Cemalettin Sarar ile nostalji yazımızın ikinci bölümüne kaldığımız yerden devam edelim.

Gerçi bunlar nostaljiden çok günümüzle ilgili.

Yalnız şu “eski otogar yeri” konusunu biraz açmak istiyorum.

Eski otogarın yeri bilindiği gibi geçmiş yıllarda Sarar grubu tarafından alınmıştı, geçen sürede ise hiçbir şey yapılamadı.

Sarar, yapılamamasının nedenini ise, orada bulunan pavyonun boşaltılamamasına bağlıyor.

“Bütün kiracıları çıkardık, bir pavyonu çıkartamıyoruz, devletin bile gücü yetmedi” diyor.

Yani eski otogar yerinin durumu pavyonun çıkıp, çıkmamasına bağlı.

 

***

Cemalettin Sarar’ın önce “Eskişehir’in sahibi yok” dediği, hemen sonra da “Bir sahibi var” dediği konu.

Bu şehrin ağabeylere ihtiyacı var konusuna katılıyoruz.

Ama bu şehir sahipsiz de değil.

Cemalettin beyin önce yok, sonra da var dediği konu şöyle.

“Bu şehrin bir sahibi var, onu da herkes biliyor. Bu şehri aldı götürdü, kendisi de bir marka”

Söz ettiği elbette Yılmaz Büyükerşen idi.

Sözlerinin sonunda adını da verdi zaten.

 

***

Eski otogarın yerinin daha önce otel yapılacağı söyleniyordu.

Ancak Cemalettin bey, artık Eskişehir’in otele doyduğunu belirtiyor. Otellerin daha çok hafta sonlarında dolduğunu, hafta içlerinde ise boş olduğunu belirtiyor ve orada otel yapmaktan vazgeçtiğini ifade ediyor.

Zaten kendisinin Kızılcıklı Mahmut Pehlivan caddesindeki otel inşaatı sürüyor, bir de İstanbul Beylikdüzü’nde 265 odalı otel inşaatı var.

İki otel yatırımı yeter diyor anlaşılan.

 

***

Eskişehir’e yaptığı en iyi hizmetin Ticaret odası Başkanlığı döneminde fuar yerini almak olduğunu belirtiyor Cemalettin Sarar.

Şimdi oraya yapılan Fuar ve Kongre Merkezi’nin Eskişehir7e faydalı olacağını belirtiyor.

Sanayi Odası seçimlerinde de Celalettin Kesikbaş’ı destekleyeceğini açık açık vurguluyor.

Dünya markalarına mal diktiklerini belirtirken işlerin iyi olduğunu, Sarar’da kimsenin hakkı kalmaz derken de son günlerdeki bazı söylentilere yanıt veriyor.

Eskişehir’in hassas konularından kömürlü termik santral konusuna da, bir sanayici olarak, “Bu santral Eskişehir’e yakışmaz, Eskişehirli temiz suyu, temiz doğayı sever” diye yanıtlıyor.

Cemalettin Sarar ile sohbet güzel, ağzından iyilikten, güzellikten başka bir şey çıkmıyor.