04 Ağustos 2023 Cuma günü okunan hutbeyi “KONU” itibariyle beğendim. Huşu ve huzurla dinledim. Zülfüyâra dokunmuş olabilir. Cuma namazı ile hutbeyi detaydan çok ilahi buyruk ve sosyolojik yönüyle işlemek istiyorum. Bir ayetin okunması veya Kur’an’da Allah’ın bildirdiği bir hükmü hatırlatmak zülfüyâra niye dokunsun? Hutbede hakikat takdim edildikten sonra Allah’ın emri kimi rencide eder ki? Allah’ın hükümleri kullarının toplumsal adalet, merhamet, güven ve huzuru içindir. İslam toplumsal barış ve hakkaniyet dinidir.  Hiç kimseyi hakir görme veya hakaret etmek dini değildir. Cuma, toplumsal birlikteliğin önemli örneğidir.

Cuma’nın iki şartından biridir hutbe. Htbeden dolayıdır Cuma namazının iki rekâtlı namaz oluşu. Medine’de açlık ve kıtlığın olduğu bir zamanda Hz. Peygamber hutbe okurken gelen bir ticaret kervanının anonsunu duyanlardan bazıları hutbeyi dinlemeden mescitten çıkmışlar. Peygamberi dinleyen on iki kişi kalmış.  Onun üzerine şu ayet inmiş. Ayette Allah: “Bir ticaret veya eğlence görüp ona yöneldiler, seni ayakta bıraktılar.” buyurdu. Peygamber: “Hepsi çıkıp gitseydi mescit yanar ve üzerlerine çökerdi.” bildirgesiyle dikkat çekmiş.

Hutbenin eğitici, öğretici biçimde okunması akıllarda vicdani ve insani izler bırakır. Düşünsel ufukları açar. Gayreti, geleceğin başarısını hazırlar. Hutbenin gündemi haftanın, ayın ya da yılın kayda değer konuları olmalı.  Malum, hutbeler toplumsal ibadet türüdür.   Hak, hukuk anlatılır. Davranış biçimlerine değinilir. Kavram kargaşaları aydınlatılır. Önyargı ve hurafelerin vahameti üzerinde durulur. Husumet, fesat, tefrika değil sevgi, saygı, barış, kaynaştırıcı üslup ve ifadeler kullanılır. Toplumsal kafa karışıklıkları giderilir. Bellekteki kirli bilgiler silinir.

04 Ağustos günü cuma hutbesinde Cuma suresi ayet 9, 10 ve 11’de Allah’ın: “Ey iman edenler!  Cuma günü Cuma namazı için çağrıldığında alış verişi bırakıp zaman geçirmeksizin hemen Allah’ın zikrine koşun. Namaz kılındığında yeryüzüne dağılın. Rızkınızı arayın. Allah’ı anın ki kurtuluşa eresiniz… Bir ticaret veya eğlence gördüklerinde seni ayaküstü bırakıverdiler. De ki, Allah’ın yanındaki eğlenceden, ticaretten daha hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.” buyruğu işlendi. Âlemlerin rabbi kullarından Kur’an’ın özü olan hakların korunmasını istediği, haksız davranışlar istemediği dile getirilir. 

Cuma günü ilk ezanla birlikte zaman geçirmeksizin alışverişi bırakıp hemen namaz ve hutbeye yönelmek vaciptir. Hutbeden maksat Allah’ı anmaktır. Allah ve resulünü övmektir. Hutbeyi çok uzatmadan dua ve nasihatte bulunmaktır. “Emri bil maruf, nehyi anil münker” şirazesinde hak ve hakkaniyeti hatırlatmaktır.  Alış verişi bırakıp yukarıda zikredilen ayet mucibi Cuma namazına gitmemekle iki hakka tecavüz söz konusudur. Bu hakların birincisi Allah hakkı, diğeri kul hakkı...

Fî tarihinde, İç Anadolu Bölgesi köylerinin birinde muhtar takdiriyle imamlık yapmış birisinden dinlemiştim. “Ücretim ertesi yıl harmanda köylüden toplanacak buğday karşılığında yıllık antlaşma yaptık. Görevimin yedinci ayı Cuma hutbesinin birinde hutbede faiz ve tefeciliği anlattım. Anlatırken göz göze geldiğim cemaatten birini öfkeli gördüm. Ama öfkesinin nedenini anlayamadım. Üzerime de almamıştım.

Cuma namazı sonrası evimde yemek yerken köy korucusu geldi. “Sizi, Muhtar çağırıyor.” dedi. “Yemekten sonra geleyim.” dediğimde Korucu: “Hemen gel, Muhtar burnundan soluyor.” dedi. Korucu: “Böyle söyleyince iştahım kaçtı. Korucu ile birlikte gittik. Korucu, sanki kanun kaçağı yakalamış edasında idi. O gün okuduğum hutbede faiz ve tefecilikten bahsetmiştim.

Muhtar Odasına vardığımda, muhtar selamımı bile almadan “Köy imamlığı ile ilişiğin kesildi. Bir hafta içerisinde köyü terk et.” deyince, Muhtarım: “Kusurumuzu bilelim.” dediğimde, Muhtar: “Daha ne olsun! Hutbede Selim Ağa’yı yerin dibine sokup çıkarmışsın. Ona hakaret edip aşağılamışsın.” Muhtarım: “Ben Selim Ağa ile ilgili hiç bir söz söylemedim.” dediğimde, “Hoca, uzatma! Selim Ağa artık seni bu köyde istemiyor. Harman zamanı gel alacağını topla git. Beni de zorda bırakma.” dedi. “Muhtarım, neler oluyor?” dedim. Muhtar: “Bu köyde Selim Ağa ne derse o olur. Selim Ağa’nın gözüne görünme. Başının çaresine bak.” dedi.  “Meğer tefeci Selim Ağa, kimi isterse Muhtar o seçilirmiş.” dedi.  Vesselam hutbede Allah’ın sözü bahse konu edilmeyecekte ne edilecek? 

Ömrünüz uzun, kazancınız bereketli olsun! Hoşça kalın! Dostça kalın!

Yunus Emre GÜLLÜ -12 Ağustos 2023 / Milli irade