"Rum liderliğine göre 'Kubrıslılar olarak ada birdir,halk birdir ve bu Kıbrıslıların arasında işgalciye (!) dayanan,ondan güç alan bir Türk azınlığı vardır...Bu etnik gruba bazı imtiyazlar,bazı haklar vermeye hazırdırlar fakat asla!...'Dünyayı gezerek yaydıkları dava Megali İdea literatüründe Büyük Ada (Megali Lisi) diye bilinen bu adayı Kıbrıs Elenlerinin adası yapmak içindir".1983

             Dr.Fazıl KÜÇÜK

     Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon rezervleri var olduğu sürece bu konuyu konuşmaya devam edeceğiz.Ne zamana dek diye sorulacak olur ise bu rezervin adil paylaşımı sağlanana dek  sürecektir.Öyle bir noktaya gelindi ki Kıbrıs Adasının üzerinden uçakla geçenler bile rezerv için hak iddialarında bulunuyorlar.Bu yönlü bir sıkıntının aşılabilmesi için karşımızdaki unsurun kendisini adanın tek egemeni olarak görmemesi gerekiyor.Bu nedenle de arkalarına aldıklarını zannettikleri Fansa gibi bazı dostları ile bölgeyi ateş çemberinin içine atmaktan geri durmayacaklarını söylemek olasıdır.

     Yakın döneme kadar mahallerinden geçerken bile ellerine sopa aldıkları bazı ülkelerle aniden can ciğer kuzu sarması konumuna geçerek anlaşma imzalamaya başladılar.Bunu yapmaktaki amaçları bölgedeki tek oyun kurucunun kendileri olduğunun mesajını vermektir.Akdeniz'e en uzun kıyısı olan Türkiye'yi de görmezden gelmeyi marifet olarak görüyorlar.Türkiye'nin haklı çıkışı sonrasında bir yanlarının açıkta kaldığı gerçeği ile amaçlarına şimdilik ulaşamayacaklarını anlamış olduklarını ummak istiyoruz.

     AB'ni arkalarına aldıkları için Yunanistan'la birlikte saldırıyorlar.Sürgit ettikleri saldırıları sonrasında da beklediklerini bulamadıkları için Amerikan Exxon Mobil şirketine ayrıcalık tanıyarak adı geçen ülkenin desteğini almaya çalışırken yıllardır uygulanan silah ambargosunun da önümüzdeki 2021 yılında kaldırılacağının müjdesini aldılar.Bu arada bayram seyran olmadığı halde Rusya ile Amerikan Dışişleri Bakanları kısa aralıklarla adanın güneyindeki yönetimi ziyaret ettiler.

     Neler yapılırsa yapılsın bölge barışı için tarafların diplomatik kanallara itibar etmeleri barışın birincil koşulu olarak karşımızda duruyor.Güneydekiler de şu anda yakın ilişkide olduklarını zannettikleri ülkelerin kendileri adına savaşa veya çatışmaya gireceklerini beklemesinler.Dünyanın bütün ülkeleri korona virüs salgını ile mücadeleye devam ederken boşuna heveslenmesinler.

     Amerika'da 3 Kasım 2020 tarihinde yapılacak olan başkanlık seçimine sayılı günler kala tartışmalar boyut değiştiriyor.Doğal olarak sonuca ilişkin olarak yapılan öngörüler bile gündem oluyor.Buna karşın Bay Trump seçimi kazanamadığı noktada sonucu tanımayacağını peşinen duyuruyor.Karşısında yer alan Bay Biden da çalışmalarına sürgit ediyor.Olası oy çalmalarından da söz ediliyor olması köfte yiyen iki görme özürlüyü anımsatıyor.Birisi karşısındaki arkadaşına köfteleri niye ikişer ikişer yediğini sorunca karşısındaki de ona nereden biliyorsun deyince kendimden biliyorum yanıtını veriyordu.

     Trump'ın seçimi kazanamadığı noktada şu anda eyaletlerde başlayan yer yer çatışmaya varan olayların artabileceği belirtiliyor.Şu anda çatışmaların yaşandığı eyaletlerin yöneticileri Demokrat Partilidir.Buna bir de siyah yaşamı önemlidir hareketinin yönlendirdiği bilinen ırkçı eylemler de eklenmiştir.Ana yapının bu olayları kısmen de olsa hafife alması bazı eyaletlerin ana yapıdan ayrılabileceğini düşündürüyor.Irkçı olayların dünya ölçeğinde de yaygınlaşma olasılığını faşizmin ayak sesleri olarak da okumak gerektiğini kaydetmek istiyoruz.

     11 Ekim 2020 tarihinde adada yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimi çalışmalarını dikkatle izlemeye çalışırken söylemlerin bugüne değin söylenenlerin ötesine geçemediğini gözlemliyoruz.Ülkeler yeniden yapılandırılırken bizlerin de tanınmamış olmanın ezikliğinden kurtulmamız gerektiğinin altını kalın çizgilerle çiziyoruz.Güzel günlere ulaşabilmemizin yolunun üzerimize çöken bu eziklikten kurtulmamızla olanaklı olacağının bilincinde olmamızdan geçtiğini bir kez daha yinelemek istiyoruz.

     Güzel günlere ulaşabilmek için armudun çöpü üzümün sapı demeden hep birlikte el ele vererek hareket etmemiz gerekiyor mu ne...

     SEVGİ ile kalınız...