Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları ve Senfoni Orkestrası’nın 2025-2026 kültür sezonu programı Başkan Ayşe Ünlüce’nin katıldığı toplantıyla tanıtıldı. Basın toplantısına ben de katıldım ve ilgiyle takip ettim. Şimdiden söyleyebilirim ki sanat dolu bir yıl bizi bekliyor.

Senfoni Orkestrası yine birbirinden ünlü şefler ve solistler ile bizlere müzik ziyafeti sunmaya hazır. Toplam 44 ayrı etkinlikte 16 şef ve 44 solist performans sergileyecek. Bu yıl bir ilk olarak ise Eskişehirli orkestra şefi Gürer Aykal adına bir orkestra şefliği yarışma düzenlenecek.

Şehir Tiyatroları da yeni sezon için sıkı bir hazırlık içinde. Bu sezona Genco Erkal sezonu olacak desem başım ağrımaz. Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Hakkı Kuş, bu yıl Genco Erkal’dan miras aldıkları, Erkal’ın oynadığı son oyun olan ‘İmparator’ adlı oyunu oynayacaklarını söyledi. Yine Genco Erkal’ın adı verilen sahne birçok etkinlikle doldurulacak. Erkal’dan alınan miras devam ettirilecek. Genco Erkal için yazılmış olan Şarkılarımız Rüzgara isimli oyun da sahnelenecek.

Tabii bu kadarla kalmıyor, çalkantılı olayların yaşandığı şu dönemde ‘Cadı Kazanı’ adlı tiyatro oyunuyla sezon açılacak. Daha birçok oyun daha elbette sahnelenecek. Bir de bildiğiniz üzere Şehir Tiyatroları’nın Gençlik Sahnesi adlı bir programı var. 18-25 yaş gençler eğitim alıyor. Gelen talep üzerine 25 yaş üzeri vatandaşlar için de kurs açmak için çalışmalara başlanmış durumda.

Unutmadan hemen ekleyeyim, herkesin çok sevdiği ve tekrar tekrar izlemek için can attığını düşündüğüm, her yıl sahnelenen Lüküs Hayat oyunu bu yıl da Şehir Tiyatroları ve Senfoni Orkestrası iş birliğiyle 12 kez sahnelenecek.

Toplantıda sürekli dile getirdiğim bir öneriyi de soru olarak yöneltme fırsatı buldum. Malumunuz Tepebaşı Belediyesi’nin benim çok beğendiğim bir projesi var. İki Elin Sesi Var Çocuk Senfoni Orkestrası. Venezuela’daki El Sistema adlı projeden esinlenerek gerçekleştirilen bir proje bu. Çocukların sanatla iç içe kalmasını ve kötü alışkanlıklardan uzak tutulmasını sağlıyor. Büyükşehir Belediyesi’nin ve Senfoni Orkestrası’nın ilerleyen süreçte benzer bir proje düşünüp düşünmediğini sordum.

Senfoni Orkestrası Müzik Direktörü Prof. Burak Tüzün, bu tarz projelerde sürdürülebilirliğin çok önemli olduğuna dikkat çekti. ‘Farklı Öğrenenler’ için çok az proje olduğunu bu konuda sadece Büyükşehir Belediyesi ve Senfoni Orkestrası ile değil, üniversiteler, Valilik ve şehrin ilgili tüm paydaşlarıyla sürdürülebilir bir proje hazırlanabileceğini söyledi.

Soruma bir diğer yanıt ise Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Hale Kargın’dan geldi. Kargın, Neşeli Orkestra diye bir çalışmalarının olduğunu 7-12 yaş arasındaki çocuklara klasik müziği sevdirmek, enstrümanları tanıtmak amacı taşıdıklarını belirtti. Bu projenin sürdürülebilir olması için de Devlet Konservatuvarı ile görüştüklerini ve iş birliği içinde olduklarını anlattı.

Kargın bir de Eskişehir çok talepkar bir şehir olduğuna dikkat çekerek, “Bebek orkestramız niye yok?” diye kendilerine talep geldiğini anlattı. Ne yalan söyleyeyim duyunca şaşırdım, çocuk orkestrası tamam da bebek orkestrası mı diye. İşte bu da Eskişehir’in ne kadar sanatla harmanlanmış bir şehir olduğunu ortaya koyuyor. Aileler, evlatlarını hemen sanata yönlendirmek istiyor. Tabii, bir bebek orkestrası kurmanın zorlu bir süreç olduğu da aşikar. Çünkü konu bebekler olunca, işin içine birçok bileşen giriyor. Kargın, bu konuda da çalışmalara başladıklarını söyledi. Bu iş de başarılırsa, Eskişehir çok farklı bir projeye imza atmış olur. Umarım çalışmalar güzel sonuçlar verir.