Bugün 3 Mayıs Basın Özgürlüğü günü.

Birleşmiş Milletler tarafından, 1993 yılında özgür ve bağımsız bir basın için Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak kabul edilerek, tüm demokratik ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de kutlanıyor

Her türlü olumsuz şarta rağmen fedakarca görev yapan basın mensuplarının, özellikle de pandemi ve koronavirüs ile mücadele sürecinde işleri çok daha fazla zorlaştı.

Ekonomik koşullar bin yana, insanların haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkı için her şart altında görevlerini yapan haberciler, bu salgın döneminde de canla, başla görevini sürdürüyor.

Gazeteci, sadece bu dönemde değil her dönemde zor ve baskı altında görevini yürütüyor.

Eğer iktidarı yanındaysanız sorun yok ama muhalifseniz işiniz kötü.

 

***

Geçtiğimiz günlerde Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından bir genelge yayınlandı.

Bu genelge ile basın özgürlüğü önemli bir ölçüde zedelenecek ve engellenecek gibi görünüyor.

Bu genelgeye başta basın meslek kuruluşları olmak üzere çeşitli kesimlerden de tepkiler gelmeye devam ediyor.

Türkiye’nin en büyük basın meslek kuruluşu olan Türkiye Gazeteciler Federasyonu bu konuda tepkisini hemen koydu.

TGF açıklamasında, “Hükümetin büyük önem verdiğini beyan ettiği İnsan Hakları Eylem Planı'nın yayınladığı gün Emniyet Genel Müdürlüğü’nün, gazetecilerin görev yapmasını zorlaştıracak, gazetecilerin haber alma ve verme

hürriyetini engelleyecek genelgesini üzüntüyle karşıladık. Gazeteci için haber alma hakkı Anayasal bir haktır. Anayasa’nın 28.

Maddesinde, ‘Basın Hürdür, sansür edilemez’ denilmektedir. Yine aynı

maddede, ‘Devlet, basın ve haber alma hürriyetini sağlayacak

tedbirleri alır.” cümlesiyle kamunun bu konudaki yükümlülüğü dile

getirilmektedir. Anayasa'nın bu açık hükmüne rağmen Emniyet Genel

Müdürlüğü'nün ilgili genelgesi basın hürriyetine kısıtlama getirirken

halkın haber alma hakkını da sınırlamaktadır” denildi.

 

***

Her ayın başında Basın Özgürlüğü raporu açıklayan Eskişehir’in gazeteci kökenli CHP milletvekili Utku Çakırözer de raporunda diğer konuların yanı sıra genelgeye de yer verdi.

Çakırözer, “Gazetecilerin haber takibinde yaşadığı güçlükler, Nisan ayının son haftası yayınlanan Emniyet Genel Müdürlüğü genelgesiyle daha da arttı. Genelge daha ilk günden basın özgürlüğünü kısıtlayıcı biçimde kullanılmaya başlandı.  1 Mayıs’ta gösteri yapmak isteyenlere polisin müdahalesini görüntüleyen basın mensupları engellendi, telefon-kameralarına el konarak görüntüler sildirilirken gerekçe olarak emniyetin genelgesi gösterildi. Bu genelge hem evrensel hukuka, hem de yürürlükteki Anayasa ve yasalara aykırıdır. Emniyet birimleri asayiş ve suç işlenmesinin önlenmesini sağlamakla görevli olup bu görevini Anayasa ve kanunlara uygun olarak kişi dokunulmazlığı hakkı kapsamında aşırıya kaçmadan, keyfilikten uzak ve ölçülü bir biçimde yerine getirmekle yükümlüdür. Bu genelge ile suç işleyen emniyet mensuplarının koruması hedeflenmektedir. Daha genelge yayınlanır yayınlanmaz 1 Mayıs gösterilerini takip eden gazetecilerin engellenmesi bu kaygıları haklı çıkardı. Bu genelge derhal iptal edilmelidir” diyerek sıkıntıyı dile getirdi.