Eskişehir’de şehir içi ulaşımda en önemli paya sahip olan tramvay konusunda sıkıntılar yaşanıyor.

Özellikle de otogara giden tramvayların geçici olarak kaldırılması sorunlara neden oluyor.

Ayrıca tramvaylarda uygulanan yüzde 50 doluluk nedeniyle vatandaşlar tramvaya binmekte zorlanıyor.

Vatmanlar uyarıyor.

“Araç kapasitesi yüzde 50’yi aşması nedeniyle son durakta binen yolcularımız insin”

Ama kimse inmiyor, inmediği için de tramvay durakta beklemek zorunda kalıyor. Bu de seferlerin aksamasına ya da gecikmesine neden oluyor.

Uzmanlar bu konuda uyarıyor.

"Güvenlik yok diye hemen tramvaya binelim’ gibi davranmamalıyız.

Çünkü burada sonuçta biz bizi koruyoruz. Yakınlarımızı, ailelerimizi ve akrabalarımızı koruyoruz. Biz şu an virüs yok diye yine dolaşırken, nefes tutulan yakınlıkta buluyorsak aslında biz ne belediyeyi, ne de güvenlik görevlilerini kandırıyoruz. Asıl kandırılan biz oluyoruz. Hayatımız zamanımızdan daha önemli. Onun için biraz sabredelim. ‘Hemen bu tramvaya bilmeliyim’ gibi davranmayalım. Dikkatli olalım. Bindikten sonra kimse görmez diye maskelerimizi çıkartmamalıyız. Çünkü siz başkasını de endişelendiriyorsunuz. Unutmayalım ki; virüs hala aramızdaki birinde olabilir. Bu normalleşme sürecinde bir vatandaş olarak yetkililere yardımcı olursak o zaman ancak ülke tamamen normale dönecek. Yoksa yetkililerin işi de zor” denildi.

 

***

Yerelde durum böyle, biraz da genele bakalım.

Son normalleşme kararından sonra ülke genelinde vaka sayılarının artması, endişeleri de beraberinde getirdi.

Bu rakamlar yeni yasakları da beraberinde getirebilir.

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Öğretim Üyesi ve Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Seçil Özkan, normalleşme sürecinin 2’nci haftasında günlük vaka sayılarında yaşanan artışı değerlendirdi.

Prof. Dr. Özkan, bu süreçte toplum davranışının çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Öbek öbek özellikle bazı illerde vaka artışları oldu. Dikkat ederseniz buralarda taziye ziyaretleri, nişan gibi küçük toplanma aktiviteleri yapıldı. 10 kişinin üzerinde kalabalık ortamlar oluşturmak, bu tür organizasyonlar yapmak uygun değil. Bunları yapmamak lazım.

 

Aslında bizim kendimizi, çevremizi ve dostlarımızı korumak için bu kurallara uymamız gerekiyor. Sosyal mesafe, maske takmak ve el hijyeni çok önemli. Eğer böyle yapmazsak, önemsemezsek, ‘bana bir şey olmaz, oğlumun düğününü yapayım, gün sırası bendeydi günümü de yapayım’ gibi düşüncelere kapılırsak, şu anda rakamlarda bir artış var, tekrar ikinci bir pik noktası yaşayabiliriz.

Yöneticilerimizin de kararıyla yeniden bazı önlemleri almamıza neden olabilir. Toplum olarak biz sorumluluk taşımalıyız. Artık kendi sağlığımızın öz sorumluluğunu taşımalıyız” diyor.

 

***

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da, “Maske takarak, birbirimizi virüsten koruyalım. Maskesiz dolaşanları, maske takıyormuş gibi yapanları uygun dille uyaralım. Virüsle maskesiz mücadele edemeyiz” şeklinde uyarılarda bulunuyor.

Yakın zamanda yasaklar gelirse hiç şaşmamak gerekir.