Yeni yıla bir çok sorunla gireceğiz o belli de, yılın ilk zamanlarında en çok konuşulacak konuların başında da Sivil Toplum Kuruluşları, bir başka deyimle dernekçilik konuşulacak gibi görünüyor.

Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifindeki sivil topluma kayyım düzenlemeleri tepki almaya devam ediyor.

Bir anlamda sivil toplum kuruluşlarının sesini kesmeye ya da zayıflatmaya yönelik olduğu değerlendirilen bu yasa ile dernekçilik de oldukça zorlaşacak.

 

***

Bilindiği gibi dernekçilik genelde gönüllülük esasına dayanır.

Sivil toplum kuruluşlarının ruhunda da gönüllülük esası vardır.

Mesleki odalar, sendikalar gibi kuruluşlarda profesyonellik vardır.

Bunların hepsi aslında sivil toplum kuruluşlarıdır.

Ancak, yeni yasayla öyle yaptırımlar getiriliyor ki insanları dernekçilikten, sivil topluma gönül vermekten uzaklaştıracak gibi de görünüyor.

Düzenleme ile yurttaşların derneklere üye olmaktan, sivil toplumun faaliyetlerine katılmaktan caydırılacağı görüşü hakim.

Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer’in deyimiyle, teklifteki sivil topluma kayyım düzenlemesi ile vatandaşa ‘Oturun oturduğunuz yerde, ne işiniz var derneklerde’ mesajı veriliyor.

 

***

Hal böyle olunca, ben olmayayım, sen olma, dernekler olmasın o zaman kim savunacak hakları, demokrasiyi?

Kim savunacak basın özgürlüğünü? Kim koruyacak Kaz Dağları'nı, Salda Gölü'nü, Alpu Ovasını, Soma'daki maden işçisinin hakkını kim savunacak?

Kim engelleyecek kadın cinayetlerini, çocuk tacizlerini?

On binlerce kız çocuklarımıza kim burs sağlayacak?

Sokak hayvanlarına kim sahip çıkacak?

Sosyal dayanışmayı kim sağlayacak?

Bu sorular birbiri ardına geliyor.

Unutulmamalı, sivil toplum susarsa hak ihlalleri, tacizler, yağmalar hepsi ama hepsi gizlenir görüşü hakim durumda.

 

***

Ayrıca öyle maddi yaptırımlar var ki, gerçekten de dernekçilik yapacak insan bulmakta zorluk çekilecek.

Para cezaları, hapis cezaları, bürokrasi öyle yoğun ki.

Bütün bunları yapabilmek için insanların işini, gücünü bırakıp, bu işleri takip etmesi, düzenlemesi gerekecek.

Hani yukarıda belirttiğimiz gibi, dernekçilik yapmayın, sivil toplum kuruluşlarında görev almayın, insanların, doğanın sorunlarıyla uğraşmayın deniliyor.

Dedim ya yeni yılın ilk günlerinde en çok tartışılacak ve gündemde kalacak konu da sivil toplum kuruluşlarının susturulma isteği olacak.