İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Çalgı Yapım Bölümü mezunu Zafer Güzey, 1995 yılında mezun olduktan sonra Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı Çalgı Yapım Bölümü'nde öğretim görevlisi olarak göreve başladı. Burada 22 yıl görev yaptıktan sonra Eskişehir Okulu Araştırma Derneği adı altında bir dernek kuran Güzey, bu çatı altında dersler verip, farklı çalışmalar yürüttü. 1990 yılından bu yana müzik aletleri üreten Güzey, batı müziğinde yer alan keman, viyola, viyolonsel ve barok çalgılar üretiyor. Kurduğu atölyede 16 yıldır müzik aletleri üreten Güzey, bir aleti yaklaşık 1 yılda tamamladığını anlattı.
“Çalgı yapımı çok özen isteyen bir iş, biz milimetre ile değil, mikron ile çalışıyoruz. Yaptığımız her hata bize kötü ses olarak geri dönüyor. Bu nedenle hata yapmamamız gerekiyor” diyen Zafer Güzey, sonuçta bir sanat eseri ortaya çıkacağı için çok özenli bir şekilde kılı kırk yararak çalıştığını söyledi. Ürettiği çalgıların çok iyi sanatçıların elinde olduğunu ve bundan mutluluk duyduğunu dile getiren Güzey, “Sizin ürettiğiniz çalgı, iyi müzisyenlerin elinde sahnede oluyor. Bu yüzden hatasız olması için çok çok özenli ve dikkatli çalışıyorum” dedi.
Kaseden saz, bastondan keman
5 yıl keman eğitimi alan Zafer Güzey, iyi bir müzik aleti yapabilmek için çalgı çalabilmenin avantaj olduğunu ifade ederek, “Okurken bize çalgı için ya yapacaksın ya çalacaksın denir. Ben yapma kısmını sevdim ama çalabiliyor olmamın da iyi bir müzik aleti ortaya çıkarırken doğru sesleri bulmamda, kusursuz bir eser üretmemde önemi yüksek” şeklinde konuştu.
Markette satılan bir kuruyemiş meyve kasesini müzik aletine dönüştürdüğünü anlatan Güzey, şunları söyledi:
“Kase saz adını verdiğim bu müzik aleti aynı zamanda Petersburg’da sunduğum bir makalenin de konusu. Bir kasenin çalgı aletine dönüşüm macerasını anlattım. Marketten satın aldığım bir kaseyi, işçilikle bir müzik aletine dönüştürdüm. Sunumum sırasında Belçikalı bir profesör bunu bana yaklaşık 5 kez çaldırdı ve sonra kalkıp oynadı.”
Kendi ürettiği baston keman hakkında da bilgi veren Güzey, “Bu gördüğünüz de dışardan bakınca bir baston gibi görünüyor ancak bu bir baston keman. İtalya’daki yaşlı soylular, 70 yaşında ama keman çalıyor, bastonu mu taşısın kemanı mı? O zaman yine bir ustaya gidip diyorlar ki; ‘Bana öyle bir şey yap ki hem keman çalayım hem de baston olarak kullanayım.' Bunun üzerine böyle bir şey düşünülüyor. Hem baston olarak kullanılıyor hem de parçaları çıkarınca bir çalgıya dönüşüyor, müzisyen çalması bitince yeniden parçaları takıp bunu baston