Eskiden bizim “Sarı Basın Kartı”mız vardı.

Şimdilerde pembeli-mavili garip bir şey oldu.

Eskiden insanlar Sarı Basın kartımızı bilirlerdi, uzattığımız zaman hemen yaptıracağımız işlemi gerçekleştirirlerdi.

Sarı Basın Kartı’nın resmi kimlikten sayılması için uzun süre mücadele ettik, sonunda kabın ettirdik.

Ancak şimdi uzattığımız zaman ilgililer evirip-çevirip inceliyorlar, bu nedir diye.

 

***

CHP’nin gazeteci kökenli Eskişehir milletvekili her ay Basın Özgürlüğü Raporu’nu açıklıyor.

Çakırözer, her ay bir önceki ayın raporunu TBMM’de düzenlediği basın toplantısıyla kamuoyuna duyuruyor.

Çakırözer’in bu ayki basın toplantısının iki ana konusu.

Basın Kartları ve Meclis iradesinin gasp edilmesiydi.

Hapisteki gazeteciler ve işten çıkarılan gazeteciler de raporun diğer konularıydı.

 

***

Eskiden aralarında gazeteci meslek örgütlerinin de bulunduğu Sarı basın kartları Komisyonu vardı.

Bu komisyon belli periyotlarla toplanır, başvurular üzerine hazırlanan dosyalardan günü dolmuş olanlar Komisyonun huzuruna getirilir, komisyon ise ince eleyip sık dokuyarak, ilgili kişiye basın kartının verilip, verilmeyeceğine karar verilirdi.

Ancak şu anda öyle değil.

Atanmış üyelerle toplanıyor.

Utku Çakırözer bu konuda “Geçtiğimiz dönemde belli basın kurumlarına ambargo listeleri olduğunu duyduk, yok dediler. Ama yüzlerce gazeteciye hakları olduğu halde kartları verilmedi. Sürekli basın kartı sahipleri dahil. Komisyonda böyle bir ayrımın yapılmamasını, gazetecilere en doğal hakları olan basın kartlarının eşit bir değerlendirme ile verilmesini talep ediyoruz” dedi.

 

***

İkinci önemli konu da.

Görevinden alınan RTÜK üyesi Faruk Bildirici konusuydu.

Bu konuda da Çakırözer,  Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop’a bir çağrı yaptı. Çakırözer, “283 milletvekilinin iradesi 6 üst kurul üyesinin kararı ile gasp edilmiştir. Meclis Başkanı Mustafa Şentop’a, Bildirici’nin görevine hukuksuz bir şekilde son verildiğini bildiren ve yeni üye seçilmesini isteyen RTÜK yazısının işleme konulmaması çağrısı yapıyoruz. Meclis iradesinin gaspına yine Meclis dur demelidir” dedi.