Çocukların severek izlediği çizgi filmler, sadece eğlenceli vakit geçirmelerini sağlamıyor; aynı zamanda duygusal, bilişsel ve sosyal gelişimlerini de etkiliyor. Psikologlar ve çocuk gelişim uzmanlarına göre, çizgi filmler hem öğretici hem de zararlı etkiler barındırabiliyor — bu tamamen içeriğe ve izleme süresine bağlı.
Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi’nden Dr. Ayşegül T., konuyla ilgili şunları söylüyor:
“Eğitici içerikli çizgi filmler çocukların kelime hazinesini genişletiyor, empati yeteneğini artırıyor ve hayal gücünü destekliyor. Ancak şiddet içeren, hızlı sahne geçişleriyle dolu ya da olumsuz karakter mesajları veren yapımlar çocuklarda agresif davranış, uyku bozukluğu ve gerçeklik algısında sorunlara yol açabiliyor.”
Özellikle 0–6 yaş arasındaki çocukların izledikleri içeriklere karşı daha duyarlı olduklarını vurgulayan uzmanlar, ebeveynlerin denetleyici rolünü şu sözlerle hatırlatıyor:
“Çocukların ekranla geçirdiği zaman 1 saati geçmemeli. Aileler izlenen içeriği birlikte değerlendirmeli, gerekirse açıklamalarda bulunmalı.”
Son yıllarda dijital platformlarda artan kontrolsüz içerik üretimi, çocuklara özel sansürsüz videoların yayılmasına da zemin hazırlıyor. Bu da çizgi film görüntüsünde sunulan uygunsuz içeriklerin çocuklara ulaşmasına neden olabiliyor.
Öneriler:
-
Çocuğun yaşına uygun, onaylı çizgi film içerikleri tercih edilmeli.
-
Aileler çocuklarıyla birlikte izleyerek, izlediklerini konuşmalı.
-
Ekran süresi sınırlı tutulmalı, alternatif yaratıcı etkinliklere yönlendirme yapılmalı.
