Tren karayolu taşımacılığında en güvenli ulaşım araçlarından biri olarak bilinir.
Çok tren kazası olmaz ama oldu mu da tam oluyor.
Yüksek Hızlı Tren çıkalı, tren yolculuğunun o tıkırtılı keyfi de ortadan kalktı.
Hızlı trenin ise ulaşım kolaylığı var, istenilen yere çok daha hızlı gidebiliyorsunuz.
Eskişehir’den Ankara, yol tam olarak devreye girdiği zaman 55 dakikaya kadar inebilecek.
Şu anda 1,5 saatte gidiliyor ama Eskişehir’den çıkışta ve Ankara’ya girişte yavaşladığı için zaman alıyor.
***
Evet tren en güvenli ulaşım araçlarından bir de ihmalle olmasa.
Şöyle büyük tren kazalarına baktığımızda sonuçta altından bir ihmal çıkıyor.
2004 yılında daha hızlı tren tam olarak devreye girmemişken, yolları yapılmamışken, konvansiyonel yolda “hızlandırılmış tren” 130 kilometre hız yapınca raydan çıktı ve 40’ın üzerinde insanımızın hayatının kaybedilmesine yol açtı.
Yine yakınlarda Çorlu’daki kazayı hatırlayalım, toprağın kayması sonucu meydana gelen kazada 25 insan canından olmuştu.
Bunların hepsinin altında ihmaller vardı.
Dün Ankara’daki kazaya bakarsak, tamamen ihmal kokan bir kaza.
Yüksek Hızlı tren yolunda kılavuz trenin ne işi var.
***
Bu tür kazaların sonrasında baktığımızda suç ya makinistlere yükleniyor ya da alt düzeydeki görevlilere.
İşlerine son veriliyor, sonra da unutulup gidiyor.
Oysa tüm bu kazaların üst düzeyde sorumluları olmalı gerekir.
Onlar görevlerinin başında olduğu sürece de bu kazalar bitmeyecektir.
Yine de kazada ölenlere Allah’tan rahmet, ailelerine sabır, yaralılara da acil şifalar diliyoruz.
Bir daha hiç olmaması ümidiyle.
