Birinci Yargı Paketi’nin TBMM’deki görüşmeleri sürüyor.

Meclis tatile girmeden de çeşitli eleştirilere neden olan paket basın ve ifade özgürlüğü dolayısıyla biz gazetecileri de yakından ilgilendiriyor.

CHP’nin gazeteci kökenli milletvekili Utku Çakırözer, bu konudaki eleştirilerini sürekli gündeme getiriyor.

Önceki günde İYİ Parti Eskişehir milletvekili Arslan Kabukçuoğlu, TBMM’de bir konuşma yaptı ve paketin, toplumda adaleti sağlamaktan uzak olduğunu söyledi.

Yargı Reformu Paketi’nin, 15 farklı kanunda değişiklik öngören bir kanun teklifi olduğunu hatırlattı Kabukçuoğlu.

Adalet saraylarını büyütmekle daha adil olunmadığını ve toplum içerisindeki adalete saygının  büyümediğini vurguladı vekil ve Eskişehir’den örnek verdi.

“Eskişehir Adliye Sarayı yapılalı on bir yıl oldu ve 2'ye katlanan dosya sayısı nedeniyle Eskişehir Adliyesi bir bina daha arıyor. Türk milletinin adalete güvenini artırmak, yargı mesleğini layık olduğu seviyede tutmak istiyorsak, her şeyden önce yürütmenin yargı üzerindeki vesayeti kaldırılmalı, kuvvetler ayrılığı ilkesi tesis edilmelidir. Vatandaşa verilecek cezaları artırarak, eksilterek adalet olmuyor”

 

***

Bilindiği gibi hakimlerin ve savcıların cübbelerinde düğme ve cep bulunmaz.

Bu ne için yapılmıştır?

Karar verici konumda olan yargı mensuplarının hiç kimse önünde eğilmemesi ve ekonomik açıdan da bağımsız olmalarını simgelemek için.

Ama mevcut durumda öyle mi?

Milletvekili Kabukçuoğlu, bu konuda da şunları söylüyor.

“Hâkimlerin, idarenin etkisi altında kalmadan bağımsız bir şekilde hukuksal mevzuatlara ve vicdanlarına göre yargı işlerini yürütmesinin elzem olduğunu  ve  siyasi iktidarın yaratmış olduğu baskı ortamında, hakimlerin kanuna göre hareket etmekte tereddüt yaşamaları asıl sorundur. Hâkimlerin bağımsızlığı ve teminatı ne yazık ki daha adayken, mesleğe ilk adımını atacakken şiddetli bir şekilde sarsılmaktadır. Bu sarsıcı etkinin nedeni, devlet kurumlarına kök salmış ve toplumu adım adım çürümeye terk eden, liyakati yok sayan kayırmacı anlayıştır.”

 

***

Görüşmeleri süren kanun teklifi iktidar partisi ve onu destekleyen MHP tarafından kabul edilerek, büyük olasılıkla da aynen kanunlaşacaktır.