İnternetin ve dijital teknolojilerin günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelmesiyle birlikte, “dijital okuryazarlık” bireylerin sahip olması gereken temel beceriler arasında yerini aldı. Dijital okuryazarlık yalnızca teknolojiyi kullanabilme yetisi değil, aynı zamanda dijital bilgiyi doğru okuyabilme, analiz edebilme, değerlendirme ve etik biçimde kullanabilme becerisidir.

Uzmanlara göre, dijital okuryazarlık; bilgisayar kullanımı, internet tarayıcısı becerileri, çevrim içi güvenlik bilgisi, kaynakların güvenilirliğini değerlendirme ve dijital içerik üretimi gibi çok yönlü alanları kapsar. Bu yetenekler sayesinde bireyler bilgi kirliliğinden korunur, yanlış yönlendirmelere karşı dirençli olur ve teknolojiyi verimli şekilde kullanabilir.

Özellikle çocuklar ve gençler arasında dijital farkındalığın erken yaşta kazandırılması, hem bireysel gelişimleri hem de toplumsal bilinç açısından büyük önem taşıyor. Eğitim kurumları da bu kapsamda dijital okuryazarlığı müfredata dahil etmeye başladı. Öğrencilerin sadece sosyal medya ve oyunlarla değil, araştırma, üretim ve öğrenme amacıyla dijital araçları etkin biçimde kullanmaları hedefleniyor.

Öte yandan, dijital okuryazarlık sadece genç nesil için değil; her yaştan bireyin dijital dünyada aktif ve bilinçli kullanıcılar haline gelmesini sağlıyor. Bu sayede bireyler hem kişisel verilerini koruyabiliyor hem de dijital ortamda güvenli bir şekilde hareket edebiliyor.

Günümüzün bilgi toplumunda, dijital okuryazarlık artık lüks değil, bir zorunluluk olarak görülüyor. Bu alanda yapılacak bireysel ve kurumsal yatırımlar, dijital çağın bilinçli bireylerini yetiştirmek açısından büyük önem taşıyor.

Muhabir: Şebnem Yıldırım