İnsanlık tarihinin belki de en büyük hayali: Dünya dışında bir gezegende yaşamak. Bu hayalin en yakın adayı ise Mars. Kızıl Gezegen, yüzey koşulları, yerçekimi ve bir zamanlar su barındırmış olması nedeniyle bilim dünyasında uzun süredir dikkat çekiyor. Peki gerçekten orada yaşayabilir miyiz?

NASA, SpaceX ve ESA gibi büyük uzay ajansları, Mars’a insanlı yolculuk için planlarını hızlandırmış durumda. Elon Musk’ın şirketi SpaceX, 2030’lu yıllarda Mars’a insan göndermeyi ve uzun vadede bir koloni kurmayı hedefliyor. Ancak bu yolda çözülmesi gereken çok sayıda zorluk var.

Mars’ın atmosferi Dünya’nınkinin %1’i kadar ince ve büyük ölçüde karbondioksitten oluşuyor. Ortalama sıcaklık -60°C civarında. En büyük tehlikelerden biri de gezegenin zayıf manyetik alanı nedeniyle yüzeyin yüksek düzeyde radyasyona maruz kalması. Bu nedenle yaşam alanlarının yer altında ya da kalın zırhlı modüllerde kurulması gerekiyor.

Su ise yaşamın olmazsa olmazı. Son yıllarda yapılan araştırmalar, Mars’ın kutup bölgelerinde donmuş su bulunduğunu ortaya koydu. Ayrıca yer altında sıvı halde suya dair bazı sinyaller alındı. Bu gelişmeler, kolonileşme planlarını daha gerçekçi hale getiriyor.

Yine de Mars’ta kalıcı yaşam, sadece teknik değil, aynı zamanda psikolojik ve toplumsal birçok soruyu da beraberinde getiriyor. İzolasyon, sınırlı kaynaklar ve uzun vadeli sürdürülebilirlik hâlâ cevabı aranan başlıca meseleler.

Bilim insanları hem umutlu hem temkinli: “Mars’ta yaşamak imkânsız değil, ama şu an için kesinlikle kolay da değil.”

Muhabir: Şebnem Yıldırım