İnsanlık yüzyıllar boyunca ateş ve suyun karşısında hep acil kalmışlar.

Daha doğrusu doğal afetler karşısında.

Doğanın kendini göre kanunları var, bu kanunlar öyle değişen kanunlar da değil,

Değiştirmeye kalktığınızda da başımıza gelenleri görüyoruz.

2020 yılında korona virüs salgınıyla başlayan, olumsuzluklar, deprem, heyelan gibi afetlerle devam etti.

Her yeni yıla başlandığı gibi 2021’e de umutlarla girdik ama yine felaketler peşimizi bırakmadı.

Orman yangınları, sel baskınları, trafik kazaları birbirini izliyor.

 

***

İnsanların ateş ve su karşısında ne kadar aciz olduklarını Temmuz ayı sonlarında başlayan orman yangınları ve Ağustos ayındaki sel felaketleriyle bir kez daha gördük.

Bütün yurt olarak yüreklerimizi bir kez daha kanatan sel felaketini yaşadık.

Bu satırların yazıldığı sırada can kaybı 58 idi.

Bölgeden gelen haberlere göre umuyorum olmaz ama can kaybının daha da yükseleceği bildiriliyor.

Çünkü kayıpların sayısının oldukça fazla olduğu ifade ediliyor.

 

***

Yine bölgeden gelen haberlere göre en çok can kaybının yaşandığı Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde geçmiş yıllarda her türlü uyarılar yapılmış.

Dere yatağına konut yapılmaması istenmiş.

Buna rağmen inatla buralara yüksek katlı binalar yapılmış.

Sadece orada değil tabi ülkeminiz dört bir yanında bu tür bilimsel uyarılara kulak asılmadan dere yataklarının konutlarla doldurulduğunu görüyoruz.

Akıla, bilime önem vermezsek bu tür felaketler ne ilk ne de son olacak.

Bir anlamda kendi yaptığımız hataların cezasını çekiyoruz.

Doğayı katletmemizin bedelini ödüyoruz.

 

***

Bu arada salgını da unuttuk gibi sanki, vaka sayıları sürekli artıyor.

Eskişehir aşılamada önde giden iller arasında ama vaka sayısındaki artış da sürüyor.

Bu konuda vatandaş, vatandaşa kızıyor.

Normalleşmeden sonra kurallara yeterince uyulmadığını belirten vatandaşlar, kurallara uymayanlara ve aşı olmayanlara tepki gösteriyorlar.

Şöyle bir baktığımızda sokaklar, caddeler, mekanlar her yer dolu.

Maske takmayanlar var elbet ama çoğunlukta değiller.

Vatandaş maske kuralına uyuyor.

Aşılama konusunda da Eskişehir şanslı iller arasında.

Aşı karşıtları var, ancak aşılamada iyi gidiyoruz.

Aşı olmamak insanın kendi vereceği karar olmamalı, çünkü bu tür salgınlarda kendiniz kadar karşınızdakini de düşünmelisiniz.

Afetlerle, felaketlerle 2022 yılına doğru hızla ilerliyoruz, bakalım yeni yıl neler getirecek.

Daha ne getirecekse…