Covid-19 vakalarının görülmesi ve ardından bütün dünyada pandemi ilan edilmesinin ikinci yılını doldurduk.

Türkiye korona virüs hastalığıyla ciddi olarak 2020’nin Mart ayında tanıştı. Bugün 1 Mart 2022.

Bu virüsle tanışmamızın üzerinden tam iki yıl geçti.

Pandemi’nin ilk başladığı aylarda bilim insanlarından “iki-üç yıl sürer” sözlerini duyduğumuzda nasıl geçer bu iki-üç yıl diye kara kara düşünmedik mi?

O zamanlar sokağa çıkma yasakları, kapalı işyerleri, sokağa çıkma yasağının haricindeki günlerde sınırlı toplu taşıma imkanı, her gün vefat eden insanlar, her gün hastalığa yakalanın yüzlerce insan, hastanelerin dolup taşması, yoğun bakımdan görüntüler hatırlayın o günleri.

Ne kadar zordu değil mi?

***

Sağlık çalışanları günlerce evlerine gidemediler, sağlıkçılar ana-babalarıyla, çocuklarıyla telefonlardan görüntülü konuştu, ya da evlerine girmeden uzaktan el sallaştılar.

Sağlık çalışanları, doktoru, hemşiresi, sağlık memuru ile kayıplar verdiler.

Her türlü zorluğa rağmen canla-başla çalıştılar.

Balkonlara çıkıp alkışladık, “hakkınızı asla ödeyemeyiz” dedik.

Gerçekten de haklarını ödeyemedik.

Çocuklar eğitimlerinden kaldı, internet ağımızın ne kadar yetersiz ve düşük olduğunu da görmüş olduk.

***

Hele o ilk sokağa çıkma yasağının geldiği haftanın gecesini hatırlayın.

Saat 22.00 sıralarında, saat 24.00’te sokağa çıkma yasağı ilan edileceği açıklanmadı mı?

Nasıl marketlere, bakkallara koştuk.

Ne mesafe kaldı ne hijyen. Üst üste bir şeyler kapmak için mücadele vermedik mi?

Pandemiye karşı acemi olduğumuz daha o günden belli olmuştu.

Daha sonraları da devam etti.

Millete iban numarası vermeler, meşke dağıtamamalar, yanlış verildiği daha sonradan ortaya çıkan vefat ve hasta sayısı haberleri birbirini izledi.

Koronaya yakalananlar hastanelerde günlerce tedavi gördü, ağır ilaçlar aldılar, sonrasında karantina.

Ve 65 yaş üstü vatandaşlar.

Aylarca evlerinden çıkamadılar, koronaya yakalanmadılar belki ama başka başka hastalıklara maruz kaldılar.

Ve en büyük umudumuz aşı.

Bulunduğundan itibaren de aşı sorunları yaşanmadı mı?

***

Daha bir ay öncesi kadar günde 100 bini aşan vaka sayısı, günlük 300’leri aşan vefat sayılarını görmedik mi?

İki seneyi geride bırakırken, bu günkü rakamlar pandeminin ilk aylarındakinin çok çok üstünde.

Ama hayat normal olarak devam ediyor.

Kısıtlamaların hemen hepsi kalktı, şimdi maskeden ne zaman kurtulucağızın hesabını yapıyoruz.

Her hafta yeni veriler açıklanıyor.

Eskişehir aşılanmada ilk ondaki yerini koruyor ama vaka sayısında bir 10’un içine giriyoruz, bir çıkıyoruz.

***

Vaka sayısı Türkiye genelinde önceki gün birden bire neredeyse yarı yarıya düştü.

Eğer doğruysa bunlar iyi haberler.

Biliyorsunuz, korona virüse karşı en büyük silahımız yakalanmamak.

Herkese sağlıklı günler.