Dünya genelinde tüketilen 100 milyar tonun üzerindeki doğal kaynağın yalnızca yüzde 7,2’si yeniden değerlendirilebiliyor. Ravago Bina Çözümleri Türkiye Direktörü Alper Doğruer, bu tablo karşısında döngüsel ekonomi uygulamalarının artık bir seçenek değil, zorunluluk olduğuna dikkat çekiyor. Sürdürülebilirliği kurum kültürünün merkezine yerleştirdiklerini belirten Doğruer, Ravago Grubu’nun 2030 yılına kadar karbon emisyonlarını yüzde 42 oranında azaltmayı hedeflediğini ifade ediyor. “Ravago Grubu çatısı altında faaliyet gösteren Ravago Bina Çözümleri olarak ise Kayseri’deki fabrikamızda atıklarımızı yüzde 100 geri dönüştürerek taş yünü üretimi gerçekleştiriyor ve pazara sunuyoruz” diyen Doğruer, 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada yenilenebilir enerji kullanımını artırdıklarını ve gelecek nesillere temiz, yaşanabilir bir dünya bırakmak için kararlılıkla çalıştıklarını söylüyor.
Doğal kaynakların tükenme hızı, onları yenileme hızımızı çoktan geçti. Bu gerçek, yalnızca çevre politikalarının değil, üretim ve tüketim alışkanlıklarının da yeniden şekillenmesini zorunlu kılıyor. Özellikle yapı ve inşaat sektörü; yüksek malzeme ihtiyacı, uzun vadeli yatırımlar ve çevresel etkileriyle dönüşümün tam merkezinde yer alıyor. 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında açıklamada bulunan Ravago Bina Çözümleri Türkiye Direktörü Alper Doğruer de sürdürülebilirliği stratejik öncelik haline getirdiklerine vurgu yapıyor.
Her yıl 100 milyar tonun üzerinde doğal kaynak tüketiliyor
Yapı ve inşaat sektörünün küresel kaynak kullanımı üzerindeki etkisine dikkat çeken Alper Doğruer, “Circularity Gap Report’un 2024 verileri, dünya çapında yıllık 100 milyar tonun üzerinde doğal kaynak tüketildiğini ve bunun yalnızca yaklaşık 7,2 milyar tonunun yeniden değerlendirildiğini ortaya koyuyor. Geriye kalan yüzde 92,8’lik kısmın ise yakıldığı, çöplüklere gönderildiği ya da doğrudan atığa dönüştüğü görülüyor. Bu ciddi tabloya en büyük etkiyi yapan sektörlerin başında ise küresel kaynak tüketiminin yaklaşık yüzde 50’sinden sorumlu olan yapı ve inşaat sektörü geliyor. Bu veriler, döngüsel ekonomi uygulamalarının tüm sektör paydaşlarımız için zorunluluk olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Doğal kaynakların korunması, yalnızca bugünün değil yarının yaşam kalitesini de doğrudan etkiliyor. Bu nedenle çevresel sürdürülebilirlik anlayışının iş yapış biçimlerinin ayrılmaz bir parçası haline gelmesi büyük önem taşıyor. Sektör genelinde atılacak her adım, daha yaşanabilir bir gelecek inşa etme yolunda anlamlı bir katkı sağlayacak. Bu sürece kolektif bir bilinçle yaklaşmak ise kalıcı çözümler için en güçlü zemini oluşturuyor” dedi.
“Sürdürülebilirliği üretimimizin ve kültürümüzün merkezine yerleştiriyoruz”
Ravago Bina Çözümleri’nin sürdürülebilirlik yaklaşımına vurgu yapan Doğruer, “Ravago Grubu olarak da sürdürülebilirliği sadece bir çevre politikası olarak değil, kurumsal kültürümüzün merkezinde konumlandırıyoruz. 60 yılı aşkın geri dönüşüm uzmanlığımızla, insan, çevre ve iş arasında denge kurmaya odaklanıyoruz. Grubumuz genelinde ise karbon emisyonlarını 2030 yılına kadar yüzde 42 oranında azaltmayı hedefliyoruz. Ayrıca elektrik tüketimimizin en az yüzde 60’ını yenilenebilir kaynaklardan sağlamak ve enerji verimliliğimizi de yüzde 10’a kadar artırmak önceliklerimiz arasında yer alıyor. Her adımını sürdürülebilirlik misyonu ile atan global bir şirket olarak Türkiye operasyonumuz kapsamında da Kayseri’deki fabrikamızda hayata geçirdiğimiz biriket yatırımı sayesinde üretim sürecindeki atıkların tamamını geri dönüştürerek taş yünü elde ediyor ve pazara sunuyoruz. Bu modelle sıfır atık yaklaşımını sahada hayata geçiriyoruz. Üretim süreçlerimizde enerjiyi verimli kullanıyor, enerji tüketimimizde yenilenebilir kaynakların payını her geçen gün artırıyoruz. İklim değişikliği de dahil olmak üzere faaliyetlerimizden kaynaklanabilecek tüm olumsuz etkileri önceden kontrol altına alarak iş sağlığı ve güvenliği, enerji ve bilgi güvenliği yönetim sistemlerini entegre biçimde uyguluyoruz. Kaliteli, enerji verimli ve çevreye etkileri minimum olan ham maddeleri tedarik ediyor, geri dönüşüm süreçlerini üretimimizin ayrılmaz bir parçası haline getiriyoruz. Tüm bu çalışmalar sadece bugünü değil, geleceği de düşünerek attığımız adımların birer yansıması. Daha yeşil bir gelecek için sürdürülebilirliği odağımızda tutmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.