Önümezdeki kış mevsimi soğuk ve zor geçeceğe benziyor.

Doğal gaz ve elektriğe neredeyse otomatiğe bağlanmış olarak yapılan zamlar bunun en büyük habercisi.

Konutlarda doğal gaz zammını şimdilik pek hissetmiyoruz.

Ama önümüzdeki aydan itibaren kaloriferler yanmaya başlayıp faturalar gelince göreceğiz ve anlayacağız.

***

Üstelik doğal gaza yüklü bir zam yapılacağı haberleri de geliyor.

Doğal gaz ve elektriğe yapılan zam demek neredeyse her ürüne yapılah zam demektir.

Çünkü üretimde bunlar kullanılıyor.

Akaryakıta zam artık rutinleşmiş ve vatandaşın da kanıksadığı bir durum.

Her türlü akaryakıta gelen zam da hemen her ürüne zam demektir.

Çünkü bu ürünler çoğunlukla akaryakıt ile çalışan araçlar tarafından taşınıyor.

Üretici boşuna mı bağırıyor.

Tarladaki ürün 5 kuruşken pazarda, markette 50 kuruş diye.

Üretici değil daha çok aracılar kazanıyor

***

Önümüzdeki ay üniversiteler de yük yüze eğitime başlıyor.

Yaklaşık 1,5 yıldır memleketlerinde bulunan üniversite öğrencileri şehre gelmeye başladı.

Mevcut öğrencilerin yanı sıra yeni kaydolan öğrenciler de var.

Eskişehir’in üniversitelerinde kapasiteler yüzde 100 doldu.

Bu öğrenciler de barınacak mekanlar arıyor.

Yurt konusu tam bir kaos.

Yurt ya yok ya da pahalı.

Evler deseniz aynı, fiyatları 2-3 kat arttı.

Üniversite öğrencisinin velisi endişe içinde.

Buna rağmen “abartmayın” deniliyor

***

Abartılmayacak gibi değil ki!

Hem eski öğrenciler hem de yeni öğrenciler harıl harıl ev arıyor.

Çünkü yurtlara girmenin neredeyse imkansız olduğunu biliyorlar.

Öğrenci velilerinin çoğu çocuklarını her yurda vermek istemiyorlar.

Bu nedenle de ince eleyip, sık dokuyorlar.

Eskişehirli ev sahiplerinin bu konuda biraz daha anlayışlı olmaları gerekiyor.

Çünkü üniversite öğrencilerinin büyük çoğunluğu çok zor şartlar altında eğitim ve öğrenimlerini sürdürmeye çalışıyorlar.

Veliler de bu konuda anlayış bekliyor.