Ulaştırma Bakanlığının, 8 Temmuz’daki açıklamasında engellilere getirilen seyahat kısıtlaması için COVİD salgınını gerekçe olarak göstermesine de itiraz eden Çakırözer, “Salgın döneminde engelli yurttaşlarımızı idari izinli sayılmıştı. Ama Haziran başı itibariyle bu sona erdi, engelli çalışanlar kamuda ve özel sektörde mesaiye başladı. Engellilerin şehirlerarası seyahatlerinde de bir kısıtlama kalmadı. Buna rağmen Ulaştırma Bakanlığı’nın mevcut uygulaması sırf engelli oldukları için vatandaşlara seyahat kısıtlaması getirmekten başka bir şey değildir. Bu düpe düz eşitsizliktir ve kabul edilemez. Engellilerin seyahat hakkını elinden almak TCK’ya göre de Engelli Hakları Uluslararası Sözleşmesine göre de vahim bir suçtur. Ulaştırma Bakanlığına bu vahim suçtan, hatadan derhal dönmeleri çağrısında bulunuyoruz” dedi.

‘SAĞLIĞA ULAŞIM HAKKI ENGELLENİYOR’

Normalleşme başladığı Haziran ayı itibariyle binlerce engellinin zorunlu sağlık kontrollerini takip ve tedavi için şehirlerarası seyahat etmeleri gerektiğini hatırlatan Çakırözer “Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri açıldı. Eskişehir’den, Konya’dan birçok engelli çocuk ailesiyle Ankara’ya, İstanbul’a eğitime gidip geliyor. Bu vatandaşların önce ücretsiz ulaşım hakkı ellerinden alındı. Şimdi ise YHT’ye ve ana hat trenlerine hiç alınmıyorlar. Bu çok büyük bir meseledir. Çok büyük mağduriyetler var. Yani engellilerin hem seyahat özgürlükleri engelleniyor. Hem de sağlığa ulaşma hakları ellerinden alınıyor. Bu kabul edilemez” dedi.

TCDD’nin engellilere seyahat kısıtlaması nedeniyle her gün yüzlerce hak ihlali yaşandığına dikkat çeken Çakırözer, “Görme engelli çocuklar eğitim için Konya’dan Ankara’ya geliyordu. Önce para istendi onlardan. Paraları olmadığı için gelemediler. Şimdi hiç binemiyorlar. Tekerlekli sandalyeli engelli yurttaşlar da trenlere alınmıyor“ dedi.

ŞEHİR İÇİNDE YASAK YOK

Ulaştırma Bakanlığı’nın 8 Temmuz tarihli paylaşımında Marmaray ve Başkentray gibi şehir içi demiryolu ulaşım araçlarında kısıtlama olmadığının belirtilmesi de tartışma yarattı. Çakırözer, “Kent içinde engellilere seyahat izni verip, şehirlerarası seyahatte vermemenin sağlıkla falan izahı olamaz. İş YHT’ye gelince ‘sen dur binemezsin’ deniyor. Bunu kabul etmek mümkün değil. Kısa zaman önce öğrencilerin, memurların tren indirimlerini kaldırmışlardı. Amaç yine aynı. Engellinin ücretsiz biniş hakkını elinden alarak, YHT’ye kar sağlamak.” diye konuştu.