Yunus Emre yüzyıllar önce “KEM-DÜRÜR YOKSULLUKTAN” başlıklı şiirinde evveli, ahiri,  varlığı, yokluğu, yoksulluğu, bolluğu, azlığı, çokluğu, iyiliği, kötülüğü, tamahı, kanaati, mutluluğu, hüsranı, ölümü ve ömrü iki farklı insan yaşamı üzerinden şiir diliyle anlatmış. İnsanlık tarihinin biri pozitif, diğeri negatif manada maddi en varlıklı iki insandan birinin berhudar, diğerinin bedbahtlığını ifadesine aklın kulağını vermek gerekmez mi? Dile getirdiği bu dizeleri günümüz koşullarıyla kıyaslamak kime ne kaybettirir?

Değerli dostlar! Birlikte göz atalım Yunus Emre’nin bu dizelerindeki yaşam analizine: Mazlumun gözyaşıyla yoğrulmuş harçla yapılan yapıdan hiç kimseye hayır gelmeyeceğini pek çok şiirinde, şiirin avazınca haykırmış.  Aç gözlülüğün insanı süfliliklere sürüklediğini, alicenaplığın yüceliklere taşıdığının önemine dikkat çekmiş. Mazlumun, mağdurun hakkına tenezzül ve tecavüzle elde edilen varlığın yoksulluktan kötülüğünü kelimelerle işleyip gözler önüne sermiş. 

Yunus Emre’nin kelimelerle Hz. Süleyman’ın zengin ve huzurlu, Karun’un zengin ama hüsran halini tasvire akıl gözüyle bakmalı. O, insanı hüsran veya huzura götüren iki farklı tutumu anlatmış. El emeği, göz nuru ve alın teriyle huzur yolunun yolcusu olunduğunu hüsran yolunun ise mazlumun hakkına çöküp onu mağdur bırakmakla düşülen vaziyet olduğunu ifade etmiş. Bir mal nasıl kirlenir ya da sahibinin başına bela olur? Mal hak edilmeyen biçimde ele geçirildiğinde kirlenir. O nedenle kirli varlığın olmaması oluşundan daha evladır.

“Kötüdür yoksulluktan nicelerin varlığı  /  Bunca varlık var iken gitmez gönül darlığı

 Batmış dünya malına bakmaz ölüm haline  /  Ermiş Karun malına, ne güzel düşvarlığı

Bu dünya kime kaldı kimi berhüdar kıldı  /  Süleyman’a kalmadı onun berhüdarlığı

Süleyman zembil ördü kendi emeğin yedi  /  Onun için buldular onlar berhudarlığı

Gel imdi miskin Yunus nen var yola harceyle  /  Gördüm elinden gider bu dünyanın varlığı”

Yunus Emre, gönlü dar insan ne kadar maddi varlıklı olursa olsun açgözlüdür. Görgü, hoş görü, sevgi ve paylaşım yoksuludur, demiş.  Görgü, hoş görü, sevgi ve paylaşım gibi erdemlikler kazandırmayan varlığın yoksulluktan beter olduğuna dikkat çekmiş. Ölümü unutarak hukuk tanımadan malı Karun gibi sahiplenmenin tehlikesini işaret etmiş. Karun, Hz. Musa zamanı maddi gücünü kötüye kullanan erk sabi olarak Kasas suresinde tanıtılır. Hz. Süleyman’la ilgili de Kur’an’ın yedi suresinde konu geçer. Yunus Emre’nin şiirlerinde kâinat coğrafyası ile Kelam-ı Kadimden esinlendiği realite… Yunus Emre’nin şiirini tahlil ederken onun ve şiirinin kültür anlayışından saparak abartılı sözlerin sarfı ona, şiirine zulüm olur.

Şiir anlatılmaz anlaşılır, derler. Katılmam bu sava. Şiiri, şiirin aklınca okumasını bilen o şiirin gönül coğrafyasına girmesini beceren şiirin gen yapısını anlar, anlatır. Yeter ki şiirde hakikat işlensin. Doğrular söylensin. Hüznü ve huzuru birlikte yaşatan şiir güçlüdür, zengindir. Yunus Emre’nin o günlerdeki ahvali dile getirirken sanki bugünlerin hâlini anlatması gibi. Yunus Emre bu şiirinde bugünlerin vaziyetine değinmemiş, denebilir mi? Şiirin dünü, yarını olmaz. Şiir, günü anlatır. Geleceğe ufuk açar. Bir şiirde korku ile ümit birlikte işlenmişse o şiir gönül coğrafyası imarında başarı sağlar.  Gönül coğrafyasını imardaki başarısı, öncelikle vicdani muhasebenin insafına bağlıdır. 

Yunus Emre bir başka şiirinde: “Dövene elsiz gerek / Sövene dilsiz gerek” demesiyle herkese kendi duruşmasını kendisine yaptırır. Ona niye halk ozanı demişler? Halkın geçmişini, yaşadığı günü ve yarınlarını şiirlerine konu edinmiş. Halkını kendi, kendini halk bilmiş. Ümit ve korku arasında sevgi ile hoşgörüyü gönül imarında ana arterler olarak kullanmış. Ona, insanlığın kederlerini ve ümitlerini ortak duygularla işlemesinden ötürü halk ozanı demişler. O, şiirlerinde kendi dertlerini konu edinmiş gibi görünse de bütün insanlığın sıkıntılarını kendine dert edinerek insanlığın akıl kulağına seslenmiş.

Yunus Emre insani değerleri şiirlerinde tüm maddi değerlerden üstün tutmuş. Biri süfli ve diğeri yüce iki yolun ahvalini şiirin diliyle göstermiş. İnsani kıymetin nelerle ziyade ya da zayi olacağını gönül dünyasını incitmeden şiirin sözüyle söylemiş. Yunus Emre’nin o günlerden bugünlere ününün sarkıp gelmesinde önemli etken gönüllerin imarına gösterdiği özendir.

Ömrünüz uzun, kazancınız bereketli olsun! Hoşça kalın! Dostça kalın!










Yunus Emre GÜLLÜ - 04 MART 2023 / Milli irade