

Bu bir anlamda Türkiye’nin de kurtuluşuydu.

***

Her ne kadar kurtuluş günleri kutlanmasın diyenler olsa da kurtuluş günü muhteşem bir organizasyon ile kutlandı İzmir’de.

Gündoğdu Meydanını dolduran 2,5 milyonu aşkın kişi muhteşem kutlamayı izledi.

İzmir bu anlamlı güne oldukça iyi hazırlandı.

Türkiye’nin dört bir yanından gelen vatandaşlar da İzmirlileri yalnız bırakmadı.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, sıkılan ilk kurşunun “Sen başla bitiren bulunur” sözünün hayata geçirilmiş hali olduğunu vurguladı.

İlk kurşun işte bunun için önemliydi.

Gelişen süreçte büyük önder, başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Ordular ilk hedefiniz Akdenizdir” emriyle de kurtuluş tamamlanmış oldu.

***

Muhteşem kutlama ve organizasyonu 2,5 milyon insan izlerken bazı televizyonlar da canlı yayın yaptı.

Tele 1, Halk TV ve KRT’nin dışında törenleri canlı yayınlayan olmadı.

O muhteşem sunumun ardından Tarkan konseri vardı ve bir ilk gerçekleşti.

Konser dünyada en kalabalık konserler sıralamasında ilk 5’e girdi.

BU NASIL BİR PROPAGANDA

Önceki gün İstanbul’da bir metrobüs kazası yaşandı.

Daha önce de bu türden kazalar olmuştu.

İki metrobüsün kafa kafaya çarpıştığı kazada çoğu hafif, 99 vatandaşımızın yaralandığı bildirildi.

Kazanın iki ilginç yanı vardı.

Kazayı yapan araçlardan birinin şoförü rahatsızlanıyor ve bunu da yaptığı anonsla yolculara duyurmaya çalışıyor.

Kaza sürücünün geçirdiği rahatsızlık nedeniyle diğer yola geçmesiyle oluyor.

Kazanın hemen ardından sosyal medyada Ak Parti Avcılar Gençlik kollarından olduğu bildirilen bir genç kız, kaza mahallinden anonslar yapıyor ve diyor ki.

“Yaşanan kazada binlerce yaralı var, sayıları belirlenemeyen ölüler var”

Ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne seslenerek bu yaralı ve ölülerin hesabını kim verecek diye de soruyor.

Böyle bir anonsu yapmak için insanın aklını kaybetmesi gerekir herhalde.

Bu durum karşısında insan bu nasıl bir propaganda, bu nasıl bir kin diye sormadan edemiyor.