Günde 200 kişi hayatını kaybederken, vaka sayıları 100 binler civarında gezerken, bu neyin nesiydi şimdi.
Önceki gün Bilim kurulu toplantısından sonra Bakan Fahrettin Koca, yeni kararları açıkladı ve maske zorunluluğunun açık havada kaldırıldığını açıkladı.
Bakanın açıklamasından da anlaşılacağı üzere, Bilim Kurulu’nun tamamı bu kararlara onay vermemiş.
Yani kararlar, tüm üyelerin oluruyla alınmamış.
Şimdi ne olacak derseniz.
Alınan bu kararlardan sonra bazı karışıklıklar olacak.
Oysa hükümetler vatandaşın işini zorlaştırmak için değil kolaylaştırmak için olmalı.
***
Yeni alınan kararlarla maske zorunluluğu ortadan kalktı.
Bunun yanında başta kamu kurumları olmak üzere bir çok yere girişte zorunlu olan HES kodu sorgulaması da kaldırıldı.
Kapalı mekanlarda yeterli havalandırma varsa ve mesafe korunarak maske takılmayabilecek.
Ancak neye göre, kime göre.
Alışveriş Merkezlerine girdiniz, havalandırmanın yeterli olup olmadığını nasıl bileceksiniz.
Toplu taşımada bu nasıl olacak?
Örneğin Eskişehir’de tramvaylarda maske takmak istemeyenler olursa ne olacak?
Tramvayların boş olduğu zamanlar da var, balık istifi üst üste gidilen zamanlar da var.
Tramvaylarda havalandırmanın ölçüsü ne olacak?
Bu durumda ister istemez maskeler takılı olacak.
Yani yine akıllarda deli sorular.
***
Yeni kararların açıklandığının ertesi günü yani dün insanlara şöyle bir baktım.
Cadde ve sokaklarda maskeyi tümden atmış olanlar var.
Ancak yine de maske takmaya devam edenler çoğunlukta.
Tramvaydakilerin ise hepsi maskeli.
Yani bundan böyle maskeler ya cepte, ya da çene altında olacak.
Açık havada aşağıya, kapalı mekanlara girdiğimizde veya toplu taşımaya bindiğimizde yukarı çekeceğiz.
***
Yukarıda da belirttiğim gibi, sanki salgın geçmiş, pandemi bitmiş gibi davranıyoruz.
Vaka ve vefat sayısı bugünkü rakamlara ulaşmadığı günlerde bile ne sıkı önlemler alınmıştı.
Sokağa çıkma yasakları vardı, bir çok işyeri kapalıydı.
Bu serbestlik şimdi sahi nereden çıktı?
Artık vatandaş kendi önlemini kendi almak zorunda kalacak.
