Büyük deprem felaketinin üzerinden 3 hafta geçti.
Halen bölgede sorunların devam ettiği görülüyor.
Halen çadır istiyoruz diyen depremzedeleri görüyoruz televizyonlarda.
Belki sorunların önemli kısmı çözüldü, ama yeni yeni sorunlar da çıkmıyor değil.
Örneğin salgın hastalık riski gibi.
***
Büyük felaket 11 ili kapsadı ama en ağırı merkez olan Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay’dı.
Burada Hatay’a ayrı bir parantez açmak gerekiyor.
Çünkü Hatay coğrafi, tarihi ve kültürel kimliği ile apayrı bir şehir.
Türkiye Cumhuriyeti topraklarına daha sonradan katılan, Büyük Önder Atatürk’ün hayatının son yıllarında tek bir kurşun bile atmadan ülke topraklarına kattığı Hatay.
“Hatay benim şahsi meselemdir” dediği şehir.
Depremin en büyük acılarını yaşadı, yaşamaya da devam ediyor.
Demografik açıdan da önemli bir kent.
***
Size Antakya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ahmet Abdullahoğlu’nun paylaşımını aktarıyorum.
“Aziz Hataylılar öncelikle hepimize geçmiş olsun. Ölülerimize Allahtan rahmet yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.
Sosyal medyada ne idüğü belirsiz soysuzların yaptıkları paylaşımlara karşı öncelikle sivil toplum kuruluşlarının üye ve yöneticilerine seslenmek istiyorum. Hatay’ımızın Antakya’mızın bizler yeniden kalkınmasını sağlayabiliriz. Geçmişte biz sivil toplum kuruluşları olarak yaptığımız mücadeleler sonucu bu güzelim şehre kazandırdıklarımızı kimse görmezlikten gelemez. Bir kez daha kolları sıvayıp sahaya inmeliyiz.
Eğer siyasileri bekleyecek olursak, bakın felaketin üzerinden haftalar geçti bir çadır sorununu bile çözemediler.
Yeniden bir araya gelip Ankara’nın yoluna en kısa zamanda tutmalıyız.
Yaparsak biz Hatay’daki meslek örgütleri yapar.
Yoksa kaplumbağa hızındaki siyasetçileri bekleyeceksek vay halimize.
Çağrıyı ben Antakya Gazeteciler Cemiyeti başkanı olarak yapıyorum.
Cevap ne kadar kısa zamanda verilirse o kadar erken yol alırız.
Hatay için harekete geçme zamanı.
Gazamız mübarek olsun.”
***
Gökhan Zan.
Hatay’da doğul, Hatay’da futbola başlayan, büyük takımlar ile birlikte Milli Takıma kadar yükselen bir futbolcu.
Depremin ilk saatlerinden itibaren nasıl çırpındığını gördük.
“Hatay artık hepimizin şahsi meselesidir” dedi katıldığı bir televizyon programında.
Gazeteci Ahmet Abdullahoğlu’nun da söylediği gibi Hatay’ı yeniden ayağa kaldırmak artık herkesin görevi.
***
Tüm bunlar yaşanırken Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, bir kez daha uyarıyor.
Türkiye'yi sarsan Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası ciddi bir uyarıda bulunuyor ve şunu söylüyor.
“Arkadaşlar, deprem bölgesinde artçı depremlerin yoğun olduğu bu zaman diliminde inşaatlarda beton dökmek son derece sakıncalıdır” Beton pirizlenme süresinde ciddi çatlak ve tahribat alabilir ve görevini göremez hale gelebilir.”
Pirizlenme; çimento ve alçı gibi bağlayıcı maddelerin su ile karıştırılıp bir hamur haline geldikten bir süre sonra yapısındaki suyu kaybederek katılaşması anlamına geliyor.
