Dün yeni bir hayata başladık.

Üç aya yakın bir süredir evlerde bulunan 65 yaş ve üstü ile 18 yaş altı da büyük ölçüde sokağa çıkmaya başladı.

Genellikle 10 yaşına kadar olan çocuklar aileleriyle dışarıya çıkıyor zaten.

10’dan 18 yaşına kadar olanlarda yanında ebeveyni bulmak zor.

Çünkü gençler kendileri takılmayı seçiyorlar.

Yeni normalleşme başladıktan sonra yeni yaşantımızın en önemli unsurlarından olan sosyal ya da fiziksel mesafenin pek uygulandığını söylemek mümkün değil.

Bunu çarşıda-pazarda, sahilde-piknikte gördük.

 

***

Yeni hayatımızda toplu taşıma önemli.

Eskişehir’de de toplu taşımanın büyük bölümü tramvaylarla, otobüs ve dolmuşlarla yapılıyor.

Otobüs ve dolmuşlarda sosyal mesafeyi korumak bir ölçüde kontrol edilebilir ama tramvayda zor.

Sokağa yeni çıkanlarla birlikte toplu taşımaya talep de arttı doğal olarak.

Normalleşmeden önce tramvaylarda uygulanan sistem iyi ve disiplinliydi.

Tramvay içinde belirlenen koltukların haricinde diğer koltuklara oturmak mümkün değildi, ayakta ise hiç yolcu alınmadı.

Bunu tramvay içersindeki güvenlik görevlisi sağlıyordu ve fazla binen olursa da indiriyordu.

Vatandaş belki ilk gelen tramvaya binemiyordu, birkaç tramvay beklemek zorunda kalıyordu ama sağlık için bu yapılmalıydı.

 

***

Ancak şimdi durumlar değişti.

Normalleşme sürecinde hele de 10 Haziran tarihi itibariyle sokağa çıkanların sayısı arttı, doğal olarak toplu taşımaya talep de arttı.

Önümüzdeki süreç bu açıdan biraz sıkıntılı olacak gibi görünüyor.

Tramvaylarda yine oturulmaması istenen koltuklar var.

Onlara insanlar genellikle oturmuyorlar, bu kurala uyuyorlar.

Ancak ayakta yolcu taşındığı için dip dibe yolculuk yapmak zorunda kalınıyor.

Vatmanlar vatandaşları sosyal mesafenin korunması yolunda her ne kadar uyarsa da bu pek mümkün olmuyor.

Bir de duraklardan yolcu olarak yoluna devam eden tramvay bir durağa geldiğinde vatman, aracın kapasitenin dolu olduğunu dolayısıyla yolcu alınamayacağını duyuruyor.

Durakta durmasa diyeceksiniz, inen yolcular var.

İnen yolcular için durduğunda uyarılara rağmen vatandaşlar binmek istiyor, hatta inat eden, diklenen vatandaşlar bile var.

Dediğim gibi toplu ulaşımda sıkıntılı günler bizi bekliyor.

Ancak insanlar hem kendi sağlıkları için, hem de başka insanların sağlığı için bu kurallara uymaları gerekir.

Aksi halde sıfırın altındaki sosyal mesafe ile yolculuğa devam edilir.