Tahliyeye ilişkin tedbir kararının kaldırılmasını takiben İzmir Otogarı'nda yenileme ve işletme çalışmalarının da hayata geçirileceği belirtilerek "En kısa vadede İzmir'in hakkettiği bir terminal yapılanması oluşturulacaktır" denildi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamada İzmir Otogarı ile ilgili sorunların çözüme kavuşturulması için kararlı adımlar atıldığı belirtilerek, yasalar çerçevesinde gerekli girişimlerin yapıldığı vurgulandı. İzmir Otogarı'nın haksız işgali nedeni ile ecrimisil bedellerinin tahsili için mevzuatın verdiği yetki kapsamında haciz işlemleri başlatıldığı belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak kentin uzun yıllardır süregelen sorunlarını çözüme kavuşturma kararlılığı çerçevesinde İzmir Otogarı ile ilgili yaşanan olumsuzlukları da gidermeye yönelik çalışmalarımızı yasalar çerçevesinde sürdürmekteyiz. Kente giriş noktalarından biri olan İzmir Otogarı'nın bu anlamda şehrimize yakışır bir görüntü arz etmediği tüm kamuoyunun malumudur.
İzmir Otogarı yap-işlet-devret modeli ile 1997 yılında hayata geçirilmiş, 1999 yılında yapılan ek sözleşme ile sözleşmenin başlangıç tarihi 1998 yılı ve sözleşme süresi de 25 yıl olarak belirlenmiştir. Sözleşmeye göre 25 yıllık süre 14.12.2023 tarihinde sona ermiş ancak yap-işlet-devret sözleşmesinin tarafı olan İZOTAŞ, pandemi dönemini gerekçe göstererek kullanma süresinin 7 yıl uzatılmasını talep eden bir dava açmıştır. Mahkeme, 2023 yılında İZOTAŞ lehine tahliyeyi engelleyen bir tedbir kararı almıştır.
31 Mart 2024 seçimlerinden hemen sonra İzmir'e yaraşır bir otogar yapısı ve işletmesinin tesisi için girişimlerimiz hız kazanmış, İzmir Otogarı İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden İZULAŞ AŞ'ye üst hakkı tanıyarak ayni sermaye olarak verilmiştir. Yine hukuksal süreç titizlikle takip edilerek dava, ilk derece mahkemesinde ve istinaf sürecinde İzmir Büyükşehir Belediyesi lehine sonuçlanmıştır. Böylece şirketin 7 yıl uzatma talebi ilk derece mahkemesinde ve istinaf yargılamasında reddedilmiştir.
Bu anlamda, belediyemizin haklılığı ve sözleşmenin bittiği istinaf ve ilk derece mahkemesi tarafından tespit edilmiş bulunmaktadır. Ancak tahliyeyi engelleyen tedbir kararı henüz kaldırılmamış şekilde temyiz incelemesi devam etmektedir.
Yargılamanın İzmir Büyükşehir Belediyesi lehine sonuçlanmasını takiben yap-işlet-devret sözleşmesinin yargı kararı ile de 2023 yılında sona ermiş olduğu tespit edildiğine istinaden 217.626 metrekarelik İzmir Otogarı alanının haksız işgali nedeniyle tahliye yapılmaksızın İZOTAŞ'tan ecrimisil talep edilmiş, İZOTAŞ tarafından yürütmenin durdurulması talebi ile konu yeniden yargıya taşınmış ancak yerel mahkeme tarafından yürütmenin durdurulması talebi reddedilmiştir.
İZOTAŞ yetkilileri ile tüm bu süreçte yapılan görüşmelerde olumlu sonuç alınamamış, İzmir'in yararına olacak projeler hayata geçirilememiştir. İZOTAŞ bünyesinde kiracı sıfatı ile mevcut olan esnaf, otobüs işletmeleri açısından da belirsizliği bir nebze olsun giderebilmek amacı ile hukuk sınırları içinde gerekli tüm işlemler başlatılmış bulunmaktadır.
Bu anlamda,
a. İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İzmir Otogarı'nın haksız işgali nedeni ile ecrimisil bedellerinin tahsili için mevzuatın verdiği yetki kapsamında haciz işlemleri yapılacaktır.
b. Alacağın bu anlamdaki tahsili için kiracılık ve benzeri hukuki ilişkideki tüm muhataplara 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un ilgili maddeleri uyarınca yasal bildirimler gönderilecektir.
c. Söz konusu hukuki işlemler alacağın tamamı tahsil edilinceye kadar devam edilecektir.
d. Tahliyeye ilişkin tedbir kararının kaldırılmasını takiben İzmir Otogarı'nda yenileme ve işletme çalışmaları başlatılacak, en kısa vadede İzmir'in hakkettiği bir terminal yapılanması oluşturulacaktır.
Belediye, açıklamasını "İzmirlilerin taleplerinin takipçisi olacağımızı, şehrin her alandaki sorunlarını çözerek görevimizi yerine getireceğimizi kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız" ifadeleriyle tamamladı.





