Avrupa Yayın Birliği (EBU) tarafından düzenlenen Eurovision, "Müzikle Birleşmek" sloganıyla yola çıksa da 2026 yılına siyasi tartışmaların gölgesinde giriyor. Gazze’deki sivil kayıplar nedeniyle İsrail’in yarışmadan çıkarılmamasını protesto eden ülkelere ve sanatçılara, ev sahibi Avusturya’dan beklenmedik bir destek geldi.
Gerçek Sesler Ekrana Gelecek: "Yapay Alkış Yok"
Avusturya kamu yayıncısı ORF, yarışma sırasında İsrail temsilcisi sahnedeyken yükselebilecek yuhalamaları veya tepkileri ses miksajıyla gizlemeyeceğini duyurdu. ORF yönetimi, televizyon başındaki izleyicilere salonun atmosferini "olduğu gibi" yansıtacaklarını belirtti. Yapılan resmi açıklamada, yayını süsleyip parlatmak gibi bir niyetlerinin olmadığı, görevlerinin gerçeği göstermek olduğu vurgulandı.
Filistin Bayrağı Serbest
Yarışma kuralları gereği zaman zaman bayrak kısıtlamaları getirilse de Avusturya, bu yıl tüm resmi bayrakların salonda yer alabileceğini açıkladı. Güvenlik riski oluşturmadığı sürece Filistin bayrağının da salonda bulunmasına izin verileceği belirtildi. Bu hamle, geçtiğimiz yıllardaki katı bayrak politikalarına göre büyük bir değişim olarak değerlendiriliyor.
Katılımcı Sayısında Büyük Düşüş: 23 Yılın En Düşüğü
Siyasi gerilim, yarışmaya katılım oranlarını da vurdu. Gelecek yıl sadece 35 ülkenin yarışacağı açıklandı; bu rakam 2003’ten bu yana kaydedilen en düşük seviye. İspanya, İrlanda, Hollanda, Slovenya ve İzlanda gibi ülkeler, Gazze’deki olaylar karşısında İsrail’in organizasyonda kalmasını "ahlaki bir sorun" olarak nitelendirerek yarışmadan çekilme kararı aldı.
Eski Şampiyonlar Kupalarını İade Ediyor
Yarışmanın prestiji, sadece ülkelerin çekilmesiyle değil, sanatçıların protestolarıyla da sarsılıyor. Geçen yılın birincisi Nemo, Eurovision'un birlik vaat eden değerlerinin inkar edildiğini belirterek kupasını iade edeceğini duyurdu. Bu harekete 1994 yılı birincisi Charlie McGettigan da destek vererek, EBU’ya tepki olarak kendi kupasını geri göndereceğini açıkladı.
Diplomatik bir boykota dönüşen Eurovision, tarihinin en zorlu sınavlarından birini vermeye hazırlanırken; Avusturya'nın "gerçeği sansürlememe" kararı, organizasyonun gelecekteki tarafsızlık ilkesini nasıl etkileyeceği konusunda tartışmaları alevlendirdi.
