Vaka sayıları yine artıştı.

Bir gün 20 binin üstüne çıkıyor, ertesi gün iniyor, daha sonra tekrar çıkıyor.

Bu rakamlara pandeminin başından beri hep şüpheyle bakıldı.

Rakamların doğru yansıtılmadığı iddia edildi.

Halen de aynı görüş hakim.

Vefatlar uzunca bir süredir 200’ün üzerinde seyrediyor.

Bir taraftan da aşılama süreci olanca hızıyla devam ediyor.

O halde vaka ve vefat sayısı niye artıyor diye sormaktan kendimizi alamıyoruz.

Nedenini uzmanlar açıklıyor.

Aşı karşıtları.

 

***

Uzmanlar bu tür salgınlar karşısında en önemli ve etkin yolun aşılama olduğunu üstüne basa basa söylüyorlar.

İnsanlar neden halen aşıya karşı olurlar anlamak mümkün değil.

Şimdi önümüz Eylül ayı, okullarda yüz yüze eğitime geçileceği açıklandı.

Her türlü önlem alındı mı?

Onu da tam bilmiyoruz.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Sağlık Bakanlığı Covid-19 Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Selma Metintaş yüz yüze eğitimin gerekliliğinden bahsederken, “Bilimin şu an bize söylediği doğrulara uyarak bir an önce okulları açmalıyız” diyor.

Tamam hocam, okullar açılsın buna itiraz eden yok.

Zaten çocukların neredeyse iki yılı boşa gitti.

Metintaş hoca şunları da söylüyor.

“Uzaktan eğitim sürdürülebilir değil. Yüz yüze eğitimin devam edebilmesi için tüm eğitim personeli ve öğrencilerin aşı olmaları gerekir”

Bu yapıldı mı?

Yapıldı diyemiyoruz.

 

***

İşte tam da burada herkes elini taşın altına koyması gerekiyor.

Okulların açılmasını isteyenlerin arasında mutlaka aşı karşıtı olanlar da vardır.

Metintaş yine uyarıyor.

 “Toplumun her bireyi okulların yüz yüze eğitime döne bilmesi için çaba göstermelidir. Sağlık Bakanlığının önerdiği şekilde aşılarını hemen tamamlamalıdır. Kalabalıklardan uzak durulmalı; maske, mesafe, hijyen, havalandırma kurallarına uyulmalıdır. Korona virüs belirtileri gösteren bireyler hemen sağlık kuruluşlarına başvurmalı test yaptırmalı ve sonuç çıkana kadar başka bireylere bulaştırmamak için kendini uzak tutmalıdır”

Aşı karşıtlığını bırakıp hemen aşı olunmalı.

 

MEMURUN ZAMMI!

 

Memur-Sen diye bir sendika var.

Memurlar adına zam pazarlığına oturma yetkisi elinde olan sendika.

Yandaş sendika olduğu iddiaları da var elbet.

İşte bu sendika esti-gürledi.

Pazarlık öncesi yüzde 21 zam, her bir memura 600 lira seyyanen zam, yüzde 3 refah payı falan diye yüksek perdeden savurdu.

Gelinen noktada memurun hiç de istemediği bir zamla masadan kalkıldı.

Memurların büyük çoğunluğunun bu sendikaya geçmeleri konusunda yapılan baskılar sonucu toplu pazarlık yetkisini elinde bulunduran bu sendika maalesef uzun süreden beri memurun istediğini alamıyor.