Kalbimizin yerini ister sol elinizle, ister sağ elinizle gösterelim, bizim için yeri ve önemi hiç değişmez! Bize göre solda, olanın üzerine elimizi koyduğumuzda kendini bize hissettirir. Bu şekilde kendini hissettiren bir başka organ var mıdır, bilmiyorum! Olsa da hepsi bir şekilde mutlaka kalbe bağımlıdır. Herkesin kalbinin bir sesi vardır. Bu ritimli ses, biz insanlara yaşadığımızı hissettirir. Doktorlar, kalp ve vücut sağlığımızı anlayabilmek için bu sese kulak kabartır. Kalbimiz, göğüs boşluğunda, iki akciğer arasında ve göğüs kemiğinin hemen altında bulunuyor. Kalbimiz, yediğimiz besinleri en uygun şekilde vücut hücrelerimize dağıtıyor. Aynı zamanda akciğerlerimizden gelen oksijeni de hücrelerimize göndererek vücut fonksiyonlarımız için gerekli enerjinin üretilmesini sağlıyor. Ağırlığı 250-300 gram olan kalbin çalışması şimdiye kadar icat edilen bütün makinaların çalışmasından daha ilgi çekici. İstatistiki verilere göre, kalbiniz ömrünüz boyunca yaklaşık 1.5 milyon varil kan pompalıyor. Bu miktar ise 12 bin benzin tankerini doldurabilecek miktarda! Uzmanlar kalbimizin gün içerisinde bir tırı 32 km götürebilecek kadar enerji üretebildiğini söylüyorlar. Kalbimiz yerinden sökülse bile elektriksel iletimli yapısı ile bir süre daha atmaya devam ediyor. Kalbimizin bastığı kan, toplam 96.500 kilometreyi bulan damarlarda dolaşıyor. Kalbimiz bu koşuşturma ve telaş dünyasında ortalama olarak dakikada 70, saatte 4200, günde 100.800, yılda 36.792.000, elli yılda ise 1.839.600.00 kere atıyor. Kalbimiz hiç durmadan vücudumuzdaki 5 – 6 kilo kanı dolaşım sistemine pompalıyormuş.24 saatlik bir dinlenme sonunda 20.000 kalp vuruşu tasarruf ediyor, bu enerji tasarrufu, hastalıklar esnasında çok işe yarıyor. Kanın kalpten çıkıp bütün vücudu dolaştıktan sonra tekrar kalbe dönmesi yaklaşık olarak 1 dakika sürüyor. Kalbin atıp atmadığını deriye yakın olan damarlardan kontrol edebiliyoruz. Bu işleme nabız kontrolü deniyor. Kalp ritmimiz dinlediğimiz müziğe göre değişebiliyor. Yine yapılan araştırmalara göre bir kediye sahip olmak kalp krizi riskini azaltıyor. Korktuğumuzda, heyecanlandığımızda veya koşup yorulduğumuzda kalbimizin sesi(atışları) değişiyor. Bizim için gece gündüz çalışan bu hayati organ biz uyuduğumuzda uyumuyor. Dinlenirken dinlenmiyor! Bizler bazen tembellik yapıp işlerimizi aksatsak da onun işlerini aksatması bizim işimize gelmiyor. Kalbimiz bir kere kurulup ömür boyu çalışan bir saat gibi dakika saniye şaşırmadan çalışıyor. Yoruluyor yıpranıyor ama görevinin başında duruyor. Ecel vakti geldiğinde duruyor. Bunun yanında insanın bir de kalp sesi vardır ki, bu sese kulak vermesi onun bu dünyada insanca yaşamasını sağlarken, inancı gereği onu diğer Aleme de hazırlar. Yüce Yaratıcı bu sesle ilgili Kuranında yaklaşık 104 yerde inananlara uyarıda bulunuyor. Yûnus Suresi, 57. Ayet ‘’Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifâ ve inananlar için yol gösterici bir rehber ve rahmet (olan Kur’an) geldi.’’ Ra’d Suresi, 28. Ayet ‘’Onlar, inananlar ve kalpleri Allah’ı anmakla huzura kavuşanlardır. Biliniz ki, kalpler ancak Allah’ı anmakla huzur bulur.’’ Mü’minûn Suresi, 78. Ayet ‘’Halbuki O, sizin için kulakları, gözleri ve gönülleri yaratandır. Ne kadar az şükrediyorsunuz!’’ Ahzâb Suresi, 4. Ayet ‘’Allah, hiçbir adamın içine iki kalp koymamıştır. Kendilerine zıhâr yaptığınız eşlerinizi de anneleriniz yapmamıştır. Yine evlatlıklarınızı da öz çocuklarınız (gibi) kılmamıştır. Bu sizin ağızlarınızla söylediğiniz (fakat gerçekliği olmayan) sözünüzdür. Allah ise gerçeği söyler ve doğru yola iletir.’’ Haşr Suresi, 13. Ayet ‘’Onların kalplerinde size karşı duydukları korku, Allah’a karşı duydukları korkudan daha baskındır. Bu onların anlamaz bir toplum olmaları sebebiyledir.’’ Tegâbün Suresi, 4. Ayet ‘’Göklerdeki ve yerdeki her şeyi bilir. Gizlediklerinizi de açığa vurduklarınızı da bilir. Allah, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir.’’ Bu bizlerin gönül diye ifade ettiğimiz, Allah’ın bizden manen temiz tutmamızı istediği yerdir. Allah İnananların kalbindedir. Saygılarımla.