Şu anda ülkenin en önemli gündemi birbiri ardına gelen zamlardır.

Doğalgaz, elektrik, benzin, motorin gibi ürünlere gelen zamların hayatın tüm alanlarına yansıdığını görmemek imkansız.

İnsanlar çarşıda, pazarda ne yapacağını şaşırmış durumda.

Marketlerde ürün fiyatları haftada, günde değil neredeyse günde iki-üç kez değişmekte.

Zincir marketlerin kapanış saatlerinden sonra eğer ışıkları yanmaya devam ediyorsa, vatandaş yarın hangi ürünlerin fiyatının değiştiğini merak etmeye başladı.

***

Çalışanların aldığı maaşlar daha cebe girmeden yüzde 25 erimiş durumda.

TÜİK’in açıkladığı enflasyon ile çarşıda-pazardaki enflasyonun alakası yok.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı enflasyon rakamlarına vatandaşın inanması mümkün değil.

İnanmıyor da zaten, onlar ceplerindeki enflasyona bakıyorlar.

Piyasadaki enflasyonun yüzde 60’lara vardığı söyleniyor.

Buna karşılık açıklanan enflasyon market fiyatı gibi, 9.99’dan bir üst sayıya çıkmıyor.

***

Yılın sonuna doğru yaklaşıyoruz.

Bu da başta asgari ücret olmak üzere, ücretlere yapılacak zamların konuşulacağı günlere geldik anlamına geliyor.

Asgari ücretin açlık sınırının çok altında olduğu biliniyor.

Güya asgari ücrete iyi bir zam yapılacağı söyleniyor ama verilecek olan zam şimdiden erimiş durumda.

İnsanlar çaresiz, insanlar geçinmek için adeta mucize yaratıyor.

Emekliler ise bu toplumun en zayıf kesimi.

Oy potansiyeli açısından en güçlü kesimlerin başında geliyor ama ya bu gücün farkında değiller, ya da bu güçlerini kullanamıyorlar.

Hal böyle olunca da ne verilirse razım durumdalar.

***

Gelelim mutfakların olmazsa olmazı ayçiçeği yağına.

Çekirdeğini çitlediğimiz ayçiçeği yanlışlıkla toprağa düşürsek fışkıran bir ürünü ithal ediyoruz.

Ayçiçek ekimi, izlenen yanlış tarım politikalar nedeniyle gittikçe azalıyor.

İnsanlar neredeyse bardakla ayçiçeği alma durumuna geldiler.

Durum böyle olunca aşağıdaki fotoğrafta görüldüğü gibi ayçiçeği yağı artık mutfaklarda değil evlerin baş köşesinde yer alıyor.

AzPolitik fotosu