Oruç, imsak ile başlar. İftar vakti ile son bulur. Ramazan ayı orucu, İslam dininin beş temel esasından ikincisidir. Oruçta, sağlık ve emniyet önemlidir.

Oruç: Oruçlu olan kişinin oruç tutmaya niyet etmesi ile tan yerinin ağarmasını müteakip güneşin batışına kadar ki zamanda ağız, burun, kulak, tenasül uzuvları ve vücudun açık olan bir yerinden beden içerisine kasten ya da yanlışlıkla bir şeyin girmesine veya cinsi temasta bulunmaya mani olmaktır. Daha öz bir ifadeyle karın ile tenasül uzvunun gıda, ilaç vb. isteklerini karşılamaktan kaçınmaktır.

Oruç, sadece Allah’ı emri olduğu için tutulur. Maksat, Allah’ın rızasını kazanmaktır. Oruç tutan kişi, günahlarından arınır. Cehennem azabından kurtulur. Cehennem ateşinden bağışlanır. Oruç tutan, sayılamayacak kadar maddi ve manevi faydalar elde eder.

Hz. Peygamber, bir hadiste: “Kim inanarak ve mükâfatını Allah’tan umarak Ramazan ayı orucunu tutarsa; geçmiş günahları af olur.” buyurmuştur. Oruçtan maksat aç kalarak az yemek değildir. Oruç tutmakla kişi, iradesini terbiye eder.  İstek ve arzularını kontrol altında alır. Kendisini, kötü alışkanlıklardan uzak tutar.

Hz. Peygamber, bir hadisi şerifte: “Her kim yalan söylemeyi ve yalanla iş görmeyi terk etmezse; Allah, onun yemeyi, içmeyi bırakmasına kıymet vermez.” buyurmuştur.

Oruç, insanı muhtelif kötülüklerden alı koyar. Allah-u Teâlâ, Kur’an’ın Bakara suresi ayet 183’de: “Ey iman edenler! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi sizin üzerinize de farz kılındı, ta ki korunasınız.” buyuruyor. Oruç ibadetindeki korunmadan maksat hem sağlık, hem ahlaki kötülükler ve hem de ilahi cezadan korunmaktır.

Allah, her kese dert verdiği gibi dermanda verir. Oruç, dertlere karşı aynı zamanda bir devadır. Oruç ibadeti hastalıklara, ahlaki çöküntülere ve ilahi azaba karşı önemli bir kalkandır. Hz. Peygamber: “ Oruç tutunuz, sıhhat bulursunuz.” buyurmuştur.

Orucun en büyük özelliği insana Allah’ın azametini, rahmetini, bereketini ve gazabını hatırlatır. İnsandaki mesuliyet duygusunu geliştirir. İnsan, oruçla davranışlarına çeki düzen verir.

Oruç, insani duyguları geliştirir. Merhamet hislerini artırır. İnsana açların, mağdurların ve yoksulların hâllerini hatırlatır. Oruç, toplumdaki yardımlaşma ve dayanışma gibi sosyolojik olayları artırır. Toplumdaki sosyal adalet duygularını canlandırır.

Oruç, israfı önler. Nimetlerin değerini öğrenmeye vesiledir. Nimetlere karşı, insanın şükrünü artırmaya sebeptir. Allah-u Teâlâ, İbrahim suresi, ayet 7’de : “Ant olsun, siz bana şükrederseniz; Ben de, sizin üzerinizdeki nimetlerimi artırırım.” buyuruyor.

İnsan oruçla birlikte sabır ibadetini de birlikte yaşar. Oruç, sabır işidir. Oruç ibadetini sabırla yaşamak ulvi bir hamledir. Oruçlu, kendisini haramlardan uzak tutar. Helallere itibar eder. Müslümanın işi haramlardan uzak durmak helallerle yetinmektir.

Oruç bahsini işlerken Arabi ayların diğer bir ifade ile hicri takvim aylarını sırası ile sayalım: 1-Muharrem 2-Sefer 3-Rebi’ul evvel 4-Rebi’ul ahir 5-Cemaziyel evvel 6-Cemaziyel ahir 7-Recep 8-Şaban 9-Ramazan 10-Şevval 11-Zil kaade 12-Zil hicce’dir.

Nevruz ve Mihrican ise İran takvimine ait günlerdir. Nevruz, 21 Mart ile 20 Nisan arasına denk gelen İran güneş yılının ilk günü ve baharın başlangıcı kabul edilir.

Mihrican ise İranlıların 17 Eylül ile 16 Ekim arasına düşen İran güneş yılının altıncı ayına rastlayan ve güzün başlangıcı kabul edilen Mihr ayının 16’ıncı gününü de İranlılar destan kahramanları olan Feridun’un Suriye hükümdarı Zohak’ı yenerek tahta çıkışını kutladıkları gündür.

 Oruçlar sıfatları itibari ile beşe ayrılırlar. Farz, vacip, sünnet, müstahap ve mekruh olan oruçlar olmak üzere.

Farz olan oruçlar;  Ramazan ayı orucunun kazası ve edası, kefaret ve adak oruçları. Oruç kimlere farzdır. Bir kişiye orucun farz olması için o kişinin şu üç şartı taşıması lazım. Birincisi, Müslüman olmak… İkincisi, Akil olmak… Oruç aklıdan engelli olanlara farz değildir. Üç, buluğ çağına ermiş olmak.

Bu şartlar kendisinde bulunmakla beraber oruç tutamayacak durumda olanlar vardır. Hastalar ile yolculara o esnada oruç farz değildir.

Hasta, sağlığına kavuşunca ve yolcuda mukim olunca onlarında üzerlerine tutamadıkları oruçlar farz olur. Tutamadıkları oruçları kaza ederler. Lohusa ve adetli kadınlarda oruçlarını şartları elverişli olunca kaza ederler.

Ömrünüz uzun, kazancınız bereketli olsun! Hoşça kalın! Dostça kalın!