24 Haziran 2018 seçimleri öncesiydi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşısına çıkacak adayların çoğu belli olmuş, CHP’nin adayı ise biraz gecikmişti.
Muharrem İnce’nin aday olacağı söyleniyordu, ancak henüz açıklanmamıştı.
Seçime katılan diğer partilerin genel başkanları Cumhurbaşkanı adayı iken, CHP’de Kılıçdaroğlu mu, İnce mi aday olacak tartışmaları vardı.
Biraz gecikmeli de olsa CHP de adayını Muharrem İnce olarak açıkladı.
İnce, meydanlara hızlı bir giriş yaptı.
Nerede açık hava mitingi yapsa, yüzbinleri hatta milyonları meydanlara dolduruyor, hareketli hitap şekliyle de kitleleri ateşliyordu.
Meydanların doluluğundan, İnce’nin performansından bir şeyler olacak gibi görünüyordu.
***
Seçim günü geldi, oylar kullanıldı ve kazanan Recep Tayyip Erdoğan oldu.
Ah o 24 Haziran akşamı ve gecesi yok mu.
Meydanlarda esip gürleyen Muharrem İnce, sus-pus oldu.
Partisinin oyunu yüzde 30’lara çıkaran İnce, seçimi kaybetmişti ama iyi de oy almıştı.
O gece ile ilgili çeşitli söylentiler ortaya atıldı, İnce neredeyse 24 saat sonra ortaya çıktı.
Erdoğan ile arasındaki fark bir hayli fazlaydı.
CHP’liler ve İnce’ye oy verenler, o gece çıkıp konuşmasını beklediler ama olmadı.
***
Derken hemen arkasından gelen kurultayda İnce CHP Genel Başkan adayı oldu.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 30’lara çıkardığı partisinin oyunu lehine çevirmek istedi ama olmadı.
Hemen herkes Genel Başkan adaylığının erken olduğu görüşündeydi.
Kurultay’da yaşananlar pek de hoş olmadı.
***
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, hep gençliğinden beri CHP’de siyaset yaptığını, bu partinin kendisinin yuvası olduğunu, partiden ayrılmak gibi bir düşüncesi olmadığını söyleyip durdu.
Siyasilerin geçmişteki davranışlarıyla daha sonraki davranışları arasında farklar olduğunu görüyoruz.
Sanki İnce, onlardan değildi.
Aradan geçen süre onun da diğerlerinden farklı olmadığını gösterdi.
***
Nihayet gün geldi, siyasi hırs kendini gösterdi, İnce’nin CHP’den ayrılıp parti kuracağı konuşulmaya başlandı.
“Memleket Hareketi” sloganıyla yeniden sahaya indi.
Daha önce, sayfalarında ve ekranlarında İnce’ye yer vermeyen iktidara yakın medya, İnce’yi manşetlerine taşımaya başladı.
Dün de İnce, çeşitli gerekçeler ortaya koyarak CHP’den istifa ettiğini açıkladı.
Yaptığı açıklamalarda, CHP’yi suçlaması partililer tarafından tepkiyle karşılandı, karşılanmaya da devam ediyor.
Siyasette bu tür gelişmeler var, ayrılıklar var.
CHP Cumhuriyeti kuran parti, şu anda Türk siyasi hayatının en eski ve köklü partisi.
Şimdiye kadar kimler gelmiş, kimler gitmiş.
Gidenlerin ne olduğu görülmüş.
CHP’liler bu durumu da rüzgarın kayadan toz aldığı şeklinde yorumluyorlar.
