Gazetecilik her ülkede zor meslekler arasındadır, Türkiye’de bu iş daha da zordur.

Her şeyden önce gazetecilerin özlük hakları ve ekonomik koşulları iyi değildir.

Herkesin hakkını savunmaya çalışan, o insanların dertleriyle, sevinçleriyle birlikte olan gazeteciler konu kendi dert ve sıkıntılarına gelince aynı mücadeleyi maalesef verememektedir.

Sendikacılığın yok edildiği ülkemizde, bir zamanlar güçlü olan gazetecilik kolundaki sendikacılık da sıfırı tüketmiştir.

Bugün ülkedeki gazetelerin, medya kuruluşlarının hiçbirinde sendika yoktur. Bir zamanlar oldukça güçlü olan Türkiye Gazeteciler Sendikası halen varlığını sürdürmeye çalışmaktadır ama bir çok medya kuruluşunda sendika olmayınca çaresiz durumdadır.

Sadece gazetecilik sektöründe mi?

Bugün ülkemizde maalesef bir çok işkolunda sendika yok gibi.

Olanların durumunu da görüyoruz.

 

***

Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü.

1961 yılında 212 sayısı yasayla verilen hakların hiç biri günümüzde yok.

O yıllarda verilen bu haklar basın çalışanlarına bir çok imkanı da beraberinde getirmişti. Ama günümüzde bunların hiçbirinden eser yok.

Çoğu asgari ücretle geçinmeye çalışan gazeteciler, başkalarının hakları için varlarını-yoklarını ortaya koymaktadırlar.

Gazetecisi en çok hapiste olan ülkelerin başında geliyoruz.

Buna rağmen yine de gazeteciler kendilerine geri alınan hakların verildiği günü kutlamaya çalışıyorlar.

Buna kutlama denirse tabi.

“10 Ocak”larda Eskişehir’de bazı kurumlar gazetecilerin yanında oluyorlar ve destek veriyorlar. Bu kurumlara buradan teşekkür etmek istiyorum.

 

***

Eskişehir’in gazeteci kökenli milletvekili Utku Çakırözer, bakın bu konuda neler söylüyor.

“Gazetecilerin işsizlik, baskı, tehdit, sansür, erişim engeli, soruşturma, tutuklama, davalar ve ekonomik zorluklar karşısında halkın haber alma hakkı için mücadele vermektedir. Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü. Ancak biz artık Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlayamıyoruz. Çünkü, 2018 yılı ülkemizde basın özgürlüğü ve medyanın en karanlık yılı olarak ilan edildi ve tarihe geçti. Çünkü, basın ve ifade özgürlüğü tutsak, gazeteciler tutsak, yurttaşların haber alma özgürlüğü için mücadele veren basın emekçiler ceza evlerinde.  Uluslararası kuruluşların raporları da bu acı gerçeği açıkça ortaya koymakta. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü 2018 Dünya Basın Özgürlüğü sıralamasında Türkiye, 180 ülke arasında 157’nci sırada. Aynı örgütün yıllık bilançosuna göre Türkiye son 3 yılda üst üste en fazla gazeteciyi hapse atan ülke konumunda. Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) raporuna göre dünyada en fazla tutuklu gazeteci sayısı açısından Türkiye Çin ve Mısır ile birlikte 3 üncü sırada. Türkiye tutuklu gazeteci sayısı açısından Suudi Arabistan’ı bile geçmiş durumda”

10 Ocak 2019’da da durumumuz böyle.